SELAHATTİN DEMİRACO;
"Mehmet Budak arkadaşımla yıllardır edebiyatı, halk türkülerinin güzelliğini konuşuyoruz. 28 Eylül 2012 akşamüstü Kırklareli Öğretmenevi bahçesindeyiz. Üstad Neşet Ertaş'ın öldükten sonra yazar Ahmet Hakan'ın ifade ettiği gibi 'Neşet Ertaş Türkiyedir' cümlesi anlam doludur. Mehmet Budak bağlama üstadı olup emekli bir öğretmendir. Söz Mehmet Budak arkadaşımdadır."
MEHMET BUDAK;
''Baba köyü Kofçaz/Terzidere annemin Topçular köyüdür. Babam türkü söylerdi. Rumeli Balkan türkülerini söyleyip kaval da çalardı. Çocukluğumda pilli radyolar vardı.
Sonra plakçalar evimize girdi. O yıllarda Yurttan Sesler korosunun Ahmet Sezgin'in, Saniye Can'ın, Muzaffer Akgün'ün ve çağdaşları olan diğer radyo sanatçılarının türküleriyle büyüdük. Yaşım 55. İlkokulu Topçular köyünde okudum. Orta ve liseyi Lüleburgaz Kepirtepe Öğretmen Okulu'nda okudum. 1977 yılında öğretmen okulunu bitirdim.
İlk öğretmenliğimi Sivas'ın Koyulhisar ilçesinde yaptım. Çalıştığım köy Yeniaslan köyü 40 hanelik yoksul bir köydü. Köy gençleri gurbetçiydi. İstanbul'a Ankara'ya göç edip oralarda çalışıyordu. Öğrencilerimize faydalı olmak için elimizden geleni yaptık. Milli bayram günlerinde milli marşlarımızı, müsamereleri, Türk halk müziği etkinliklerini yaptık. 1983 yılında İstanbul Zeytinburnu Kazım Özalp İlköğretim Okulu'na tayinim çıktı. Eşimle beraber bu okulda on yedi yıl çalıştım. Son üç yılda Kırklareli'nde öğretmenlik yaptım. Bunun bir yılı Babaeski'nin Haznedar köyü olup iki yılda Kavaklı beldesi Atatürk İlköğretim Okulu'ydu.
Öğretmenliğim esnasında dışarıdan İktisat Fakültesi ve ayrıca İlköğretim öğretmenliği Türkçe bölümünü bitirdim. Öğretmenliğimin her aşamasında Türk halk müziğine katkılarda bulundum. Halen şiir, beste çalışmalarım devam ediyor. Her ayın ilk Cumartesi günü İl Halk Kütüphanesinde şiir dinletisi etkinliklerine katılıp Türk Halk Müziği eserlerini icra ediyorum'' dedi.
SELAHATTİN DEMİRACO;
''Türk Halk Müziğinin hangi seçme eserlerini daha çok severek söylüyorsunuz?''
MEHMET BUDAK:
"Deyişler (Bektaşi nefesleri olup Pir Sultan Abdal'ın, Şah Hatayi'nin, Nesimi'nin, Neşet Ertaş'ın, Aşık Mahsuni'nin eserleri), Rumeli Balkan türkülerini (Kırmızı gülün alı var, Dayler dayler, Çıkayım gideyim Rumeline, Bülbülüm altın kafeste) çalıp söylüyorum. Her yıl Haziran ayının ikinci Cumartesinde Topçular köyündeki Topçu Babayı anma etkinliklerinde sevdiğim seçme türküleri okuyorum.'' ''Neşet Ertaş'ın çığlık çığlık bozlakları hepimizi çok etkilemiştir.''
MEHMET BUDAK:
''Neşet Ertaş'ın genetik hafızasında Türkmen Abdal ve Afşar geleneğinden birikimler vardır. Babası Muharrem Ertaş'ın bozlaklarını dinleyen Avrupalı müziloglar bu ses özelliği karşısında hayretlerini ve hayranlıklarını dile getirmişlerdir. Neşet Ertaş'ın mütevazi ve efendi kişiliğinin yanında devamlı üreten bir özelliği vardır. Aynı eseri tekrar çalıp söylediğinde farklı bir melodik yapıyla seslendiriyordu. Telif hakları yasasından ömrünün sonuna doğru faydalanabildi. Ömrünün 23 yılı Almanya'da kendi mahlasında olduğu gibi bir garip gibi geçti. Ruhu şad olsun. Mekanı cennet olsun''dedi. Teşekkürler. Anadolu ve Rumeli havaları farklı olsa da türkülerimiz ciğerimizi yakar bizim. Türk Sanat Müziğini de çok severim. Onun yeri farklıdır. Gurbette yaşam türkülerimiz gibi efkarlıdır kardeşim.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol