NAMAZGAH CADDESİNİN GİTTİĞİ YER ÇAMLIKTIR ORASI TARİHİ MEKANDIR

Toplumlar yaşadıkları köy, kasaba ve kentlerde tarihi doku ile birlikte TARİHİ MEKANLAR yaratmışlardır. Örneğin Kırklareli'nde ÇAMLIK tarihi bir mekandır. Osmanlılar ve hatta Cumhuriyetin ilk yıllarında burada Kırlareli halkı toplu Bayram Namazları kılardı. Yağmur duaları burada okunurdu. Kent içinde Çamlığa uzanan bir cadde vardır ki adına NAMAZGAH CADDESİ denmektedir. Yani bazı toplu namazların kılınacağı, toplu duaların yapılacağı yer anlamına gelmektedir. Yalnız Namazgah yerlerinin tespitinde bazı özellikler vardır. Bu nedenle Namazgah yerleri camiler gibi Dini Mekanlardır. Genelde Namazgah yerleri hatıra olarak korunurlar. Kırklareli'nde Namazgah yeri, Namazgah Caddesinin kuzey ucundan itibaren geniş bir alanı kaplamaktadır. Oranın çamlık haline getirilmesi 1960 yılında Vali Hikmet Baloğlu zamanında olmuştur. O sıra Valiliğin önündeki meydan çamlıktı. Buradaki çamlar sökülerek Namazgah yerine dikilmişlerdir. Şair Mülayim Tirfil bir şiirinde burasını şöyle anlatır:
''Çamlık, anasını kaybetmiş bir evlat gibi bakma bana/ Aydınlara çok şeylerden el uzatmadılar/ Sana/ Ne büyük insanmış o/ Dağlardan taşlardan söküp sizi dikmiş bu yere/ Nazif Karaçam Hikmet Baloğlu'nu yaz tarihlere/ Böyle bir Vali sanmam gelsin bu yere.''
Biliyorsun Çamlık denilen yeri/ İşte orası Kırklareli'nin akciğerleri.''
Halkın ÇAMLIK, tarihin ise NAMAZGAH ALANI dediği şair Mülayim Tirfil'in üstüne şiir yazdığı ÇAMLIK, Kırklareli'nin akciğerleri olarak kalacakmıdır, bilmiyorum. Kırklareli tarihindeki övgüye değer yeşilliğini çoktan kaybetmiştir. Yabancıların yazın şehre serinlemek için geldiklerini Yunan tarihçileri yazmaktadır. Şehri meşhur eden özelliği de budur.
Kırklareli kent olarak hala kişiliğini, çekiciliğini bulamamıştır. Kentin Batısında oluşan, güneyinde gelişen YENİ KIRKLARELİ çarpık caddelerine karşın biraz cazip görünmektedir. Yalnız kentteki çarpık yapılaşma gelecekte Belediyeyi zorlayacağa, halkı rahatsız edeceğe benzemektedir. Muhakkak ki kent yöneticileri bunu düşünüyorlardır. Durumla ilgili bir öngörüleri vardır. Sayın Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu danışmanları ile bir çıkış yolu arayışı içerisinde olacaktır. Kentin çarpık yapılaşmış olmasının başta getirdiği trafik sorunu ile ilgili notunu dosyaya koyacaktır.
Kırklareli'nde Belediye 1870'li yılların sonuna doğru kurulmuştur. Aslında Osmanlı Devleti'nde (Yerel Yönetimler'in kurulması 1856 Islahat Fermanı'nın ilanı ile başlamış, zaman içersinde hız kazanmıştır. Kırklareli Belediyesi en sağlıklı, şehirciliğe uygun düzenlemelere 1915'li yıllarda, Muhittin Özenbaş'ın Belediye Başkanlığı sırasında yapmıştır. Muhittin Özenbaş Mülkiyeyi Şahane'de yani Siyasal Bilgilerde okumuş, Roma Kent Düzeni'ne ilişkin bilgisi olan bir Belediye Başkanıdır. Şevket Dingiloğlu'nun adını taşıyan Park yerini o istimlak etmiş, yeri park için hazırlamıştır. Romalı bir Şehir Mühendisi getirterek, şehiriçi caddeleri belirlemiş, Cumhuriyet Meydanı adını almış olan alanı ortaya çıkarmış, Ana Caddeleri bu meydana çıkacak biçimde dizayn etmiştir. Bütün yollar Roma'ya çıkar diyenler Kırklareli'nde Ana caddelerinde CUMHURİYET MEYDANI'na çıktığını söyleyeceklerdir.
Muhittin Özenbaş'ı bizim son yazdığımız, '' KIRKLARELİ'Nİ GEÇMİŞTEN GELECEĞE TAŞIYANLAR'' kitabımızdan okuyabilirler. Tabii öğrenmek isterlerse.