Mikrokredi Türkiye'de 10 Yaşında

Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı ve  22. Dönem Milletvekili Aziz Akgül yayınladığı basın açıklamasında; "10 yılda 68 il, 32 ilçe olmak üzere toplam 100 şubede 60 binden fazla dar gelirli kadına, 234 milyon lira mikrokredi vererek binlerce kadının girişimci olmalarını sağladık ve hayalini gerçekleştirmesine yardımcı olduk" dedi. Mikrokredi uygulamasının 10. yılı dolayısıyla yapılan açıklamada şunlar kaydedildi;
"Türkiye Grameen Mikrofinans Programı (TGMP), Türkiye'de hiç kimse "500 TL" ile bir iş yapılacağına inanmazken Prof. Dr. Aziz Akgül kendi cebinden $10.000 kaynak sağlayarak TGMP'nin kuruluşunu sağlamıştır.18 Temmuz 2003 tarihinde Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın elinden mikrokredi fiilen başlatılmıştır. Dar gelirli kadınlara "mikrokredi" vererek gelir getirici bir iş yapmalarını sağlamaya çalıştık. Böylelikle mikrofinans uygulaması, kadın girişimciliğine ve toplumda kadının statüsünün gelişmesine destek olmuştur.
Mikrokredi kullanan kadınlara farklı ürün ve seçenekler sunarak yaptıkları işlerin yanında ek işler yapmalarını sağlayıp ayda en az 2.000 TL kazanmaları için çalışmaktayız.
Haftada 25 Kuruş, ayda 1 TL, yılda 12 TL'ye 10.000 TL teminatla üyelerimiz sigortalanmaktadır (ferdi kaza ve konut sigortası). Buna istinaden bugüne kadar mikrosigorta kapsamında kaza sonucu vefat eden 7 üyenin ailesi toplam 70.000 TL,  mikrokonut kapsamında 6 üye toplam 10.830 TL tazminat almaya hak kazanmıştır.
Şimdiki hedefimiz haftada 2,5 TL'ye dar gelirli kadınları bireysel emeklilik programına dahil etmektir. Kadınların geleceğe umutla bakmaları ve emin adımlarla ilerlemeleri bizim için bir gurur kaynağıdır. TGMP doğaya duyarlı olarak ve çevreye vermiş olduğu zararı nötrleyerek Karbon Nötr sertifikası alan Dünya'nın ilk mikrofinans kuruluşudur.
Turkcell'in desteğiyle NFC teknolojisini kullanan Dünya'nın ilk mikrofinans kuruluşu olarak daha nice yenilikler için çalışmaktayız.
Neden Mikrokredi?
Türkiye İsrafı Önleme Vakfı olarak, Hedefimiz Cumhuriyetimizin 100'ncü yılı olan 2023'te yoksulluğun olmadığı bir Türkiye'nin gerçekleşmesine katkı sağlamaktır. Bu vesileyle, bize büyük destek sağlayan bütün bağışçılarımıza ve destek veren Valiliklerimiz sonsuz teşekkürlerimizi sunarız. Toplumda yoksulluğun azaltılmasının sadece hibe şeklindeki yardımlarla çözülemeyeceğine inanıyoruz. Bu bakımdan; Çalışamayacak durumda olan yaşlı, çalışamayacak hasta ve çalışamayacak özürlülere evlerine kadar gider her türlü nakdi ve ayni ihtiyaçlarının karşılanması gerektiğinin bir insanlık görevi olduğuna inanırken, çalışabilecek kişilere ise, küçük birer sermaye verilerek onların bir başkasına avuç açmadan kendi kendilerine gelir getirici faaliyetlerde bulunmaları sağlanmalıdır. Yoksulluğun onurlu azaltılmasına katkı sağlayan herkese şükranlarımızı sunarız."
Bir mikrokredi hikayesi…
Sağlanan kredi imkanı ile kendi yollarını çizen ve ekonomik anlamda evlerine katkı sağlayan bir örnek var Kırklareli'nde; Adı; Çiğdem Özkan. Özkan, hikayesini şöyle anlatıyor;
Adım Çiğdem Özkan. 1973 yılı Kırklareli doğumluyum. Evli ve iki çocuk annesiyim. Küçük yaşta evlendiğim için, eğitimim yarım kalmıştı. Çocuklarım büyüdükten sonra açıköğretimden lise öğrenimimi tamamladım. Çocuklarımı büyütene kadar ev hanımıydım. Eşim ağır vasıta şoförüdür. Çocuklarımın büyümesiyle artı gelir kaynakları aramasına girdim. Birkaç iş deneyimim oldu. Lakin belirli bir mesleğimin olmaması ve Ülkemizdeki işçi profili getirisi bize cevap vermedi. Aileme maddi destek verebilmek için kendi işimi kurup çalışmaya karar verdim.
2011 yılının ağustos ayında Mikrofinans Programının ev hanımlarına yönelik bu çalışmalarından haberdar oldum. Biraz araştırdıktan sonra cazip geldi ve ilk kredim olan 700 TL aldım. Aldığım krediyle küçük bir seyyar köfte dükkanı açtım. Bu İşletmeciliğe ilk adımımdı. Mart 2012'de 1000 TL ara çekim yaparak seyyar olan dükkanımın çeşitli eksikliklerini giderdim. Aralık 2012'de 2. Ara çekim kredimi aldım ve Ocak 2013'te Girişimcilik kredimide alarak ızgara sistemimi dükkanımı biraz daha geliştirdim. Küçükte olsa bizlere verilen  bu kredi esasen benim için sermaye oldu. Statüm ve hayatım değişti. Çok iyi şartlara sahip olamamakla beraber cesaretle çalışmak bir şeyler üretebilmek beni mutlu ediyor.
Şahsi düşüncem; Mikrofinans Programı, hanımlara yönelik bir teşvik. Biraz cesaret, biraz azim bizi üreten bir toplum haline getirebilir. Belki de kadınlarımız özgüvene kavuşabilir."