MILLI MÜCADELEDE TRAKYA MÜFTÜLERI

Atatürk 1919 ‘da milli mücadele için Anadolu’ya geçtiginde bu hareketin içinde bütün kesimlerin bulunmasini öngörmüstür. Yerel Müdafaa-i Hukuk ve Kuvayi Milliye kuruluslarina her kesimden halkin katilimini düsünmüstür. Ulusal örgütlenme ve hareketlenme böyle baslamistir. Tabii milli mücadelenin içinde din adamlarinin da bulunmasi dogal karsilanmis, gerekli görülmüstür.

 Geçen günlerde Cumhuriyet Gazetesinden Ilhan Selçuk buna dokunuyordu. Milli mücadelede “ MÜRTECI ILE MÜSLÜMAN” farki üzerinde duruyor, Trakya müftülerinin bazilarindan sözediliyor.

 Milli mücadeleye destek veren din adamlarinin, müftülerin kimler oldugu kitaplastirilmis ve “MILLI MÜCADELENIN MANEVI MIMARLARI”adi altinda anlatilmistir. Ancak tümünün bu kitapta yer aldigini söylemek mümkün degildir. Bunlar için Trakya Müftüleri de bulunmaktadir. Trakya’da düsmanla mücadeleye destek veren vermeyen din adamlari, müftüler vardir. Bunlarin kimler olduklari devletin arsivlerinde, tarihin sayfalarinda yer almistir.

 Bilindigi üzere Trakya’da milli mücadeleyi Trakyali önderlerin içinde bulunduklari TRAKYA PAÅzAELI MÜDAFAA-I HUKUK CEMIYETI örgütlemistir. Mustafa Kemal’in basinda bulundugu Ankara Hükümeti ile baglantiyi Åzakir Kesebir ve Fuat Balkan gibi kisiler kurmuslar, Ankara’da Ismet Inönü ve Marasal Fevzi Çakmak ile dirsek temasinda bulunmuslardir. Milli mücadeleye nasil destek verilecegi, düsmanla nasil savasilacagi Lüleburgaz ve Edirne Kongreleri’nde kararlastirilmistir. Özellikle Edirne Büyük Kongresi kararlari ile Trakya Ankara’ya baglanmis, bundan sonrasi Trakya’da gelismeleri Ankara’da Mustafa Kemal, Ismet Inönü ve Fevzi Çakmak idare etmistir.

9-14 Mayis 1920 tarihleri arasinda yapilan Edirne Kongresine Trakya’dan 200’ün üstünde Müdafaa-i Hukukçu delege katilmis, bunlarin içinde Edirne Müftüsü Mestan Efendi, Müftü Hilmi Efendi, Saray Müftüsü Ahmet Efendi ve Ipsala, Babaeski, Vize müftüleri bulunmustur. Kongrede sert tartismalar olmustur. Zaman zaman bazi delegeler Halife Padisah’tan izin almadikça mücadeleye baslanmamasini istemislerdir. Bunlarin içinde Ipsala Müftüsü de vardir. Bu baglamda diger imam ve müftüler mücadeleye tam destek vermislerdir. Atatürk’ün Genel Sekreteri Tevfik Biyiklioglu’nun yazdigi “Milli Mücadele Trakya” kitabinda Edirne Kongresinin tutanaklarindan bazi bölümler vardir. Ilhan Selçuk yazisinda onlardan mesajlar vermistir.

Milli Mücadelede yurt genelinde bütün imam ve müftülerin Mustafa Kemal’i desteklediklerini söylemek mümkün degildir. Bunlarin içinde mürteci olanlar, hanedani savunanlar, Padisahin ekmegini yediklerini söyleyenler çikmistir. Yer yer baskaldirinin içinde olmuslardir. Bu baglamda elbet Karacabey Müftüsü Mustafa Fehmi’yi, Ankara Müftüsü Rifat Börekçi’yi, Usak’tan Haci Süleyman Efendi’yi unutmak, onlarin öncülügünü bilmezlikten gelmek mümkün degildir. Din adamlari meslekleri ve görevleri icabi toplumda saygin kisilerdir. Ögretmenlerden evvel toplumda, halkin arasinda onlar vardi. Bu nedenle milli mücadele sürecinde Mustafa Kemal kendilerine ihtiyaç duymustur. Tabii harekete karsi çikanlar da toplumda sayginliklarini kaybetmislerdir. Böylece mürteci ile devrimci, müftü ve imam ayrilmistir. Bugünde müftü ve imamlarin dini, hayati, dogayi dogru anlayip anlatmalarina, dini hayata baglamlarina ihtiyaç vardir.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol