MILLIYETÇI DUYGULARINI SIIRE YÜKLEYEN SAIR / NEVZAT BILGIÇ

Nevzat Bilgiç, Edirne'de yasayan Kirklareli kökenli bir sairdir. Kirklarin Sesi Sairler Grubu'ndandir. 1941 yilinda Lüleburgaz'in Kirikköy'ünde dogmustur. Kirikköy, bugün kasabadir. 1912 yilinda çikan Balkan Savasi sirasinda Trakya'da bulunan Dogu Ordusu Komutani Abdüllah Pasa'nin Karargâh Merkezi idi.
Savas Muhabirleri tarafindan adi dünyaya duyurulmustur. Balkan Savasi ani ve kitaplarina girmistir. Ancak Nevzat Bilgiç'in genis bir akraba grubu Kirklareli ve baska yerlerde yasamaktadir. Sair sartlar geregi Ilk, Orta ve Liseyi baska baska yerlerde okumustur. Istanbul Üniversitesi Iktisadi ve Ticari Ilimler Akademesi'nden mezun olduktan sonra iktisasini ayni üniversitenin Isletme Fakültesinde yapmis, daha sonra Milli Prodüktive Merkezi'nde Üretim Analizleri ve Is Degerlendirmesi konusunda egitim almistir. Kamu ve serbest hayatin çesitli kademe ve yerlerinde çalismis, müfettislik, Isletme Yöneticiligi, Pazarlama Müdürlügü, Planlama ve Denetleme Müsavirligi görevlerinde bulunmustur. Bu süreçte siir denemeleri yapmis, çesitli dergilerde mesleki yazilar yazmistir. Emekli olduktan sonra Edirne'de yasamayi tercih etmistir.
Nevzat Bilgiç, milliyetçi duygularini siirlerine yükleyen, genelde Türkçü, ulusalci, yurtçu ve tarih içeren siirler yazan, yöreleri anlatan bir sairdir. Benzetmek gibi olursa kökü mazide fakat gelecegi anlatan, gelecege isik tutan bir sanatçidir. Fakat daha çok halk ozanlarindan Karacaoglan'i, cumhuriyet dönemi sairlerinden Faruk Nafiz Çamlibel'i okumus, bunlardan etkilenmistir. Konulari nedeniyle siirlerini uzun yazar, ancak kisa siirler de yazdigi olmustur. Siirlerinin konularina bakilirsa Nevzat Bilgiç bir Destan Sairi'dir. Kafiyeli siir yazmaktadir. Onun KIRKLARELI siirini buraya aliyorum .
Geçmisten gelecege uzanan, yikilmaz uygarlik köprüsü/ KIRKLARELI Yurdumun kuzey batisinda isildayan süsü / Kirklareli, bir uçtan bir uca Türklerin özgürlük türküsü..
Varsin essin karayel, havalar olsa da arada bulutlu / Kirklareli'ne karsiliksiz ömür adayanlara ne mutlu / Onlari sükranla anacak, gelecek kusaklara ne mutlu..
Iste Karagöz, kültür senlikleri, yöreye özgü Kakava / Arkadas kos Gecikmeden, bu güzel ortami sen de yakala / Yüregindeki sevgi pinarini, anlayamadin mi hâlâ.?"
Nevzat Bilgiç için siir duygu ve düsünceleri anlatim biçimidir. Bir anlamda okuyucuda birtakim olumlu duygular, düsünceler olusmasina imkan vermektir. Ancak kendisi "Neden Siir Yazdim" adini tasiyan bir siirinde bunu söyle anlatmaktadir
"Sevda çekenler olsun, aci çekenler duysun / Güçlü güçsüz korusun, mutsuzlar mutlu olsun / Derken kalemin ve dilim, ortak oldu ellerim / Böylelikle siralandi, okura dizelerim."
"Isin kolayina degil, bence zoruna kaçtim / Isin gizlisini degil, gerçegi açikladim / Kirsalda okuma yazma, bilen de bilmeyen de / Ögreten de ögrenen de, okusun diye yazdim."
Bu siir bes kitaliktir. Ancak ben iki kitasinin da Nevzat Bilgiç'in niçin siir yazdigini anlatmaya yeter oldugunu düsünerek siirin tamamini almadim.
Sair, siir yazmis olmak siir yazmaz. Nevzat Bilgiç bunu "bilen de bilmeyen de okusun" diye yazar. Tabii bu vesileyle okuyucuya baska mesajlar da vermeye çalisir. Nevzat Bilgiç bu geregi en iyi yapan ve kendi kulvarinda yürüyen bir sairdir. Siirlerini henüz kitaplastirmamis olan sair Nevzat Bilgiç, siirle birlikte insani degerlere de önem veren birisidir. Paylasmayi, dayanismayi seven bir insandir. Bu da onun ayri bir hasletidir. Yazimi bir dörtlügü ile bitirmek istiyorum
"Ey Türkoglu, özenle dinle beni, sasirma yolu / Çekilmek istedigin o yol, inan tuzakla dolu / Kenetlenme zamanidir, sakin birakma bu kolu / Senin için en son yurt, bu, Trakya ve Anadolu."
Nevzat Bilgiç'e siir yolunda, insanliga, Türklüge hizmet yolunda basarilar dilerim.
nazifkaracam@gazetetrakya.com