Merhaba Rifat Dede

Merhaba Kizilcikdere
Merhaba Rifat Dede
1920 senesinde 10 yasinda çocuktum. Yunan Hanimlari( Yedi Devlet Çemberdeydik) Buraya gelip ellerine tava alip çaliyorlar. "Venizelos gelecek Türkleri duman edecek diyorlardi. Yunan ordulari Manisa, Izmir ve Menemen'e çikti. Türkiye'yi teslim aldik diyerekten seviniyorlardi. Atatürk Yunan ordularini topladi ve Izmir kordonunda döktü. Atatürk Yunanlilari denize döktükten sonra Yunan kadinlarinin boynu büküldü. Boynu bükük Yunan kadinlari kapimiza gelip Ayse hanim Ayse hanim diye seslendi.(Benim kocamdan kizimdan mektup gelmez benim falima bakar misin?) Misir tanelerini yere saçarlar ve misir tanelerinin sekillerinden mektup gelip gelmeyecegini babiya söyler. Mektubunuz çikmis geliyor der. Mektup gelir ve Babi buna çok sevinir. Sabah ezaninda kosarak gelir ve sen çok bilgiç mektup geldi der. Ama Ayse hanim sizin Kemal bizim ordulari denize döktü der. Babi buradan ya siz gideceksiniz yada biz der. 11 yasindaydim ve beni dövdüler. 3 ayda ancak ayaga kalkabildim. Eger karsi koyarsan süngüyü yersin. 7 devlet çemberdeydik. Rus, Bulgar, Yunan, Ingiliz, Fransiz, Ermeni, Italyanlar bu 7 devleti Atatürk nasil yendi. Bulgarlar Çatalcaya kadar indi. Giderken herseyi (arabalari, hayvanlari) alip gitti. Beni dövdüler ve hayvanlari alip gittiler. Kirklareli,Edirne, Tekirdag Yunan isgali altindaydi. Sonradan biz degil onlar Yunanistan Milas'a gittiler.Yunanistandaki Türkler buraya gelip Üsküp'e yerlestiler. Üsküp sarabi 5 tonluk agaç fiçilara konuldu. Fiçilara uzanmak için agaç merdivenler kullanilirdi. Üskübün sarabi dünya devletlerinde meshur oldu.
Lozan antlasmasindan sonra göçler basliyor. Göç sirasinda arabalar ve öküzlere el koyuluyor. Ama içlerinden bir tanesi Kizilcikdere deki köylülere aciyor. Caniniz mi maliniz mi diye soruluyor. Canimiz diye cevap veriyor köylü. Kaçin caninizi kurtarin diyor Yunanlilar.
Belli bir zaman sonra göç eden Üsküplü Rum taniyor ve öküzleri gasp edenlerin elinden alip satiyor. 1973 lü yillarda Yunanistana göç eden Rum Türkiyeye geliyor Koz Ali'nin çocuklarini mirasçilarina veriyor. Bu hikaye ile bitirmek istedim yazimi çünkü suanda Avrupa Birligi Sinir Ötesi Anlasmamiz var. Bir kardeslik köprüsü, bir kültür siniri geçmis kültürün mirasi Kirklarelini pek çok kültürün besigi olarak görmek istedigimi burada su mesaji vermek istiyorum. Türkler asla savas yaptiklari insanlara karsi kin tutmazlar, çocuklarini da öyle yetistirmezler. Bana anlatilan savasin aci hatiralari da vardi. Ama bunu topluma anlatmak anca gençlige kin tohumlari atmak demektir.
Merhaba Yunanistan ve Bulgaristanda yasayan Bulgar ve Rum kardeslerimiz. Tarihi bilerek yasamak ama birbirimize saygi, sevgi ile yolumuza devam etmek Avrupalilara bu kardesligi ögretebilenk hepimizin borcu.Osmanlida halk evliliklerle çok karismis. Gençlik dedelerinin yaptiklari ike cezalandirilamaz, kindar yetistirilemez. Gelin köprüleri beraber yapalim. Eminim tüm kosular birbirlerini özlüyorlardir. Birbirinizi kucaklayin ve sevin.
Sevgiler sizinle olsun.
Hosçakalin... e-mailhaticekunt@gazetetarkya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol