Merhaba Kirklareli

Türkiye , tam üyelik ile AB'nin Atik Listesine uyan genis bir siniflandirma sistemini kabul edecektir. Türkiye güçlü bir idari yapiyla bu atiklarin kontrolü, azaltilmasi ve bertaraf edilmesi yolunda da önemli mesafe katedecektir. Bu alanda yasanacak en önemli gelisme mevzuat alanindan çok uygulama alaninda görülecektir. Türkiye'de halen düzenli çöp depolama sahalari insa edilmemekte ve bu da daginik halde bulunan çöplerin vatandaslarin sagligini tehdit etmesine neden olmaktadir. Tam üyelikle birlikte idari yapinin güçlenmesi ve kurumsal sorumluluklarin daha belirgin bir hale gelmesi, denetim yapilarini saglamlastirarak Türkiye'de düzenli çöp sahalarinin kurulmasini ve tehlikeli atiklar için ayri çöp alanlarinin düzenlenmesini saglayacaktir. Bu durum, çöplerden kaynaklanan tehlikeli sizintilarin engellenmesine neden olacaktir. Bu kapsamda vatandaslar, düzensiz atik depolanmasi nedeniyle gidalarina ve içme sularina sizarak sagliklarini tehdit eden tehlikeli maddelerden de korunmus olacaklardir.
4. AB üyeligi ile ülkemizdeki içme ve kullanim sularinin kalitesi artacaktir.
Avrupa Birligi'nde içme sularinin temizligine ve standartlarina yönelik detayli düzenlemeler bulunmakta ve üye ülkelerde bu düzenlemeler dogrultusunda gelistirilmis analiz metotlari uygulanmaktadir. Türkiye'de ise içme sularinin tetkikinde bazi zararli maddelere dikkat edilmemekte, analiz metotlarinda eksiklikler bulunmakta ve içme sularina yapilan zararli madde analizleri yeterli siklikta gerçeklestirilmemektedir. Tam üyelik sonrasinda içme sularinin tetkikinde aranan zararli maddelerin kapsaminin genisletilmesi, analiz metotlarinin uyumlastirilmasi, labarotuvarlarin gelistirilmesi ve analiz sikliklarinin artirilmasiyla temiz içme suyuna erisim kolaylasacaktir. Tam üyelik ayni zamanda kentsel atik sularda aranan standartlari da yükseltecek ve bu da kentsel alanlarda insan sagligini tehdit eden su kirliliginin engellenmesini saglayacaktir.
Türkiye'nin AB üyeligi, Marmara Denizi ile Ege ve Karadeniz'de görüjen ve insan hayatiyla dogal yasam için tehlike arz eden tasimaciliktan kaynaklanan kirlilige karsi mücadele edilmesini de kolaylastiracaktir. Tam üyelik, Türk sularinda tehlikeli ya da kirletici niteligi olan mallari tasiyan gemilere yönelik çesitli kriterler ve degerlendirme esaslari getirecektir. Bu kapsamda, tasinan tehlikeli ve çevreye zararli mallarin dogru teknik gereklere göre uygun olarak isaretlenip isaretlenmedigi, bunlarin tehlike derecesi ve geminin bu tasima isi için uygun sinifta olup olmadigi belirlenecektir,7 Bu da özellikle kiyi bölgelerde yasayan vatandaslarin güvenligine önemli katki saglayacaktir.
Su kalitesinin yükseltilmesinde üyelikle birlikte güçlenecek olan idari kapasitenin de büyük rolü olacaktir. Farkli idareler arasinda bölünen su yönetiminde zaman zaman yetki karmasasi yasanmakta ve bu da özellikle denetim alaninda sorunlar yaratmaktadir. Tam üyelikle birlikte çesitli düzenlemeler içerisinde yer alan ve farkli idarelere verilen su yönetimi tek bir çati altinda birlestirilerek varolan yetki çatismalari engellenecek ve bu da temiz suya erisimi kolaylastiracaktir.
5. Türkiye'nin AB tam üyeligi ile ülkemiz dogal kaynaklarinin ve dogal hayatinin korunmasina yönelik çalismalar yogunlasacaktir.
Çevre kirliliginin dogal ortamlara verdigi zarari önlemek amaciyla Avrupa Birligi, dogal kaynaklarin ve dogal hayatin korunmasina yönelik bir dizi tedbir gelistirmistir. Türkiye'nin tam üyelik sürecinde bu tedbirleri benimsemesi özellikle Türkiye'deki ormanlarin ve nesli tükenen hayvanlarin korunmasi açisindan olumlu gelismelere neden olacaktir.
Türkiye'de 196O'li yillardan günümüze sulak alanlarin 1,3 milyon hektarlik bölümü tahrip edilmis, Kuzeydogu Anadolu'da bulunan dogal yasli ormanlarin yalnizca %12'si bu özelligini koruyabilmis.
devami yarin....
haticekunt@gazetetrakya.com