Merhaba Kirklareli

dünün devami...
Zaman geçtikten sonra bir olayi yazmam biraz zor. Bu yil benim için çok zor bir yil oldu. Hem baglarda bilfiil çalismak hem Valilige gelip orada elimden geleni yapmaya çalismak. Bedenen ve zihnen beni yormus olsa bile ayakta kalmak bir ise yaramak ülkeye hizmet etmek güzel bir sey.Aslinda Sayin eski Valimizin
Su anda yazilarimla yasama düzenimi biraz karistirdim Hatta sizinle sohbet ederken olaylarin akisini kaçirdim. Yazarken sadece içimden geldigi gibi yaziyorum.
Biz tekrar üzüm senligimize dönelim.
Her sey son anlara kaldi. Çiftçi egitimdeki arkadaslar sola saga kosusturuyor yetisemedikleri yerde benim altimda araba oldugu için ben devreye giriyordum . Organizasyonda benim ismim de vardi ve bunu da sag olsun Çiftçi Egitim Müdürümüz yazdirdi. Böyle bir olayda bana kalirsa INGILIZLERIN DEDIÄzI GIBI 'A BARE OF HAND IS NEEDED' IS IÇIN ÇIPLAK BIR EL BILE GEREKEBILIR.
Keske bag bozumu için tüm Kirklareli'nin hazir oldugunu bilseydik. Bunu ancak bag bozumu bittikten sonra ögrenebildik onca insanin bu olayda rol almak istedigini. Sevgili okuyucular, gönüllüler yetkililer dilerim hepiniz gelecekte simdiden oturup çalismaya baslayip sadece ulusal degil uluslar arasi bir bag bozumu yapabilelim.
Unutmayalim bu olay Kültür ve Turizm Bakanliginin Çalistay kararlarinda da Yunanistan Bulgaristan Türkiye arasinda konusulan bir konuydu ve gazeteci olarak bu Çalistay'a katildigim zaman bizzat duydum .
Öyleyse lütfen çalismaya simdiden baslayalim. Programlayalim. Her seyi son ana birakmayalim.
Bu olay tarihe bir dönmek degil. Hem bir kültür olayi hem de bir turizm olayi. Yandaki komsularimizla da paylasilacak bir olay.
Netice de Kirklareli üretimi üzümler Kirklareli Meydaninda idi.Ve bunu Organize eden Yetkililere bir çiftçi olarak tesekkür ederiz.
Yapacak daha çok sey var.
Iste üzüm senlikleri sirasindaki satirlarim. Konusmam amaçlarimizdaki gibi olacakti. Ama kürsüye çikinca bu kelimeler bana çok sönük gibi geldi.Orada söyledigim sadece içimden gelenlerdi.
Kürkümü kalpagimi ve de diplomalarimi sehirde biraktim bir çiftçi olarak da bunlara ihtiyacim yoktu.
Bir gün yukarida söyledigim kelimelerin beni Kirklareli Merkeze tasiyacagini bilseydim belki de söylemezdim.
Köyden ayrilip sehre gelenlere bakiyorum.
Tarlalar bizi çagiriyor.
Sevgili okuyucular valiligin kösesinde pamit üzümlerini satmaya çalisan kardesimiz babasinin bagina sahip çikmaya çalisiyordu. Aferin o hanim arkadasa. Valilik yani satis yeri degildi belki ama o yinede tarihine ürününe sahip bir kisi idi.
Inanamazsiniz ama köylerdeki eski baglar bakilmaya baslandi .
Kolay gelsin sevgili çiftçiler.
HOSÇAKALIN...
haticekunt@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol