Merhaba Kirklareli

Kösemde bitirdigim çiftçi el kitabi kadar faydali olacagina inandigim AB tam üyeliginin Türkiye vatandaslarina saglayacagi faydalar isimli kitabi yayinliyoruz.
TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLER
Temel hak ve özgürlükler konusu AB'nin siyasi yapisi içinde büyük önem tasimaktadir. Bu kapsamda Avrupa Birligi, 2000 yilinda yapilan Nice Zirvesi'nde Avrupa vatandaslarinin ve AB'de ikamet eden herkesin medeni, siyasi, ekonomik ve sosyal haklarini belirten Temel Haklar sarti'ni kabul etmistir. Bu alanda ulus devletler tarafindan kaydedilen ilerlemeleri gelistirmek ve bu hak ve özgürlükleri AB seviyesinde garanti altina almak için yogun çabalar sarfedilmektedir. Bu baglamda, Avrupa'nin gelecegini tartisan Avrupa Konvansiyonumun 16 aylik çalismasi ve müzakereleri sonucunda 17-18 Haziran 2004 Brüksel Zirvesi'nde "Avrupa Anayasasi" kabul edilmis ve Anayasal Antlasma 29 Ekim 2004'te Roma'da gerçeklestirilen törenle tüm üye devletler ve Bulgaristan, Romanya ve Türkiye tarafindan imzalanmistir. Temel Haklar sarti da Avrupa Anayasasi'nin bünyesine dahil edilmis olup, Avrupa Anayasasinin ikinci bölümünü olusturmaktadir.
12 Ocak 2005 tarihinde Avrupa Parlamentosu tarafindan kabul edilen Anayasa'nin, yürürlüge girecegi tarih olarak 1 Kasim 2006 tarihi belirtilmistir. Ancak Anayasa'nin yürürlüge girebilmesi için tüm üye ülkeler tarafindan onaylanmasi gerekmektedir. Halihazirda, üye ülkeler, kendi iç hukuk sistemleri çerçevesinde -parlamento veya referandum yoluyla- onay sürecini sürdürmektedir.
Üye devletlerden birinin dahi Anayasal Antlasma'da belirtilen tarihe dek onaylamamasi halinde yürürlüge giremeyecek olan AB Anayasasi zorlu bir onay süreci geçirmektedir. Özellikle, Fransa ve Hollanda'da gerçeklestirilen referandumlarda çikan "hayir" karari olumsuz etki yaratmistir.
16-17 Haziran 2005 tarihlerinde Brüksel'de düzenlenen Zirve'de, AB Anayasasi onay sürecine iliskin olarak, referandumlardan çikan "hayir" sonuçlarinin üye ülkeler arasinda "domino etkisi" yaratmasini önlemek için onay sürecine ara verilmesi kararlastirilmistir. ingiltere, irlanda, Portekiz, Danimarka ve Çek Cumhuriyeti karara uygun olarak onay sürecini dondururken, bazi üyeler
süreci durdurmayarak AB Anayasasina onay vermistir.
Temel hak ve özgürlüklerin AB'de sahip oldugu önemli rol, AB üyeliginin ardindan, Türkiye'de bu temel kavramlarin daha da güçlenmesini saglayacaktir. Bu kapsamda, demokrasinin gelisim süreci hizlanarak, demokrasi anlayisi daha saglam temellere kavusacaktir. Türkiye'de demokratik ve seffaf devlet anlayisi daha da güçlenecek, yerel yönetimler gelisecek ve sivil toplumun talepleri daha etkin bir sekilde duyurulacak ve karsilanacaktir.
1. AB tam üyeligi ülkemizdeki demokratik ve seffaf devlet anlayisinin daha da güçlenmesini saglayacaktir.
Avrupa Birligi tam üyeligi için Kopenhag Kriterlerinin yerine getirilmesi sarttir. Bu kriterler, siyasi, ekonomik ve müktesebat alanlarini kapsamaktadir. Demokrasi, insan haklari, azinliklara saygi ve hukukun üstünlügü ilkelerini temel alan Kopenhag Siyasi Kriterlerine uyum, katilim müzakerelerine baslamak için bir önkosuldur. Türkiye, 2001 yilindan bu yana Kopenhag Siyasi Kriterlerine uyum yönünde kapsamli anayasal ve yasal degisiklikler gerçeklestirmis, son dönemde yerine getirilen reformlarla düsünce ve ifade özgürlügü, iskenceyle mücadele güçlendirilmis; anadilin ögrenilmesi ve anadilde yayin hakki saglanmis; idam cezasi kaldirilmis; dernekler, siyasi partiler ve basin kanunlarinda önemli yasal degisiklikler gerçeklestirilmistir. Tam üyelige giden yolda bu reformlarin etkin bir sekilde uygulanmasi saglanarak vatandaslarin düsünce ve ifade özgürlükleri önündeki tüm kisitlamalar kaldirilacak; insan haklarina saygi ve yarginin bagimsizligi güçlendirilecektir. Siyasi reformlarin yani sira gerçeklesecek olan ekonomik istikrar ve saglanacak sosyal denge de toplumdaki uzlasma kültürünü saglamlastirarak vatandaslarin demokrasiye olan inancini ve güvenini artiracaktir.
DEVAMI YARIN...
haticekunt@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol