Merhaba Kirklareli

ATATÜRK VE TARIM
(dünün devami)
Atatürk, devrimlerine daima güvenmistir. Bir konusmasinda yaklasik olarak söyle demistir
"Ileride bazi çevreler, yaptigimiz inkilaplari kaldirmaya yelteneceklerdir, hatta bana yakin bazi kimseler de bu girisime katilacaklardir, ama eminim ki basari saglayamayacaklardir. Zira ektigimiz tohumlar kuvvetli topraklarda saglam yer tutmustur, artik bunlari kimse söküp atamaz."
Yeni Türk harflerinin kabulünün ayri bir yeri vardir. Okuma ve yazmayi Arap harflerine göre çok daha kolay ve çabuk saglar. XII. yüzyildan beri kullanilan eski Arap harflerinden kurtulmak, ancak Atatürk'ün basarabilecegi bir isti. Çünkü matbaa icat edildikten ancak 300 yil sonra bizde kullanilmasina izin verilmis ve hatta izni veren Fetva'da, gavur icadi oldugu için Kuran-i Kerim'in matbaada basilmama kosulu getirilmistir.
Atatürk devrimleri yaparken yaninda bir avuç aydinin dahi hayal edemeyecegi kadar ileri bir cesaret ve görüse sahipti. Çünkü milli mücadele ruhu ile sahlanmis mecliste son derece tutucu milletvekilleri de vardi. Örnegin bir milletvekili; "Efendim Kuran-i Kerim varken kanun yapmaya ne gerek var?" diye bagirarak meclisi terk etmistir. Hatta o dönemde "Resim dersi"nin adi "Çizgi dersi" olarak degistirilmek zorunda kalinmistir. Çünkü o zaman ki bagnazlara göre resim "günah" idi.
Öte yandan Atatürk sabri ve çelik iradesi ile tasarladigi bütün devrimleri zamani gelince teker teker meclisten geçirmeyi basarmistir. Kuskusuz meclisteki görüsmeler çok çetin olmustur. Bazi konularda en yakin arkadaslari bile ona karsi çikmislardir. Atatürk son derece güçlü konusma yetenegi ve mantigi sayesinde onlari ikna etmistir.
Köklesmis geleneklere bagli Türk toplumu Atatürk'ün getirdigi reformlari ve yenilikleri büyük bir coskunlukla kabullenmistir. Bunda Atatürk'ün çevresinde yarattigi saygi ve sevgi, otorite ve ince taktigin büyük rolü olmustur. Atatürk yenilikleri topluma zorla degil, sabirla yürüttügü ikna edici konusmalarla demokratik yöntemlerle benimsettirmistir.
4. Atatürk'ün Kurtulus Savasindaki Tarihi Konusmalari
Atatürk konusmalariyla milli mücadele ruhunu her zaman canli ve ayakta tutmustur. Örnegin Kurtulus Savasinin en bunalimli günlerinden birinde bir milletvekili kürsüden;
"Vatanin bagrina düsman dayamis hançerini, Yok mudur kurtaracak bahti kara maderini?" diye bagirinca, Atatürk yerinden firlamis ve;
"Vatanin bagrina düsman dayamis hançerini, Bulunur kurtaracak bahti kara madenini. " diye haykirmis ve yer yerinden oynamistir.
Atatürk'ün 1920 yilinda Meclisteki tarihi konusmasi ise söyledir
"Bazi arkadaslarin Kurtulus Savasinin basarilamayacagini sanarak, memleketlerine dönmek istediklerini duydum. Arkadaslar! Ben sizleri, bu ulusal davaya silah zoruyla çagirmadim. Sizi burada tutmak için silahim da yoktur. Memleketlerinize dönebilirsiniz. Ama sunu bilin ki, bütün arkadaslarim beni yalniz birakip gitseler, ben bu Meclis'te tek basima kalsam da, mücadeleye yemin ettim. Düsman, adim adim her yeri ele geçirerek Ankara'ya kadar gelirse, ben bir elime silahimi, bir elime de Türk Bayragini alip Elmadagi'na çikacagim. Burada tek basima son kursunuma kadar düsmanla çarpisacagim. Sonra da bu kutsal bayragi gögsüme sarip sehit olacagim. Bu bayrak kanimi sindire sindire emerken, ben de ulusum adina hayatima son verecegim. Huzurunuzda buna and içiyorum!"
Bu konusma bir dönüm noktasi olmus ve sözkonusu milletvekilleri memleketlerine dönmekten vazgeçmislerdir. Bundan sonra Kurtulus Savasina devam edilmis ve 30 Agustos Meydan Muharebesi ile nihai zafer kazanilarak vatan kurtarilmistir.
5. Dünya Gözünde Atatürk
Atatürk'ün vatan kurtaran kahraman, ileri bir devrimci, yetenekli bir politikaci, çok iyi bir stratejist ve taktikçi, halk adami, reformcu ve yenilikleri yakindan izleyen bir dahi oldugunu bütün Dünya takdir etmistir. Bu konuda Atatürk devrinde yasamis ünlü kisilerin görüslerinden bazilari asagida gösterilmistir(Özel, 2000)
Devam edecek...
haticekunt@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol