Merhaba Kirklareli

Hatice Kunt veya Kuntlarim Öyküsü ile basladim kalemime, sizlerle sohbete. Önce kimligimiz degil topragimizla baslayalim ikinci güne.
Merhabalar sevgili Anneler, sevgili Çiftçiler
TOPRAKTAN-SOFRAYA Yolculugunda bizler için neler çok mühim?
Seytandere eteginde Degirmencik köyü topraklari genelde asitli topraklar... Senelerce sular sellerle yikanmis gitmis, yipranmis topraklarimiz. Agaçlar hergün biraz daha sökülmüs baglar köklenmis. Çiplak topraklar çikmis ortaya. Belki bugday belki ayçiçegi veya her yil ayni bitki dikilmis. Faydali böceklerin barinagi bir çali bile gitmis. Ama güzel bir korumuz var yinede. Tarim için tabiki topraga ihtiyaç vardir. Hatirliyorum Ingiliz Yönetimi sirasinda Kibris'ta ormanlar köklenmis ve kütükler sökülerek köylüye toprak dagitilmisti.
Annem ve babam (Allah rahmet eylesin) o kütükleri temizlemek için çok ugrastilar. Böyle topraklar da kolay verim vermez. Ikisi de çiftçi olan bu sevgili insanlar zeytin dikmisler. Zeytin altinda her ürün olabilir diyerekten. Adi orman tarlalari olan bu yerlerin orman imhalarinda ne kadar rolü olur tahmin edersiniz.
Kirklareli'nde ilk topragimizi aldigimiz zaman ilk is olarak topragi elime aldim.Kumlu bir toprakti.Babamin bir lafi vardi ,Kumlu bir toprak sahibi isen orada bagcilik iyi olur.HAKLIYMIS.
Tarlanin her tarafinda çatlaklar, su yollari ve bir de çatak vardi .Çataktan basini uzatan bag filizini gördügümde ne kadar mutlu oldum bilemezsiniz.
Hemen Il Tarim Müdürlügünün yoilunu tutum. Bu arada yasli köylülerime tarlalarin öyküsünü sordum.ESKIDEN ORALARI BAÄzLIKMIS. Nitekim daha sonra Sayin Karaçamin "Efsaneden Gerçege" adli kitabini okudugumda Kirklareli'nin binlerce dönüm baglari oldugunu ama FLOKSERA denilen bir hastalikla çok zarar gördügünü ögrendim.
Baglarin yok olus sebebi bu degildi.Osmanli dönemi zamaninda sarap imal eden hristiyanlarin Kirklareliden göçler sirasinda terk etmis olmasiydi. Imalat yapilmayinca ürün elde kalmis.Belki sarap yapmasini ve de satmasini bilseydik su anda FRANSANIN dünya ekonomisinndeki yerini sarsabilecektik.
IÇMEK MECBURIYETINDE DEÄzILIZ AMA ÜRETIP SATISINI YAPABILIRIZ DEÄzIL MI?
Dahasi var Kirklareli Hardaliyesi (üzüm sirasi ve hardal ile yapilan alkolsüz bir içecek) Istanbul Aksarayda Kirkkilise (KIrklareli) hardaliyesi olarak satilirmis. ATAMIZIN VASIYETI ALKOLSÜZ BIR IÇECEK OLAN HARDALIYENIN MILLILESTISTIRILMESI IMIS.
Biz bunu bile unutmusuz.Hatta üzüm yemeyi ve faydalarini bile unutmusuz.
KÖYLÜNÜN ÇOK GÜZEL BIR LAFI VAR "SABANCIDA OLSA MARKETTE KÖYLÜDE OLSA HALA KÜPTE...."
SEVGILI GÜLER SABANCI SIZDEDE SARAP FABRIKASI VAR ACABA KÖYLÜNÜN SESINI DUYARMISINIZ? EMINIM SEVGILI SAKIP AÄzA BUNU DUYSA BU SESE KULAK VERIRDI...
Sevgili anneler çocuklarinizin sizlerin ve büyüklerinizin sagliginda çok büyük yer alan bu içecegi nasil unuttuk? Atamizin vasiyetini nasil unuttuk? Sevgili anneler bu tabii gidalarimizi soframizdan eksik etmiyelim.
Geçmis aylarda Ünüversitemizi ziyaret eden seksenli yaslardaki bir yabanci ilk is hardaliyemizi sormus. Ikram için bulamamislar. Yabancilar hatirliyabiliyorsa, ismi yurt disinda bilinebiliyorsa biz bunu nasil unutmusuz...
TESEKKÜRLER SAYIN VALIM bu olayi tekrar gündeme getirip proje hazirlattiginiz için.Tesekkürler bu projede çalisan herkese.Topraktan-sofraya diye basladik Kibris'a kadar uzanip orman tarlalarinin nasil yok oldugunu anlattik. Sonra Kirklareli Bagciligi ve Hardaliyesine geri geldik.
Topraktan çikan ürünler sizlere topragin sesini iletmiyor mu? Bilinçli bir tüketici bu sesi daha iyi duyabilir. Malesef bizdeki topraklar zayif.
SEVGILI ÇIFTÇI KARDESLERIMIZ ILK IS OLARAK TOPRAK ANALIZI ILE ISE BASLAYALIM. TOPRAÄzIMIZI TANIYALIM.
Dededen kalma tecrubelerimizi unutmayalim ama devletin bize sundugu ücretsiz toprak analizi hizmetini de kullanalim. Tarladan toprak almak çok kolay üstelik arkamizda Atatürk Arastirma Enstütümüz ve çalisanlarimiz var. Size bunun nasil yapilacagini anlatirlar veya Tarim Müdürlükleri Çiftçi egitim Subeleri ve Tarim Danismanlari sizlerin hizmetinde.
Inanmazsiniz belki topraklar yikanmis ve kireci gitmis, zayiflamis PH yani çiftçi agziyla topragin tansiyonu düsük. Tansiyonu düsük topraklara uygun ürün yetistirelim, toprak analizina göre topraga kireç atalim, gübreleyelim. O zaman siz bu topragi görün... Bir tarla için 375 kilo dönümüne kireç önerilrdi. Toprakta yeterli oranda kireç olmazsa attiginiz gübreyi bitki tam alamaz ve toprakta gübre birikintileri olusur, topragimiz zayiflar. Sevgili çiftçiler cebimizde çok mu para var ki sokaga atiyoruz?
Sayin Yetkililer sanirim yüzde doksan çiftçilerimiz topraklarina kireç uygulayamaz.
Tüm Konferanslarimda her alanda is adamlarinin köylüye bir avuç kireç ile bile olsa destek olmalarini anlatiyorum.
Sayin Tarim Bakanligi Yetkililerim, Milletvekillerim biz çiftçileri destekleyin, topraktaki kireç sorunumuzu ve üretim problemlerimizi asabilelim. Ululararasi bir sirket yetkilisine bunu anlattigim zaman bunu kendi sirketlerinin oldugu ülkelerde, yönetim kurullarinda, uluslararasi arenada çiftçiye tesvik ve gida projesi adi altinda görüseceklerini söylediler. Dilerim ses getirsin.
Ulusal politikamizda topraklarimizla ilgili analiz yapmak ve çitçiyi toprak analizi konusunda egitmekten öte daha ne yapabiliriz?
Sevgili Tema ve Çekül Yetkilileri, çevre dernekleri bir avuç kireçte bizden projesine ne dersiniz? Ben topraklarimi kireçledim am ya diger çiftçiler ve onlarin topraklari ne olacak?
Çitçi yorgun, çiftçi küskün, çiftçi maddi girdilerin, masraflarin fazlaligindan zararda. Simdilerde ya topragini bos birakiyor ya da satiyor. Bu güçlükler karsisinda ya kendisi ya çocuklari sehre göç ediyor.
Köyden kente göçler içler acisi.
Biz sehirden köye dönenler olarak çiftçinin zararini görüyoruz. Bizde bir çiftçiyiz. Topragin sesini duyabiliyoruz. Hatta bana göre topragin feryadini duyabiliyoruz.
Siz sehirdekiler, topragini köyde birakip sehre göç edenler. Köye gelip toragini çalistiranlari görüyoruz ama yapilanlar yeterli mi?
Topragimiza kireç atamamak, toprakta gübre kalintisina sebep olmak, iyi ürün alamamak, insan olarak iyi gida alamamak çaresizlik ve adaletsizlik degil mi?
Gübresini tam almayan topraklardan yetisen ürünleri sofrasinda afiyetle yiyenler lütfen bu topragin sesine kulak verin.
Topraktan yetisip soframiza gelen gidalarimizi ve faydalarini bilelim ve bilinçli tüketici olalim.
Topragin sesini gelin beraber duyalim, sorunlarimiza beraber çare arayalim.
Sevgili okurlar bugünlük kalemim buraya kadar.
Sürçü-lisan ettimse affola...Tarlada bereket ola...
Hosçakalin...