Merhaba Kirklareli

Kirklareli’nde kadin girisimciligi

Erkil bir toplumda kadin girisimciligini konusmak o kadar zor ki…

Yine de uyanan bir kadin kitlesini anlatmadan edemeyecegim. Ancak bazi duygulari uyandirmaya çalisirken bazi hirslari da ortaya çikardigimizi da fark etmek gerekir. Gerçi fark etsek de insanlar kendileri olarak yasar ve sonunda bu dünyadan ayrilirken yaninda götürdükleri birkaç metre kumastir hirslar daima dünyadadir. Bilgi görgü zaman içerisinde tecrübe ile kazanilir.

AB kavraminda kadin girisimciligi önde olan konulardan bir tanesidir. Gerçek anlamda girisimci olmak bir takim özellikleri de gerektirir bilene.

Bazen zaman içerisinde insanlar girisimcilik ruhunu yakalarlar.

Bazilari zaten girisimcidir. Kendi yürüdügünde yanindakileri de beraber yürütür yani o bir kollektif girisimciliktir.

Bazilari ise ben girisimcilikle ne kazanirim diye ise baslar. Hangisi kalicidir bunu toplum yapisi gösterir zamanla. Her iki duyguya da kolay gelsin demek gerektir çünkü her ikisi de toplum ve gelecegin aynasidir.

Kirklareli'ndeki girisimcilik çalismalarimizi ders olarak anlatmak gerektigini söylüyor bazi üniversiteler.

Hani ben içinde oldugum bazi seyleri anlatmadan da edemeyecegim.

Esnaf ve Sanatkarlar Odalar Birligi Kirklareli'nde ilk kadin girisimciligi toplantisi yapildigi zaman benim haberim yoktu.

Bir gün gazeteye gelen muhabir arkadaslar sen neredesin girisimcilikle ilgili bir AB projesi var Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonun neden sen orada degilsin.

Odaya gittim. Esin Hanima Merhaba dedim. Telefonumu verdim.

Girisimcilik egitimi baslayacakmis Esin hanim bir gün telefon açti bu konuda kursiyerleri toparliyormus.

Bazen insanlar egitim kelimesini unuturlar umursamaz ve duyarsiz olurlar. Halbuki AB de egitim önde gelir.

Her seyi insan kendisi bilemez. Egitilmesi gerekir amma bunu da kavrayamaz insanlar. Çogu ülkelerde de bu böyle imis.

Insanlar gelen hayati yasarlar.

Inancim bütün ilçe ve merkezin tüm insanlarin bir arada olmasi ve birbirini kucaklamasi oldugu için hemen ilçelere haber saldim.

Babaeski ve Pinarhisar'dan kursiyerler geldiler.

Odamiz ve konfederasyonumuz çalisanlarinin özverileri de azimsanacak gibi degil yönetimdekileri de ÇALISMALARI hiç azimsanacak degildir elbette.

Kurs basariyla tamamlandi simdi sira kursiyerlerin çalismasinda idi.

Emekli bir arkadasimiz bir is açacakti ve onu bir bayrak yapmak örnek göstermek gerekiyordu. konfeksiyonda da çok sik kiyafetler ve objelerle çalisan arkadasimiz vardi. Kirklareli'nde uyanmayan bazi degerleri ortaya çikarmak için hepimizin görevleri vardir.

Gazetemiz bu konuda elinden geleni yapiyor.

Bu arada diger basin kuruluslarinin kapisini da çalsak belki de onlar da ayni seyi yaparlar.

2002 yilinda Kirklareli meydaninda bagcilikla ilgili ilk önder kadin olarak bana verilen plaket beni bu sehirli yapmadi bazilarina göre. Bazi insanlar topragina ve insanina çevresine hizmetle yola çikar bazilari da o toprakta dogar ve yasar.

Dünya Kadin Baris Örgütünde yaptigim konusmada söyledigim laf suydu.

Topraklar el degistirebilir. Is o topraklar üzerinde yasamaya gelince topragini kollayan insanini kollayan velhasil o toprakta adam gibi adam insan gibi insan olarak yasamak ve kollamak gerektir çevresindekileri. Iste o toprak sahibi olmak budur çevre sahibi olmak budur sevgili okuyucular.   

Devam edecek...

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol