Meclis dünkü birlesimine basina kapali devam etti!

Bu soru isaretleri, dün Il Genel Meclisi'nde belki de tarihinde ilk kez oturum devam ederken aniden basinin disari çikarilmasiyla ortaya çikti. Verilen bir sözlü önerge, mecliste tansiyonu yükseltip, bazi köylerin su sorunu gündeme getirilince görüs farkliliklari derinlesti. Oturum basina kapali tamamlandi. Basinin disari alinmasina sebep ise Yoguntas Köyü oldu. Muhabirlerimiz köye giderek azalarla görüstü ve köyün içme suyu ihtiyacinin karsilandigi dogal kaynak suyunun radyasyonlu oldugunu, bunun profesörlerce analiz edildigini, sebebinin de bölgede bor madeni olma olasiligindan kaynaklanabileceginin söylendigini ögrendi. Kamuoyunun meclisten beklentisi ise su: "Eteklerdeki taslar dökülsün. En temel ihtiyaç olan su konusu ile ilgili gizli görüsmeler seffaflassin."

Il Genel Meclisi Aralik ayi 4. birlesimi dün gergin ve yarisindan sonrasi basina kapali gerçeklestirildi. Behçet Åzen, oturumu kapatmadan önce meclis üyesi Aydin Karakoç'un sözlü bir önergesi oldugunu ifade ederek sözü Karakoç'a verdi. Aydin Karakoç, Dolhan Köyü'nde içme suyu konusunda sikinti yasandigini aktararak, "Oraya geçen yil 40 bin TL tutarinda bir sondaj yaptirdik. Fakat sondajda içilecek su çikmadi. Canlilarin kullanamayacagi sagliksiz bir su çikti. Dolhan Köyü'nde sorun devam ediyor. Bu sorunu çözmemiz lazim. Fakat çözmek için de teknik bir inceleme yapmak lazim. Bizim Koyunbaba Kaynaklari diye tabir ettigimiz Kayali, Yoguntas, Karahamza, Çesmeköy köyleri için programli ve bütünlüklü olarak, teknik incelemeyle bir proje hazirlansin, bu konu 2013 yili ya da daha sonraki yillarda çözülmesi için Teknik Alt yapi Komisyonu'na havale edilsin" dedi.

Merkezi yapilandirma ile çözmeliyiz

Bu sorunun mutlaka çözülmesi gerektigini kaydeden Karakoç; "Dolhan'in öyle bir yer alti yapisi var ki taban suyu yok. Sürekli açilan pompalar asagiya iniyor ve su kaybi oluyor. Yoguntas ve Kayali'da da elektrik jeneratörleri çalisiyor. Sistem pahali. Bir bakiyorsunuz jeneratör parasi. Bunlar eski hesaplamalara göre yapilan hesaplar. Bunlari merkezi yapilandirma ile çözmeliyiz. Bunun gündeme alinmasini talep ediyorum" ifadesinde bulundu.

Önerge oy birligi ile gündeme alindi. Fakat meclisteki tartismalar esas bundan sonra basladi.

Meclis Baskani Behçet Åzen, bu konuda bilgilendirici bir konusma yaparak Dolhan ve Koyunbaba Köyleri arasinda giden enerji nakil hattinin kavakliklar içinde oldugunu, bu yüzden sik sik ariza yasandigini, hattin yol kenarina alinmasi gerektigini söyledi.

Komisyona gerek yok

Meclis üyesi Sadettin Kizmaz, Aydin Karakoç'un önergesi hakkinda yorum yaparak; "Ben burada istenen nedir anlayamadim? Komisyon neyi inceleyecek? Zaten Su ve Kanal Hizmetleri bunun incelemesini yapmistir. Komisyona gerek yok" dedi.

2020'ye kadar su sorunu büyüyecek

Aydin Karakoç ta, teknik komisyonun sorunun varolup olmadigini inceleyecegini, böyle bir sorun olmasi durumunda, çözüm için proje hazirlanmasi için dügmeye basilacagini anlatti.

Görüsmelerin devaminda üye Saffet Üresin önemli bir konuya isaret ederek, bilim adamlarinin 2020'ye kadar Trakya'da çok ciddi su sorunlari yasanacagini açikladigini, Armutveren civarinda yapilmasi düsünülen barajin hayata geçmesinin büyük fayda saglayacagini aktardi ve konuya yönelik degerlendirmesinde; "Eger bugüne kadar 1000 nüfuslu Dolhan'in bu sorunu halledilmediyse bu demektir ki bölgede su yok" diye konustu. 

Bu sikinti madem vardi neden programa alinmadi?

Tekrar söz alan Sadettin Kizmaz; "Bu adi geçen 4 köyde içme suyu sikintisi çekildigini Il Genel Meclisi'ndeki arkadaslarimiz da bildigine göre su ve kanal hizmetlerinin de bu konuda bir çalismasi olmasi gerekirdi, vardir da. O zaman 2012 yatirim programina alinmasi neden teklif edilmedi? Bu konu üzerinde bizim bir bilgimiz yok. Eger bu 4 köy gerçekten su sikintisi çekiyorsa bunun programa alinmasi gerekmez miydi? Yani bizim meclis çalisma yapsa sonuç yine ne çikacak? Olmadigi ve yeterli suyun orada bulunmadigi yönünde çikacak?" dedi.

Sorun varsa proje hazirlanir

Aydin Karakoç, konunun 3-4 koldan incelenmesi gerektigini ifade ederek; "Incelendiginde Yoguntas Köyü'nün sularinda bir problem oldugu görülecektir. Teknik Alt Yapi Komisyonu gider, köylerle muhtarlarla konusur. Böyle bir sorun varsa, proje dairesine de gerekli çalismanin yapilmasini teklif ederiz" açiklamasini yapti.

Üye Nihat Saglam da; "Yoguntas muhtarinin böyle bir talebi var mi bize? Hiçbir sekilde yok" dedi.

Sadettin Kizmaz, su sikintisi çeken köylerin muhtarlarinin ilgili birimlere müracaat ederek, proje hazirlamalari ve meclise teklif etmeleri durumunda karar alinip çalismanin ancak öyle yapilmasi gerektigini söyledi.

Komisyon bosuna mi kuruldu?

Görüsmelerdeki tansiyon yükselince tekrar söz alan Aydin Karakoç, "Ben önergeyi geri çekiyorum. Sadettin Bey'in tavrini anlayamadim. Ben teknik adam degilim. Bir sorun oldugunu söylüyorum. Teknik Alt Yapi Komisyonu'nu bosuna kurmadik biz. Ben mi gelip inceleyecegim?" dedi.

Komisyon üyeleri teknik mi peki?

Sadettin Kizmaz da; "Tavir koymuyorum. Ben teknik eleman degilim.  Aydin bey 'Komisyonu neden kurduk' diyor? Peki komisyondaki arkadaslar teknik mi?" yorumunda bulundu.

Aydin Karakoç'ta bunun üzerine su açiklamayi yapti:

"Yoguntas Köyü'nün suyuyla ilgili elimde teknik raporlar var. Komisyondaki arkadaslara verecegim. Burada basinin önünde konusmak istemiyordum."

Içeride neler konusuldu bilmiyoruz

Meclisteki tansiyon daha da yükselince Baskan Behçet Åzen, konunun yanlis boyutlara ulastigini öne sürerek; "Oturumun bundan sonrasina basina kapali devam etmek istiyoruz" diyerek, basin mensuplarini kibarca disari davet etti.

Yaklasik 10 dakika mecliste neler konusuldu bilmiyoruz. Ancak görüsmelerin son asamasinda kritik bir noktada adi geçen Yoguntas Köyü'ne gittik ve konuyu muhtarlikla görüstük.

Köy azalarindan; Orhan Mert ve Faruk Akyürek, Koyunbaba hattindan gelen suyun köyde içme suyu olarak tercih edilmedigini, içme suyunun dogal kaynaktan gelen bir çesmeden karsilandigini belirterek su çarpici açiklamayi yaptilar:

Suda radyasyon var

"Dogal kaynaktan gelen su, bundan birkaç yil evvel Trakya Üniversitesi'nden gelen profesörler tarafindan analiz edildi. Su da radyasyona rastlandi. Yetiskinlerin yani sira özellikle çocuklarin bu suyu tüketmemeleri söylendi. Ama buna ragmen köylü içme suyu ihtiyacini buradan karsilamaya devam ediyor. Koyunbaba üzerinden gelen su içmek için tercih edilmiyor. Kaba bir tadi var. Trafomuz yakin zamanda arizalandi. Ayrica pompalarin büyütülmesi lazim. Pompalar ufak oldugu için elektrik faturasi yüklü geliyor. Köyün bütçesi yok. Muhtar hep cebinden veriyor."

Bor madeni olabilir

Azalara, suyun neden radyasyonlu oldugu yönünde bir açiklama yapilip yapilmadigini sorduk ve su cevabi aldik: "Bir profesör kendi kanaati, tecrtübesi ve bilgisine göre burada bor madeni olabilecegini dile getirdi. Baska da birsey söylenmedi. Su radyasyonlu dediler, çekip gittiler. Bize içme suyu konusunda baska bir alternatifte üretilemedi."

Bu açiklamalar üzerine, meclisteki oturumun da basina kapali devam etmesi, civardaki Kayali, Dolhan, Karahamza, Çesmeköy ve Koyunbaba köylerinin dogal kaynaklarinin da  radyasyonlu olup olmadigi sorusunu akillara getiriyor. 

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol