Ünlü edebiyatçı Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun kitapları arasında "POLİTİKADA 45 YIL" adlı bir kitabı vardır. Yakup Kadri milli mücadeleden itibaren tam 45 yıl edebiyatın yanı sıra politika yapmış, ATATÜRK ve İNÖNÜ'nün yanında bulunmuştur. Bu nedenle bütün siyasi olayları görmüş ve yaşamıştır. Bu süreçte yazdığı "BÜYÜK DEVRİM-KÜÇÜK POLİTİKA" adlı kitabını ise yayınlamamıştır. Kitap, Yakup Kadri Karaosmanoğlu hayata veda ettikten sonra böyle bir kitabı olduğu notları arasında bulunmuştur. Sanıyorum bu kitap hala basılmış değildir. Şu an okuduğum "Politikada 45 Yıl" kitabı 1968 yılında yayınlanmıştır. Kitaplarım arasında bulduğum bu kitabı okumamışım. Geçenlerde Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun kitaplarını bir araya getirmeye çalışırken bu kitaba yani "POLİTİKADA 45 YIL" kitabına rastladım ve hemen okumaya başladım.
Tabii Yakup Kadri'nin bu kitabını klasik bir ifade ile "Bir solukta okudum" diyemeyeceğim. Çünkü, Cumhuriyetin ilk yılları Halifecilerle Cumhuriyetçiler, İNÖNÜCÜLER ile İNÖNÜ KARŞITLARI arasında yoğunlaşan tartışmalarla geçmiş, Atatürk taraflar arasında denge kurmaya özen göstermiştir. Mesela ilk meclis, bir "İHTİLAL MECLİSİ" gibidir. Sarıklılar, mollalar çoğunluktadır. Ve buna karşılık 66 dolayında da YAYLACI MİLLETVEKİLİ vardır. O milli mücadele şartları içerisinde ve Mustafa Kemal'in Meclis ve Hükümet Başkanı olduğu bir zamanda Milli Eğitim Bakanının 400 Medrese açması önlenememiştir. Ve örneğin, Cumhuriyet ilan edildikten sonra kurulacak hükümetin İnönü'nün Başkanlığında kurulmasına Cephe Komutanları, Halifeci mebuslar karşı çıkmışlar, Rauf Orbay veya Ali Fethi Okyar'ın Başkanlığında bir hükümet için mücadele vermişlerdir. Oysa Cephe Komutanlarının en genci olan İnönü ilk meclis hükümetinin Genel Kurmay Başkanıdır. Cumhuriyetin ilanına GARP CEPHESİ KOMUTANI, İNÖNÜ MUHAREBELERİ KOMUTANI, MUDANYA ATEŞKES ANLAŞMASI'nı yapan, Lozan Barış Görüşmeleri'nden sonra Yeni Türkiye'nin tapusunu Batılı güçlerin elinden alan bir olarak gelmektedir. Cumhuriyetin ilanı yasasını Mustafa Kemal ile beraber hazırlamışlardır. Bütün bunlara rağmen Mustafa Kemal ilk hükümetin İnönü tarafından kurulmasına seyirci kalmıştır. İNÖNÜ mü FETHİ OKYAR mı, yoksa RAUF ORBAY mı? Yakup Kadri kitabında bu tartışmaları anlatmakta, Mustafa Kemal'in güçlüklerin üstüne akıllı ve gerçekçi bir tutumla gittiğini, mecliste dengeyi kurmayı azami özen gösterdiğini anlatmaktadır. Fethi Okyar o sıra meclisin tecrübeli politikacılarındandır. İttihat ve Terakki Döneminde kısa bir süre Başbakanlık yapmıştır. Padişah Abdülhamit'i Selanik'e sürgüne götürmüştür, kaldı ki Fethi Okyar Mustafa Kemal'in çocukluk arkadaşıdır. Rauf Orbay ise politik kariyeri zikzaklı biridir, "Damarlarımda Halife Padişah'ın ekmeği var" diyenlerdendir. Bazı çevrelerin "Mustafa Kemal diktatördü, her dediğini yaptırıyordu" demelerinin doğruluk derecesi tartışmalıdır. Şüphesiz Mustafa Kemal'in her şeyi yaptıracak gücü vardır ama bu "GÜC"ü pek kullanmamıştır. İsmet İnönü'yü, İnönü düşmanlarına yedirmemiştir. Çünkü İnönü, Mustafa Kemal'i ve ne yapmak istediğini en iyi bilip anlayan biridir. Tek adam, İkinci Adam MUSTAFA KEMAL GERÇEĞİ'nden gelmektedir. Bu kitabı okuyun derim.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol