MERHABA KIRKLARELI

MERHABA KIRKLARELI
MERHABA SEVGILI OKUYUCULAR
Bir müddet önce Evciler-Pinarhisar köyüne merhaba derken size Istanbul-Mercedes firmasinda çalisip Kirklareli'nde Evciler köyündeki topraklarinin sevdasi ve bagcilik aski ile arastirmaci ve çaliskan sevgili Kudret ve Ahmet Bodur Ailesini tanitmistim. Aslinda emeklilik günlerini bekliyorlar baglarina dönmek için. Bagciligi yapmadan önce her türlü donanimlarini hazirlamaya çalisip zor anlarda dostlarinin yardimina kosan bu iki güzel insana burdan merhaba demek çok güzel. Artrik benim yerime yazacak 15'indeki bir bagci ve diger bir bagci hanim arkadas olabiliyor. Tesekkürler Kudret arkadasim. Tecrübelerini ve izlenimlerini bizimle paylastigin için tesekkürler. Bilgilerin paylasilmasi da güzel. Aslinda keske bende bir Sarköy seyehati yapabilseydim. Ama sevgili okuyucular dün aksam Kuntlarin bir baska görevi vardi.
BILGIÇ HALI SAHA FUTBOL ORGANIZASYONU KAPSAMINDAKI FINAL MAÇI VARDI. SUANDA MAÇLARLA ILGILI O KADAR ÇOK SEY YAZILIYOR KI BEN SIZE MAÇLARI DEÄzIL ORADAKI GÜZELLIKLERI SÖYLEYEBILIRIM. MINIKLERIN MAÇI GELECEÄzI MÜJDELIYOR. GENÇLERIN MAÇLARI ONLARIN SAÄzLIKLI BEDEN, SAÄzLIKLI DIMAÄz SAHIBI OLDUÄzUNU SÖYLÜYOR GIBI. BIR KIRAATHANEDEKI GENÇLERIN TOPLANIP TAKIM KURMASI, BIR PASAJDA ÇALISANLARIN BIR ARAYA GELMESI BIR FABRIKADA ÇALISANLARIN BIRLIKTELIÄzI EN GÜZELI DE BIR CEZAEVIN DE ÇALISANLARIN BIR HALI SAHA MAÇINDAKI BIRLIKTELIKLERI ONLARLA BERABER OLAN CEZAEVI MÜDÜRÜ HANI HIÇ GARDIYAN TANIMINA UYMAYAN TAKIMINI DESTEKLEYAN BIR GARDIYAN HANIM BABASININ ELINI TUTUP MAÇA GELEN BIR KIZ ÇOCUÄzU MAÇ SIRASINDA BÜTÜN BALONLARIMI PATLATAN HASARI BIR KIZ VE OÄzLAN. BUNLARIN HEPSI ÇOK GÜZEL. ÖYLEKI ILK ETAPTA MÜDÜRÜM KABUL EDERSE CEZAEVI TAKIMINI KÖSEME MISAFIR EDECEÄzIM. SIMDI SATIRLARIMI KUDRET BODUR HANFENDIYE TERK EDIYORUM. EVCILER-PINARHISAR KÖYÜ BAÄzCISI.
Kutman Saraplari Bagbozumu Turu'ndan izlenimlerim;
Yogun bir çalisma ortamindan sonra esim ile birlikte bir Pazar günümüzü yeni hevesimiz "Bagciligimiz'i" pekistirmek üzere kendimize ayirdik ve bu tura katildik. Iyi ki katilmisiz! Mürefte'ye bu ikinci gidisimiz. O tatli telasi yasamak, izlemek farkilio bir duygu. Hemen hemen her sokaktan kimi dolu kasalarla, kimi içine branda serilmis halde doldurulmus römorklu bir traktör çikiyor, bazilari beyaz, bazilari kirmizi üzüm dolu ve muhtelif saraphanelerin yolunu tutmus gidiyor. Mürefte tarihi derin bir kasaba ama ne yazik ki tarihi kalintilari korunmamis, sahip çikilmamis bir yerlesim bölgesi. Irili ufakli saraphaneler var ve herkes haril haril çalisiyor. Biz Sayin Adnan Kutman'in sarap tesisini geziyoruz. Kendisi 3. nesil oldugunu söylüyor, çok mütevazi, sicak, candan ve alçak gönüllü bir kisi. Tanisma fasli bittikten sonra, hemen isletmenin önünde sira ile bosaltilam için bekleyen kamyonlar dikkatimizi çekiyor. Üzümler bir hangara bosaltiliyor ve hemen %5'lik kükürt dioksit ile püskürtülüp zarali organizmalardan arinmis halde sap ayirma makinesine giriyor. Sira ile izliyoruz, tesadüfen semilleon üzüme deng geldik. Sapi ayrilan ve yari çatlatilmis taneler bu sefer sikma makinesinden geçirilerek sira haline geliyor ve burada mayalanmak üzere termeltasyon tanklarina aliniyor. Iste sarap bu noktada basliyor. Her taraf sira ve biraz da kükürt kokuyor. Kükürt üzümün olmazsa olmazi oldugu daha da anlasiliyor. Kirmizi üzümde de islem ayni yanlizca kabuktaki renk saraba geçmesi için üzümler ezildikten sonra cibre halinde fermentasyon tanklarina aliniyor ve 3-14 gün sarap istenilen ve yagmurdan sonra sikma islemi gerçeklesiyor ve fermentasyona devam ettiriliyor. Burada önemli olan boyanin siraya geçmesinni iyi takip etmek, süre kaçirildigi taktirde cibrenin tekrar verdigi rengin bir kismini geri emmesi söz konusu imis. Hizli fermantasyon süresi sonunda beton depolara aktarma isleminin ardindan uzun fermentasyon ve nihayet genç sarap için dinlenme süreci basliyor. Inanilmaz bir serüven bu. Kutman kendi bag alanlarinda ve anlasmali üreticilerin dikip isledikleri baglarinda üretilen dünyanin sayili saraplik üzümleri olan Cabarnet Sauvigon, Merlot, Syrah üzümleri veya harman olarak kendi ürettigi saraplarinda kullaniliyor.Ilk defa bir Riesling ve Syrah bagi görmekten çok büyük keyif aldigimi yazmadan edemeyecegim. Bilhassa o siyah inci gibi Syrah dan çok etkilendim. Muhtesem bir görüntü. Anlasilan o ki biz üzüm yetistiricileri bu ise girismeden önce sonradan pisman olmamak için hangi üzümü yetistirecegimize saraphane sahiplerinin fikrini almadan yapmamiz gerektigine inandim. Onlar dikilecek çubuktan baslayarak sonra direkleri, telleri ve ilaçlari da temin etmek sureti ile yetistiricilerle anlasma yapiyorlar ve üzümünüzü de almak garantisi veriyorlarmis. Bu çok güzel bir gelisme degil mi? Kutman'in sahip olduklari Türkiye'nin ilk ve tek sarap fabrikasi çok ince düsünülmüs ailenin köklü yasamini ve saraphane serüvenini sergileyen bir yapit, kutluyorum. 2 kez yanan baba ocaklarinin mahseninde 12 bin siseden olusan özel kavlarida ayri bir konu. Bütün bunlari gördükten sonra yolumuzun ne kadar uzun oldugunu far ediyorum ama el ele verdikten sonra üstesinden gelecegiz insallah. Birlikten kuvvet dogacak, yolumuz açik olsun...
E-MAIL haticekunt@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol