MAHYA TEPESI

Kirklareli'yin hemen güney çikisinda, küçük ölçekli bir tepecik burasi. Küçük ölçekli de olsa, oraya gidince Kirklareli'yi karsiniza alip seyredebiliyorsunuz.
Yalçin Esiyok arkadasimiz, MahyaTepesi'ni merak eder dururmus.
Insan biraz da bildigi seyi merak ediyor. Esiyok arkadasimiz, Mahya Tepesi hakkinda bilgisi olmadigini biliyormus en azindan.
Nazif Karaçam hocamiz ve Selâhattin Demiraco hocamizla, Önadim'da, Yalçin Esiyok'un odasinda her sabahki mutat söylesimizdeydik 4 nisan sabahi. Bir anda Mahya Tepesi gündeme geldi.
Yalçin sordu "Nedir bu Mahya Tepesi'nin öyküsü?"
Arastirmaci-yazar ögretmenimiz Karaçam abimiz, bilinçle ilgilenmis yillarin yili bu tür olaylarla. Bugün Kirklareli hakkinda, Kirklareli'deki pek çok olay, pek çok yer, pek çok kisi vs. hakkinda en donanimli bilgi sahibi kisilerin basinda gelenlerden.
Mahya Tepesi hakkinda çok tutarli bilgiler ve izlenimler olmadigini, bu konuyun biraz muallakta yüzdügünü söyledi.
Canimiz durmadi. Birbirimizi gocgalttik. Fotograf makinesi de alarak, kalkip dördümüz birlikte söz konusu Tepe'ye gittik.
Burada herkes etegindeki ufak tefek çakillari silkeledi. Bu konuda en yetersiz kisi dogal olarak bendim. Ben henüz Kirklareli'de emekleyis dönemindeyim. Onun içindir zaten söz konusu bu kisilerin yanlarindan yörelerinden ayrilmayisim.
Ilk söz dogal olarak Nazif ögretmenimize düsmüstü. Bildiklerini, biraz da yorumunu katarak anlatti "Mahya baba, Kirklareli, Bizans'tan alinirken burada sehit düsmüs, arkadaslariyla birlikte. Bu yorum her ne kadar tevatür koksa da, akla en yatkini yine de."
Burada Demiraco girdi söze "1998 yillarinda ben buraya gelmistim o zaman burada, bu yatirin bas tarafinda eski Türkçe, yani Arapça yazilar vardi. Bak simdi onlar yok. Acaba birileri mi aldi?"
Bu kez onlari göremedik. Alinmis veya çalinmis olabilir.
Demiraco sözü sürdürdü "Burasi bir zamanlar bakimsiz bir durumdaydi. Bakin simdi bakim yapilmis. Kabirleri badana etmisler."
Karaçam "Buranin yapay bir tepe oldugu belli. Çok eski bir höyük te olabilir! Gerçi müze müdürü buranin eski bir yerlesim yeri olmadigini söylüyor, iddia ediyor ama, burasi kesinlikle eski bir yerlesim yeri," dedi. "Osmanlilar, Kirklareli'yi almadan önce, buraya gönderilen öncü birlikler Mahya Tepesi'nde bir süre konaklamis olabilirler. Ayrica, Osmanlilarin, Hiristiyanlarin yogun olduklari yerlesim merkezlerinin çevresinde önemli stratejik noktalar meydana getirdikleri bilinmektedir. Mahya Tepe, Kirklar Tepe, Balaban Tepe, bu tür yerler olmak olasiligi kuvvetlidir.
Mahya Baba'yin ayni zamanda bektasi kökenli oldugu düsünülebilir. Zira Türk kültüründe babalik makami genel geçer olarak Bektasi kültürüne ait bir sifattir.
Kaldi ki, Kirklareli, gerek Hiristiyanlik döneminde, gerekse de Müslümenler elinde kutsanmis bir erenler merkezidir. Nitekim, bunu gösteren yer isimleri ve yerlesim merkezleri bulunmaktadir. Örnegin Erenler (Tekke) köyü, Ulukonak (Tekkesihlar), Arisbaba, Koyunbaba ve Kirklareli'ye onlardan daha yakin olmak üzere Mahya Baba, Balaban Baba, Kirklar Baba vs... gibi babalar vardir."
Sözlerini, buralarin geçmisi hakkindaki anilariyla sürdürü Karaçam "Bu taraflarda eskiden baglar vardi. Yaz sonu insanlar buralara gelir, bag hasati, üzüm hasati yaparlardi. Baglar bozuldu, söküldü, bitti. Kirklareli'ye çok uzun zamandir yazik ediliyor. Tarihiyle, kültürüyle, bilumum sosyal etkinlikleriyle, geçmisini aramaktadir Kirklareli."
Selâhattin Demiraco, biraz daha düsündürücü bir seysöyledi bu arada "Simdi buralar birileri tarafindan alindigi ve buralara villalar yapilacagi söyleniyor."
Karaçam hocamiz, sözlerini söyle sürdürdü "1829-30'lu yillarda Eski Istanbul yolunu izleyerek Istanbul'dan gelen gezginlerin yazdiklarina göre, 1829 yilinda Ruslar, Trakya'yin içlerine kadar geldiklerinde, Kirklareli'yin çevresinde bulunan höyük ve tepelerde arkeolojik kazilar yaptiklari yazilidir,. Ruslarin o zamanlar bir çok tarihsel eseri buralardan alip Moskova Müzesi'ne götürdükleri bilinmektedir," dedi.

Sahi, sizce Mahya Tepesi'nin gelmisi-geçmisi, özelligi nedir? Bilen varsa, bulalim birbirimizi, anlatalim bakalim.
Hani, her firsatta deriz ya, "Bu memleket bizim."
Bu topraklarin geçmisi hakkinda kim, neler biliyor ve ne kadar biliyor, bir düsünsek, bir toparlasak, bildiklerimizi bir aktarsak...
Sonuçta, sehrimizin hemen kiyisindaki Mahya Tepesi hakkinda sayin Karaçam bile yeterli ve çok güvenilir bilgilere sahip olmadigini ima ediyor hatta söylüyorsa...

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol