LÖSEV'in sessiz çigligina Kirklareli'den destek

Bagimsiz Tarim Orman ve Çevre Sendikasi (BATOÇSEN) Genel Toplu Pazarlik Sekreteri ve BASK Kirklareli Il Temsilcisi Göksal Çidemden Lösemili Çocuklar Vakfinin (LÖSEV) genetigi degistirilmis organizmalarla ilgili tepkilerine destek verdi. Çidem, "Ölmek üzere olan çocuklarin sessiz çigliklari bile yapay gündemlerin önüne geçemiyor" dedi.
LÖSEVin konuyla ilgili yayimladigi açiklama su sekilde "Çocukken yedigimiz kan damlayan mis gibi domateslerimizi, çitir çitir salataliklari, kokusu uzaktan duyulan çileklerimizi özlüyoruz. Eksiyen ayranlarimizi, çürüyen yumurtalarimizi, küflenen peynirlerimizi, kurtlu elmalarimizi bile özler olduk.
Simdi yedigimiz her sey yapay. Hepsi suni gübreli, hormonlu, tarim ilaçli, kimyasal katkili, suni tatlandiricili, boyali. Makinalarda yapilan kimyasal katkili, boyali yogurtlar, neredeyse içinde meyveden baska her seyin yer aldigi meyve sulari, cipsler, disi kirmizi içi beyaz, siyah domatesler, uçlari yumusayarak içi aciyan salataliklar, acayip sekilli çilekler, kokusu olmayan muzlar, kaymaksiz sütler, sicakta bozulmayan yumurtalar. Neredeyse 20-30 yil öncesinin karikatürlerindeki gibi yemek yerine yutulacak 1-2 ilaç yakinda sofralarimizin ana gidasi olacak. Her sey yapay, her sey katkili, her sey ilaçli.
Buradan köylümüze sesleniyoruz ve yalvariyoruz. Lütfen bu ülkenin çocuklarini birazcik olsun düsününüz ve atadan kalma tarim ve hayvanciliga tekrar geri dönünüz. Lütfen tekrar kara sabanla, humuslu toprakla, dogal gübreyle, nadasla yaptiginiz eski tarima geri dönünüz. Hayvanlarinizi hareketsiz kilan ve suni yemle besleyen agillardan çikariniz. Birakin çayirda kostursunlar, otla beslensinler birakin etleri mis gibi kekik koksun.
Unutun sizi kandiran "Bir ek, kirk al" masallarini. Hanginiz zengin oldunuz, hanginiz bir ektiniz kirk aldiniz. Hanginiz köseyi döndünüz. Tüm paranizi suni gübrelere, tarim ilaçlarina, mazota yatirdiniz onlari zengin ettiniz. Hâlbuki kasketini takip ne demisti Mustafa Kemal Atatürk? "Köylü milletin efendisidir." Birakin bu hormonlari, birakin bu tarim ilaçlarini. Yeniden milletin efendisi olunuz. Kendinizi düsünmüyorsaniz, çocuklarinizi, çocuklarimizi, gelecegimizi düsününüz.
Bakin gelismis ülkelere. Hemen hepsi binlerce dönüm arazilerini organik tarima ayirmislar. Onlar sizlere hormonlu, tarim ilaçli çiftçiligi önerirlerken kendileri kendi çocuklari için dogal tarimi seçtiler. Ne demis atalarimiz; "Ellere verir talkini, kendi yutar salkimi ". Siz de bunlari görün artik. Çocuklarimiz adina size yalvariyoruz. Tüm çocuklar lösemi ve kanser olmadan, bir an önce atadan kalma dogal organik tarim metotlarina ve dogal hayvanciliga geri dönünüz. Bakin o zaman ülkemiz nasil zengin olacak.
Dogal, organik tarim yaptiniz, satamadiniz mi? Hiç endiselenmeyin. Getirin LÖSEVe, yesin çocuklarimiz, satalim yüz binlerce gönüllümüze. Onlar da özlemisler mis gibi kokan domates gibi domatesi, yogurt gibi yogurdu"
Bu açiklamayi degerlendiren Çidem ise, "Bu basin bildirisi bir haykirisin ve bir yalvarisin sesidir. Hem de çok küçük yasta amansiz bir hastaligin pençesine düsen çocuklarin sesidir. Sivil toplum kuruluslari, sendikalar, dernekler GDOlu (genetigi degistirilmis organizma) ürünlerin ülkemize girisinin yasaklanmasi için haykiriyor. Ancak bu haykirisi duymasi gerekenler, gözlerini ve kulaklarini kapamislar. Ne duymak ne de görmek istemiyorlar. Yapay gündemler yaratilarak dikkatler baska tarafa çekilirken GDOlu ürünler tasiyan gemilerin biri geliyor biri gidiyor.
Bu ürünlere verilen paralarla hem sagligimiz hem tarimimiz hem de gelecegimiz yok oluyor.
Halkin sagligini hiçe sayarak bu ürünleri sofralarimiza kadar getirilmesine vesile olanlara, Lösemili çocuklar adina tekrar seslenmek istiyoruz. Sizler de bir anne babanin çocugusunuz, sizlerin de çocuklari vardir. Bunu bize satanlar, bu ürünleri kendi çocuklari hasta olmasin diye kendi ülkelerinde tüketilmesini engelleyerek yasal düzenlemeler yapmislardir. Gelecek nesillerimiz ve gelecegimiz, bize GDOlu ürün satanlarinkinden daha degerlidir" dedi.