Kral Dairesi kahkahalara bogacak

Kültür ve Turizm Bakanligi Istanbul Devlet Tiyatrosu Toplulugu tarafindan 18 Mart 2008 Sali günü Kirklareli Kültür Merkezinde sahnelenecek olan Kral Dairesi isimli oyun, tiyatro anlayisina yeni bir boyut getirecek. Ilimizde daha önce bir benzeri yapilmayan vücut ve mask tiyatrosunun güzel örneklerinden Kral Dairesi izleyenleri kahkahalara bogacak.
Senaryosunda neredeyse hiç diyalogun olmadigi, oyuncularin vücut ve mimik hareketleriyle müthis bir performans sergiledikleri oyunun yazari, Ingilterede vücut ve mask tiyatrosu projeleri üreterek dünya çapinda söhretli oyunlar tasarlayan rejisör Toby Wilsher. Wilsherin bu yeni Istanbul macerasi, izleyicileri koltuklarina baglayacak. Fikri Urucu, Elif Erdal, Uygar Özçelik, Arzu Os, Celal Örnek, Deniz Bolisik, Fatih Sari, Sibel Akdeniz, Emrah Bozkurt, Resit Arslan, Gülcan Kaytanci ve Ömer Metin Kocamanin rol aldigi oyunun yönetmenligini de Selen Korad Birkiye ile Elif Erdal yapiyor.
Oyunun konusu ise söyle "Istanbulda bir otelin kral dairesindeyiz. Her sey otelin bilgisayarinin bozulmasiyla baslar. Kral Dairesi bir tanedir, ama ayni güne üç ayri rezervasyon yaptirilmistir. Üç ayri çift, balayini geçirmek üzere otele gelir ve beklenen kargasa baslar. Otel personeli durumu idare edip kurtulmak için çirpinirken, gelen çiftler odada kendi dünyalarini kurmaya baslamislardir bile"
1 saat 10 dakikalik oyun, 18 Mart aksami saat20.00da Kirklareli Kültür Merkezinde izleyicilerle bulusacak. Oyun biletleri de 2 ve 3 YTL karsiliginda Il Kültür ve Turizm Müdürlügünden temin edilebilecek.
Iste Kral Dairesi oyunu hakkinda bir yorum
"Öyle bir oyun ki bir saniye olsun temposu düsmüyor. Oyuncularin coskusu salonu hemen sariyor.
Istanbul Devlet Tiyatrosu, bu yil Ingiliz yönetmen Toby Wilsherin yazip sahneye koydugu Kral Dairesi isimli oyunla seyircisine hosça vakit geçirtiyor. Üstelik prömiyeri yalnizca iki gün önce yapildi. Uzun sürede sahnede kalacaga benziyor.
Oyuna konu olan olay, üç ayri çift balayini geçirmek üzere ayni otelin ayni dairesini kiralayinca olay karmasik hale geliyor. Farsin olanaklariyla oldukça iyi bulusmus olan oyun sonuna dek bir saniye bile dikkat dagitmadan kendini izletiyor. Gerek oyunun süresi, gerek sahne üzerindeki ritm, gerek oyuncunun içsel ritmi oyunu bir saniye sarkitmadan selama tasimis. Yönetmenin oyunu kavrayisi-kendisinin yazip tasarlamis olmasinin da avantajiyla- oldukça basarili. Kral Dairesi neredeyse tümüyle sözsüz oynaniyor. Tüm sözsüz bölümlerde seyirci kendi dublajini yapiyor. Bu anlamda algilanmasi "gösteren" tavri nedeniyle kolay sanilsa da seyirciyi yormadan zorlayarak, oyuna çekmis ve böylece zenginlesen bir is olmayi basarmis. Yalnizca beden dili, mimik ve maskelerle bir olayi anlatmayi basarmak siki bir çalisma gerektirmekte. Tiyatro tasarimcilari ve uygulayicilari için söz bazen ardina gizlenecek bir unsur olabiliyor. Bu riski alarak ve de Türk izleyicisinin pek alisik olmadigi bir tarzi denemek (en azindan kullanilan malzemeler anlaminda) alkisa deger.
Yönetmenin Sersemler Evi adli oyunu geçtigimiz yillarda yine Oda Tiyatrosunda izlenmisti. Maske ve beden kullanimi bu yönetmenin imzasi olmali. Sanatçi geçen oyundaki tecrübesinden hareket ederek, bu defa oyun basina açiklayici bir ön oyun eklemis. Bununla da yetinmemis ve üç ana karakteri maske olmaksizin sahnede var etmis. Zeka kivilcimlarinin çaktigi oyunda bu detay da rejinin is bilirligiyle olarak açiklanmali. Ayrica, oyunun mekani Istanbul olarak seçilerek Türk seyircisinin oyunla daha sicak bir iliski kurmasi saglanmis.
*Yirmi üç yil kadar Trestle Theater Companynin Genel Yönetmenligini üstlenen Wilsher, yillardir mask tiyatrosu üzerine çalisan ve üreten bir isim. Masklarin, tiyatronun temel oyununu sergilemeye olanak tanidigini yani sürekli bir inanma-inanmama (gerçek-degil) gerilimi yarattigini söyleyen Wilsher bu konuda "The Mask Handbook" (Mask Elkitabi) adli bir kitap da yazmis. Wilsherin masklarla saplantili bir iliski gelistirdigini düsünebilirsiniz ama o 2004te BBCye verdigi bir röportajda bu durumu söyle açikliyor "Sahnede izlediginiz sey bir müzikal, fars ya da baska tür iyi bir oyun olabilir ama artik hepimiz projelerimizi görsel bir çagda yasadigimizi bilerek gelistirmeli ve oynamaliyiz"
Oyuncularin bedenlerini kullanmadaki basarisi gözden kaçmiyor. Basta otel personelinin sevimlilik eksenindeki tonlari, oyunun sicakligina kuskusuz olumlu etki ediyor. Müzik ve isik tasarimlarinin basarisi da eklenince çok eglenceli bir oyun ortaya çikiyor. Herkesin eline saglik. Bence izlenmeye deger bir is çikmis ortaya. Bu arada, komedinin sevimsizi mi olurmus, demeyin. Izleyin, basliga hak vereceksiniz"

Paylaş

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol