Köylü katılmayınca ÇED toplantısı yapılamadı

Kırklareli Merkez İlçeye bağlı Koruköy Köyünde II. Grup Dolomit Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi Kapasite Artışı projesi nedeniyle dün yapılması planlanan Halkın Katılımı Toplantısı, köylülerin toplantıya katılmaması nedeniyle yapılamadı. Toplantıyı Kırklareli Kent Konseyi Çevre Meclisi, Kırklareli Kent Konseyi Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Çalışma gurubu, DOKU Derneği ve Kırklareli Barosu Çevre Komisyonu üyeleri de yakından takip ediyordu. 
Bölgedeki söz konusu maden için daha önce verilen ÇED Olumlu Kararı nedeniyle 2018 yılında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı aleyhine Edirne İdare Mahkemesi’nde dava açılmış, mahkeme eksik ve yetersiz ÇED raporuna dayanarak tesis edilen davaya konu "ÇED olumlu" kararında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varmıştı. Bunun üzerine firma tarafından Danıştay’a başvuruda bulunulmuş, Danıştay 6. Dairesi tarafından halkın katılım toplantısının yetersiz bir şekilde yapıldığı yönündeki gerekçenin çıkartılması suretiyle dava konusu ÇED Olumlu kararının iptali yolundaki Edirne İdari Mahkemesi kararında sonucu itibari ile olumsuzluk görülmediği yönünde karar vermişti.
Söz konusu mahkeme kararında, dava dosyası içerisinde yer alan tüm bilgi ve belgeler ile mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde hazırlanılan bilirkişi raporunda yer verilen tespitler birlikte değerlendirildiğinde; projenin çevre üzerindeki olumsuz etkilerinin olacağı, ÇED raporunun yeterli uzman personel tarafından hazırlanmadığı, raporun yeterli bilimsel verilere dayanmadığı, çevresel etkiler ve alınacak önlemler bakımından yeterli detaylar içermediği, halkın toplantısının yetersiz bir şekilde yapıldığı, Çevre Düzeni Planlarında belirtilen hususların dikkate alınmamasının ilgili raporun bilimsel olmayan bir şekilde hazırlandığı izlenimini taşıdığı, ormanların temel fonksiyonları açısından risk değerlendirilmesinin yapıldığına dair raporda bir bilgiye rastlanılmadığı ve bir eksiklik görüldüğü, raporda endemiklik tespiti orman botaniği alanında uzman görüşü alınarak karara varılması gereken bir konu iken orman mühendisi tarafından doğrudan karar verilmesinin bir eksiklik olduğu, erozyon konusunda alınacağı ifade edilen tedbirlerin yazılı olduğu metinde ne şekilde ve ne ölçüde ne sıklıkta yapılacağının detaylı yazılmadığı, toprak kayması göçük gibi tehlikelere karşı bir detay da görülmediği, bitki listesinin istenen ek alanda arazi çalışması ile yapılmadığı, projenin sosyal boyutu ile ilgili eksiklik olduğu, kesilecek ağaçlar nedeniyle orman eko sisteminin yakın orman parçası ile birlikte zarar göreceği, proje sahasında yapılan Flora ve Fauna Raporunun Uzman araştırıcı tarafından yapılmadığı hem süre hem de metot olarak çok eksik olduğu, Ornitolojik verilerin yetersiz olduğu ve proje sahasının önemli kuş göç yolları üzerinden bulunması nedeniyle göçmen kuşlar açısından değerlendirilmediği, madencilik faaliyetinin yapılması durumunda tarımsal üretimin zarar göreceği ve bu durumdan da bu bölge halkının her türlü etkileneceği, yüzey suları ile yer altı suyu arasındaki ilişkilerin tanımlanmadığı, yöredeki içme ve kullanma sularının temininde ciddi tehlike oluşturup oluşturmayacağı konusunda bilimsel ve teknik veri bulunamadığı, açılması gereken sondajlarla uzun süreli yer altı su seviyelerinin gözlemlerinin yapılmadığı, yer altı suyunun akım yönünün tespitine yönelik çalışma yapılmadığı, bölgesel bir yer altı suyu haritasının çizilmediği, yapılacak patlatmalarda kullanılan miktarın jeolojik etki derinliği ve akifer seviyelerin nasıl etkileneceği, yer altı su yolunun bunlardan etkilenip etkilenmeyeceği konusunun yeterince açıklanmadığı, 2013 yılı meteorolojik verilerin hangi yöntem ile belirlendiğinin bilinmediği, çevre tesislerden çıkabilecek emisyonların kümülatif değerlendirmeye alınmadığı, ÇED Raporunda meteorolojik, iklimsel ve hava kirliliği analizlerinin tekrar yapılmasının gerekli olduğu dikkate alındığında, eksik ve yetersiz ÇED raporuna dayanarak tesis edilen davaya konu "ÇED olumlu" kararında hukuka uyarlık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştı. (H. Murat Taner)