Teori dergisi Haziran sayisini kapsamli bir dosya ile "Bati Asya Birligi"ne ayirdi. Amerika'nin tek patron oldugu dünya düzeni hayali, geride kaldi. Güç dengeleri önemli ölçüde degisti ve daha da degisecek. Yeni bir Dünya kuruluyor.Bu yeni Dünya'da, ulusal devletler varliklarini sürdürecekler. Peki, ulusal devlet sinirlari içine hapsolarak mevcut sorunlara kalici çözümler bulunabilir mi? Dünyamizda daha bugünden yasanan gelismeler, kalici çözümün, ulusal devlet sinirlarinin disina çikilmasini zorunlu kildigini gösteriyor. Åzanghay Isbirligi Örgütü (ÅzIÖ), Latin Amerika ülkelerinin olusturdugu birlik (ALBA), Afrika Birligi Örgütü (ABÖ) vb. bu yönde atilmis adimlari olusturuyorlar.
Benzer sekilde Bölgemizde de, simdi çok degisik çevreler tarafindan Bati Asya Birligi ihtiyaci dile getiriliyor.
TEORI'DEKI YAZILAR
Bölge ülkeleri arasinda Birlik talebinin gündeme getirilmesi yeni degil. Birinci Dünya Savasi'nin hemen ardindan Türk Kurtulus Savasi'nin bütün siddetiyle sürdügü günlerde Bölge halklari arasinda Birlik gündeme getirilmistir.
Buradan hemen su sonuca ulasiyoruz: Antiemperyalist mücadelenin yükselmesi beraberinde kaçinilmaz olarak ezilen milletlerin birligi fikrini de getirmektedir. Teori dergisi iste son sayisinda esas olarak 1920'lerde Türkler, Kürtler ve Araplar arasinda; isgalci emperyalistleri alt ederek büyük bir Bölgesel birlik kurmaya yönelik egilimi ve çalismalari incelemistir. Dogu Perinçek, Bayram Yurtçiçek, Kurtulus Güran ve Mehmet Ulusoy; tarihsel açidan ve agirlikli olarak 1920'lerde ortaya çikan birlik egilimini inceliyorlar. Doç. Dr. Mehmet Yuva yazisini, böyle birligin önemi ve neden gerekli oldugu konusuna ayirmis. Oktay Yildirim ise jeostratejik açidan birlik konusunu ele almis. En kapsamli inceleme sayin Dogu Perinçek'e ait. Perinçek'in konu ile ilgili iki makalesi bulunuyor. Perinçek'in ilk makalesi, Bati Asya Birligi'nin; Bölge milletlerinin günümüzde yüzyüze olduklari sorunlara köklü çözüm oldugu fikrini isliyor. Ikinci makale ise Atatürk'ün; 'Suriye ve Irak ile Konfederasyon olusturulmasi' seklindeki görüslerinin incelenmesine ayrilmis.
KONFEDERASYON
1920'li yilarin basinda Anadolu, Kurtulus Savasi vermektedir. Ayni yillarda Suriye'de Fransizlara, Irak'da ise Ingilizlere karsi direnis baslamistir. Suriye ve Irak'da direnise baslayanlar, Anadolu direnisçileriyle iliskiye geçerler ve yeniden bir devlet çatisi altinda bir araya gelmenin yollarini ararlar. Atatürk ise yeni kurulacak devletin nasil olmasi gerektigi konusunda nettir. Ona göre Osmanli Devletini yeniden ihya etmek mümkün degildir. Gelecegin devleti "ulusal devlet" olacaktir. Mustafa Kemal'e göre Anadolu, Irak ve Suriye'de birbirleriyle dayanisma halinde verilen mücadeleler sonuca ulastirilmali, bagimsiz ulusal devletler kurulmali ve ondan sonra kurulan Bagimsiz ulusal devletler, bir Konfederasyon halinde bir araya gelmelidir.
Mustafa Kemal Pasa, 24 Ocak 1920 günü Halep'teki Arap Milli Teskilati Riyaseti'ne gönderdigi mektupta görüslerini su sekilde ifade etmektedir: "Mektuplarinizda Suriye, Irak ve Türkiye'nin bagimsizliklarini kurtaracak bir 'konfederasyon' teskil eylemek veya irtibat maksadiyla birlikte hareket edilmesi bildirilmis ve biz de bu tekliflerinizi kabul ederek tafsilatli talimat göndermistik."
Atatürk'ün düsündügü Konfederasyon gerçeklesmedi. Çünkü Anadolu'da Kurtulus Savasi basariya ulasti ama isgalcilerin Irak ve Suriye'deki hâkimiyetleri Ikinci Dünya Savasi'nin sonuna kadar devam etti. Ama Atatürk'ün, ölümüne kadar Bölge ülkeleriyle birlikten yana oldugu Dogu Perinçek'in incelemesinde belgeleriyle ortaya konmus.
Ikinci Dünya Savasindan sonra Irak ve Suriye bagimsizliklarina kavustular ama bu sefer de Türkiye Atlantik sistemine dâhil oldu. NATO'ya üye oldu. Türkiye'nin Emperyalist sistemin güdümüne girmesi, Bölge ülkelerinin birliginin önündeki yeni engel olarak ortaya çikti.
TARIH VE GELECEK
Birlesememe, Bütün Bölge ülkelerinin emperyalist kusatma ve sömürü karsisindaki temel zaafi olarak bugün bütün bu ülkelerin temel sorunu haline gelmis bulunmaktadir. Bölge ülkeleri ayri ayri olduklari içindir ki, Irak isgal edilmistir. Iran ve Suriye kusatma altindadirlar. Türkiye'de büyük bir iç yikicilik faaliyeti yürütülmektedir. Etnik farkliliklar emperyalistler tarafindan kullanilmaktadir. Ve bütün bu ülkelerin halklari sahip olduklari büyük zenginliklere ragmen yoksullulugun pençesinde kivranmaktadirlar.
Åzimdi Bölge halklari, emperyalist kusatmayi yarma ve geleceklerini yeniden ellerine alma mücadelesine girisirlerken dogal olarak zafer sonrasi üzerine düsünmektedirler. Iste bu noktada akillara Mustafa Kemallerin 1920'lerde önerdigi çözüm gelmektedir. Teori Dergisi'nin tarihimizi, simdiye kadar hiç ele alinmayan bir açidan ele aliyor ve gelecegimize isik tutuyor.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol