Kirklareli'den Portreler-M.TUNA SOYKAN

Kirklareli'nden Portreler yazi dizimizin bugünkü konugu Il Genel Meclisi Baskani M. Tuna Soykan…
Sayin Soykan bize özgeçmisinizden bahseder misiniz?
Kirklareli'de dogdum. Ilk ve orta ögrenimimi Kirklareli'de, yüksek ögreni-mimi Istanbul'da tamamladim. Gençlik yillarimda 1973 yilinda CHP'ye üye oldum. Gençlik Kollari Il Sekteterligi’ni ve baskanligini yaptim. 1978 yilinda Kirklareli Devlet Hastanesi'nde dis hekimi olarak göreve basladim. Evli ve iki çocuk babasiyim. 1981 yilindan itibaren Kirklareli'de serbest dis hekimi olarak hizmet veriyorum. 1987 yilinda Kirklareli Atatürk Lisesi'nden Yetisenler Dernegi’ni kurdum. Dernek, lisenin bir takim gereksinimlerini karsiladi ve mezunlar arasinda dayanisma sagladi. 1980 darbesinde CHP'nin kapatilmasi nedeni ile yeni kurulan SODEP'e katildim. 1989-1994 yillari arasinda Belediye Meclis Üyeligi yaptim. 1991 yilinda SHP Il Baskani seçildim. 1993 yilinda SHP Il Baskanligi'ndan istifa edip Kirklareli CHP kurucu Il Baskani olarak atandim. CHP Kirklareli örgütlenmesini tamamladiktan sonra ilk kongrede yeniden Il Baskani seçildim. CHP - SHP birlesmesi sirasinda tekrar Il Baskani oldum. 1996 - 1998  ile 2000 - 2002 yillari arasinda Edirne Dis Hekimleri (Edirne-Kirklareli -Tekirdag ) Odasi Baskanligi yaptim. 1999 ve 2002 yillarinda CHP Milletvekili adayi olarak seçimlere katildim. 2003 yilinda kuruculari arasinda yer aldigim ve 2006 yilindan bu yana halihazirda 900 üyesi bulunan ve kentin en önemli sivil toplum örgütlerinden, ‘Kirklareli Hareketi Dernegi’nin Baskanligi'ni yapiyorum. Önadim ve Görünüm Gazetelerinde köse yazilari yazdim. Halen Bati Trakya ve Trakya haberlerinin agirlikli yer aldigi www.trakyanethaber.com adresli internet gazetesinde köse yazilari yazmaya devam ediyorum. 2009 Yili Nisan ayindan bu yana Il Genel Meclisi Baskanligi görevini sürdürüyorum. 
Il Genel Meclisi çalismalarini gazetemiz düzenli  olarak takip ediyor. Il Genel Meclis Baskani olarak meclis çalismalarini bizlere degerlendirir misiniz?
Il Genel Meclisi çalismalarimiz önceki hafta yaptigimiz yeni yilin ilk toplantisi ile sürmektedir. 2011 yilinin bütçesi bu toplanti ile birlikte uygulamaya girmistir. Bütçemizin yeterli oldugunu söyleyebilmemiz ne yazik ki mümkün degil. Kasim ayinda kabul edilen bütçe 14.000.000 TL'den ibaret. Kirklarelimiz son zamanlarda gerek il ve ilçe merkezlerimizde, gerekse kirsal ke-simlerde bir takim yatirimcilara kucak açmaktadir. Çogunlukla ilimiz disindan olan bu yatirimcilar Kirklareli'nin hizli bir gelismeye aday oldugunu fark ettikleri için geliyorlar. Bu gözle bakildiginda bütçemizin daha genis olanaklara kavusturulmasi gerekir. 2011 yilinda  14.000.000 TL ile Kirklareli’nin tüm ilçeleri ve köylerine hizmet götürülecek, personel giderleri karsilanacak (3.556.958 TL) Iller Bankasi’na borç ödenecek. Saglik, egitim, güvenlik, kültür, din ve sivil savunma hizmetleri görülecek. Sonra köy yollari, göletler, amatör spor kulüplerine yardim yapilacak. Köye hizmet için ödenek ayrilacak. Kirklarelispor'a yardim edilecek. Hayvan sulama göletleri ve köy içlerinde kalan Özel Idareye ait yollar yapilacak, araçlar için akaryakit temin edilecek, afet fonlarina bütçe ayrilacak. Daha aklima gelmeyenler de var. Elbette bu kadar para ile bunlarin hepsini eksiksiz basarmak mümkün degil.
Sayin baskan 2011 yilinda yatirim anlaminda ümitsiz konusuyorsunuz
Tabi ki ümitsiz olmak istemem ancak bütçe rakamlari bu. O nedenle mevcut tabloya isaret etmek istiyorum. Kirklareli olarak genel bütçeden yeterli katki aldigimiz söylenemez. Kirklareli  kadar vergi vermeyen Anadolu'daki bir çok il, çok daha fazlasini aliyor. Yeni aldigim bir duyuma göre Özel Idare ve KÖYDES’de degerlendirilmek üzere 6.500.000 TL civarinda bir paranin gelecegini ögrendim. Ümit ediyorum bu 2011 yilinin ilk dilimi olsun ve birkaç kez daha benzer aktarmalar yapilabilsin.  Seçim yili olmasi sebebi ile böyle bir ihtimalin olacagini yakin görmekteyim. ‘Yeter mi’ derseniz hayir, asla yetmez. Yillardir bilerek yada bilmeyerek ihmal edilen Kirklarelimiz biraz önce isaret ettigim illerin aldigi katkilara ulasabilmesi için, yani terazinin dengelenmesi için Kirklareli kefesine daha çok dirhem konmasi gerekiyor.
Meclisin gelir elde etmek için bir çalismasi var mi?
Elbette. Bütçeyi büyütmek için gelirlerimizi arttirmaliyiz. Bu konuda ‘Özel Idare elindeki atil duran tasinmazlari elden çikarabilir miyiz’ diye bir envanter çalismasi yapildi. Ilçelerimizde bos duran bazi binalarimiz var. Kentlerin önemli yerlerinde kalmis arsalarimiz var. Bunlarla ilgili komisyonlarimiz çalisma yapti. Istiklal Caddesi’ndeki Özel Idare Is Hani ile Özel Idare Hizmet Binasi olarak hali hazirda kullanilan 100. Yil Caddesi’ndeki bina ve Dereköy yolundaki METEM binasinin satisi idarece teklif edildi. Ancak bu teklifler uygun görülmeyerek meclis tarafindan reddedildi. Ocak ayi toplantisinda satisa uygun gayri menkulleri tespit eden komisyonlarimiz satisa deger olabilecek gayri menkuller ile ilgili raporunu Meclise sundu. Il Genel Meclisimiz raporlar üzerinde görüstü ve 3 adet gayrimenkul üzerinde ‘satisa uygundur’ karari aldi. Bunlar Istanbul'da Vatan Caddesi'nde olan ve Vilayet Hizmetler Birligi’nce isletilen ve bizim de Özel Idare olarak Kirklareli adina ögrenci kontenjanimiz bulunan Yüksek Ögrenim ögrencilerinin kaldigi yurt binasi. Digeri Kavakli Beldemizde bulunan ve hali hazirda kiralanmis olmasi sebebi ile içinde isletmeci bulunan fabrika ve arsasi. Üçüncüsü ise Pinarhisar Ilçemizde bulunan ve halen bos olan eski Özel Idare binasidir. Satisa uygun görülen yerler beklentilerimizi karsilayacak degere ulasirsa bütçeye katkilari olacaktir.  
Sizce yurt binasinin satisi, yani binayi elden çikarmak dogru mu? 
Haklisiniz bu konu Mecliste de  tartisildi. Orada 35 ögrencimiz kaliyor. Üzerinde en çok düsünülen konulardan biri bu. Ancak bu ögrenciler için 2011- 2012 yilinda Kredi Yurtlar Kurumu'nun yurtlarinda kalabileceklerine dair benim bizzat katildigim Vilayet Hizmetler Birligi Genel Kurulu'nda güvence aldik. Yani hali hazirda o yurtta kalan ögrenciler için endise edilecek bir durum yok. Sorun bizim binamizda. Bina Il Genel Meclisimizin iki komisyonunun ortak çalismasi çerçevesinde gidilip yerinde görüldü, incelendi. 253 metre kare arsa üzerinde 140 metre kare taban alanina oturan 6 katli yapi, bakim ve tadilat gerektiriyor. Bodrumda kolon diplerinde çiplak gözle bile görülen manzara kesinlikle bir deprem güçlendirmesine muhtaç. Bu görüsü teyit eden asil belge ise ITÜ 'nün raporu. Istanbul Teknik Üniversitesi raporu deprem güçlendirmesi yapilmasini elzem görüyor. Bunun maliyeti nereden bakarsan bak 300.000 TL'nin üzerinde. Diger taraftan simdi yeni yapilan yurt binalari günün kosullarina daha uygun, daha modern. Bizim binamiz oldukça eskimis, zamanin gerisinde kalmis. Bir baska gerekçe de daha 1970'li yillarda yurt olarak isletil-meye çalisilan bu bina idaremizce verimli isletilmemis. Bir ara otel olarak kullanilmis, çesitli olumsuzluklar yasanmis.  En sonunda bina yine yurt olarak kullanilmak üzere Vilayet Hizmetler Birligi'ne sembolik bir kira ile devredilmis. Ancak Vilayet Hizmetler Birligi'nin Kasim 2010'da yapilan genel kurulunda birligin yurt isletme isinden çekilmesine ve elindeki yurtlarin Kredi Yurtlar Kurumu'na devredilmesine karar verildi. Bu durumda bina ya isletmecisiz kaliyor ya da bizim isletmemiz gerekiyor. Meclis hem deprem güçlendirme maliyetini, hem de günümüz kosullarinda tadilat maliyetlerini degerlendirdiginde oldukça yüksek buldugundan satisina karar verdi.
Sayin baskan. Genel seçimlerde milletvekili adayliginiza iliskin duyumlarimiz var bunlar dogru mu ? 
Ben uzun yillarimi parti çalismalari ile geçirdim. 1980 darbesinde kapatilan partilerin yeniden açilmasi sirasinda Kirklareli'de CHP Il yapilanmasinin basinda ben vardim. Kurucu Il Baskani olarak oldukça yogun hizmetlerimiz oldu. Hatta o sirada yalniz Kirklareli ile degil Trakya'da ki illerde de çalismalarim oldu. CHP - SHP birlesmesi sirasinda da Trakya'da önemli aktörlerden biriydim. Kurultay delegeleri ile koordinasyon konusunda hep ön siralarda idim. 1999 yilinda ilk kez CHP Milletvekili adayi oldum. O seçimde DSP'nin yildizi parlamisti. Partimiz baraj altinda kaldi. 2002'de tekrar aday oldum ancak, Merkez ilçe adaylari arasinda çikan sorundan dolayi 3. sirada yer alabildim ve Milletvekilligini az bir oy ile kaçirdim. Partimizin kongrelerinde ve çesitli toplantilarda yaptigim konusmalarda CHP'nin aday belirlemesinde önseçim yapmasi gerektigini hep yüksek sesle dile getirdim. Åzimdi görünen o ki partimiz adaylarini önseçim yöntemi ile belirleyecek. Bu durumda bende Milletvekilligine aday olacagim. CHP içinde partinin tozunu en çok yutanlardan, en çok emek verenlerden ve en kidemli partililerden biriyim. Kentime hizmet vermek arzusunu hep tasidim. Partililerimin destek mesajlarini da yogun sekilde almaktayim. Bütün bunlari dikkate aldigimda aday olmam gerektigini düsünüyorum.
Size basarilar diliyoruz. Son olarak sunu sormak istiyoruz. Kirklareli'nin gelecegini nasil görüyorsunuz ?
Kirklareli ili kuzeyinde Kofçaz, Demirköy, Dereköy'deki muhtesem doga yapisi ile güneyinde Lüleburgaz, Babaeski, Pehlivanköy'deki verimli ovalari ile Vize'deki tarihi mirasi ve Pinarhisar çevresindeki su kaynaklari ile bize Allah'in bir lütfu. Insan yapisina gelince anlayis olarak modern, gelismis ve bilinçli bir toplum. Bugüne kadar çok gelisememis olmasi yeterince tanitilamamasi ve yatirimcilarin bu bölgeye teveccüh göstermemesidir. Ancak bu belki de daha iyi oldu. Çünkü Kirklareli daha dogal kalabildi. Åzimdi bunu iyi degerlendirecek yöneticilere ve toplum önderlerine ihtiyaç var. Ayrica Kirklareli Hareketi Dernegi’nin de kurulus felsefesinde kentimizde topluma önderlik edebilecek birçok katilimci da yer almis, girisimcilik noktasinda insanlarimizin tesvik edilmesi ihtiyacini ortaya koymustu. Bende hemserilerimiz arasinda dayanismanin saglanmasi, girisimcilik ruhunun gelistirilmesi ve sehrin ekonomisine katki verebilecek yerli yabanci tüm yatirimcilarin desteklenmesinden yanayim. Gelecekte Kirklareli'nin çok daha fazla önem kazanabilecegini düsünüyorum ve bu potansiyeli degerlendirebilecek kapasitedeki bireyler tarafindan yönetilmesini diliyorum. Topraklarimiz daha çok degerlenecek. Verimli araziler çevre felaketlerine daha fazla izin verilmeden kullanilabilirse hem refah seviyesi artacak, hem de gelecek kusaklara bu güzel cografya bozulmadan aktarilabilecek.
Röportaj: Ufuk Çelik 

Yorum Yazın

Yapılan Yorumlar

  1. özgeçmşinizden'de analaşıldığı gibi siyasalsosyal ve dernekcilik alanlarınada göstermiş olduğunuz aktif çalışmalarınızdan dolayı Sayın Doktorumu tebrik ederbaşarılarının devamını dilerim.Yalçın ÖZSOY/ KAYNARCA