Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen aleyhinde kitap yazacağının duyulmasının ardından kaçırılan ve cesedi denizde bulunan gazeteci Haydar Meriç ile belediye başkanları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve gazetecilerin de aralarında bulunduğu 70 kişinin usulsüz dinlenilmesi ve takip edilmesine ilişkin, Gülen'in de dahil olduğu 3'ü firari, 20'si tutuklu 40 sanığın yargılandığı dava, sanık savunmalarıyla devam etti.
Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Halk Eğitim Merkezi'ndeki salonda yapılan duruşmada, eski Kırklareli İstihbarat Şube Müdürü İ.Ş'in de aralarında bulunduğu 12 tutuklu sanık ve tutuksuz sanıklar hazır bulundu. Bazı sanıklar da duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
Duruşma, dünkü celsenin sona ermesi nedeniyle savunması yarıda kalan tutuklu sanık İ.Ş'in ifadesi ile devam etti.
İ.Ş, savunmasında gazeteci Haydar Meriç cinayetinin kendilerine yamanmak istendiğini iddia ederek, hakkında hazırlanan müfettiş raporlarının gerçek dışı olduğunu ileri sürdü.
Bu arada, tutuklu sanıklardan A.A'ın duruşma salonunda uyukladığı, tutuklu sanık İ.G'in ise zaman zaman sanık E.U'nun gözlüğünü alarak mahkeme heyetine bakıp gülümsediği görüldü.
Duruşmaya, kısa bir süre ara verildi.
Kısa bir süre ara verilen duruşma, tutuklu sanık İ.Ş'in ifadesi ile sürdü.
İ.Ş, savunmasında, usulsüz olduğu iddia edilen birçok dinlemenin "önleme dinlemesi" olduğunu savundu.
Dinlenen kişilerin hiçbir şekilde suçlanmadığını ileri süren İ.Ş, dinlemelerin istihbarat faaliyetleri kapsamında suçun önceden tespit edilmesi amacıyla gerçekleştirildiğini iddia etti.
İstihbarat şubesinde görev yaptığı 2010-2013 dönemlerinde bin 200 hattın takip edildiğini belirten İ.Ş, bu takip için yılda yaklaşık 3 bin 500 yazışma yapıldığını anlattı.
Müfettişlerce yapılan incelemede bin 200 hattan 70'inin usulsüz dinlendiğinin tespit edildiğini aktaran İ.Ş, yapılan tespitlerin hatalı olduğunu öne sürdü.
İstihbarat Daire Başkanlığı'nca karar takip sistemindeki kararların da silindiğini iddia eden İ.Ş, ''Karar takip sistemi güncellendikten sonra bütün veriler silinerek yok edilmiş. Bu işlemin sorumluluğu o dönemde İstihbarat Daire Başkanlığı'nı yürüten kişilerin sorumluluğundadır. Bu kayıtlar benim tarafımdan silinmedi.'' diye savunma yaptı.
Öte yandan savunma yapan İ.Ş'in, bir tarih sorduğu sırada tutuklu sanıklardan M.K'ın ''Doğrudur müdürüm'', isimlerin yer aldığı bir listeyi istediği sırada ise yine tutuklu sanıklardan İ.O'ın dosyasından çıkartarak ''Buyurun müdürüm'' dediği duyuldu.
Duruşma yarın İ.Ş'in savunmasıyla devam edecek. (AA)
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol