Kirklareli Valiligi su tasarrufunda, alarma geçti

Kirklareli Valiligi, mevcut su kaynaklarini en iyi sekilde kullanmak, sürdürülebilir su kullanimini saglamak ve suyun israf edilmesini önlemek amaciyla Su Tasarrufu Eylem Plani hazirladi ve uygulamaya koydu. Kirklareli Valiligi Il Basin ve Halkla Iliskiler Müdürlügü konu ile ilgili olarak su açiklamayi yapti;

“Yasanan atmosferik olaylar Dünyanin kuraklasmasina ve su kaynaklarinin giderek azalmasina neden olmaktadir. Bu durum ülkemiz ve Ilimiz açisindan da tehdit olusturmaktadir. Yasamsal bir dogal kaynak olan suya talep nüfus ve ekonomik faaliyetlerdeki artisa bagli olarak çesitlenerek artmaktadir. Buna karsilik su kaynaklarinda azalmalar yasanmaktadir.

Ilimizde de su kaynaklarinda azalmalar oldugu ve mevcut barajlardaki su seviyesinin mevsim yagislarinin yeterli olmamasi nedeniyle geçmis yillarla mukayese edildiginde en düsük düzeye indigi görülmektedir. Özellikle içme suyunu büyük ölçüde barajlardan temin eden Il merkezinde içme ve kullanma suyu saglanmasinda ciddi tehditler bulunmaktadir.

Iklim degisiklikleri ve kirlenme bu yasamsal öneme sahip kaynagin daha verimli, akilci ve tasarruflu kullanma bilincinin yerel, bölgesel, ulusal ve uluslararasi her düzeyde gelistirilerek suyun yönetilmesini zorunlu kilmaktadir.

Yasanan bu olumsuz gelismeleri en alt seviyeye indirmek için Ilimizde, mevcut su kaynaklarini en iyi sekilde kullanmak, sürdürülebilir su kullanimini saglamak ve suyun israf edilmesini önlemek amaciyla Su Tasarrufu Eylem Plani hazirlanmis ve uygulamaya konulmustur.

Planda belirtilen faaliyetler ilgili kuruluslar tarafindan yürütülecek, yapilan çalismalarda kuruluslar isbirligi ve koordinasyon içerisinde bulunacaklardir. Yürütülen çalismalar ve elde edilen sonuçlar periyodik raporlarla Su Tasarrufu Yürütme Komitesi tarafindan izlenmek ve degerlendirilmek üzere Valiligimize gönderilecek ve uygulama sonuçlarina göre gerekli düzenlemeler yapilacaktir.

Su Tasarrufu Eylem Plani

Dünyada insanlarin yasamini etkileyen en önemli olaylardan biri atmosferik olaylardir. Zira iklim endüstriden, insaat sektörüne kadar her alani yakindan ilgilendirir ve yönlendirir. Özellikle dogal afetler canlilarin yasamina etki eden, can ile mal kayiplarina neden olan en önemli olaylardir.

Kuraklik, dogal afetler içersinde en tehlikelisi, en sessiz ve yavas hareket edenidir. Bunun etkisi ülkelerin ve o ülkelerde yasayan insanlarin yasamini degistirebilecek düzeydedir. Bu nedenle, suyun kisitli, yagislarin bazi bölgeler disinda miktar ve dagiliminin düzensiz oldugu, büyük sehirlerde ve tarimsal üretimde suyun kisitli bulundugu, içme, kullanma ve sulama suyu kalitesinin gün geçtikçe artan sanayi ve diger kirlilikler neticesinde düstügü düsünülürse, çevremizin ve ilimizin kurakligin siddetini çok yakin bir zamanda bugünkünden çok daha fazla hissedecegi açikça görülmektedir.

Su yasamsal bir dogal kaynak olma özelligi tasimaktadir. Nüfus ve ekonomik faaliyetlerdeki artis ve suya olan taleplerin çesitlenerek artmasi, kirlenme ve iklim degisikligi bu yasamsal öneme sahip kaynagin daha verimli, akilci ve tasarruflu kullanma bilincinin yerel, bölgesel, ulusal ve uluslararasi her düzeyde gelistirilerek suyun yönetilmesini zorunlu kilmaktadir.

Yasamsal bir dogal kaynak olan suya talep nüfus ve ekonomik faaliyetlerdeki artisa bagli olarak çesitlenerek artmaktadir. Buna karsilik su kaynaklarinda azalmalar yasanmaktadir. Ilimizde de su kaynaklarinin ve mevcut barajlardaki su seviyesinin azaldigi görülmektedir.

Kirklareli’de mevcut barajlardaki su seviyesinin mevsim yagislarinin yeterli olmamasi nedeniyle geçmis yillarla mukayese edildiginde en düsük düzeye indigi görülmektedir. Özellikle içme suyunu büyük ölçüde barajlardan temin eden Il merkezinde içme ve kullanma suyu saglanmasinda ciddi tehditler bulunmaktadir.

Il merkezine içme ve kullanma suyu saglayan Kirklareli Barajinda mevcut su potansiyelinin yüzde 84’ü sulamaya, yüzde 14’ü içme suyuna, yüzde 2’si de Organize Sanayi Bölgesine tahsis edilmektedir.

Mevcut su ihtiyacinin kesintisiz karsilanmasinin iki yolu bulunmaktadir. Bunlardan birincisi mevcut su potansiyelinin kullanimini ihtiyaci karsilayacak kadar arttirmaktir. Ikincisi ise, mevcut su potansiyelini susuzlugu önleyecek ve kesinti yaratmayacak sekilde, sürdürülebilir su kullanimini saglamaktir. Yani, mevcut ile ihtiyaç arasindaki dengeyi kurmak, mevcut su miktarina göre ihtiyaçlarimizi sinirlandirmak gerekmektedir.

Uzun dönemde yeni su kaynaklari bulunmasi ve bunlarin kullanimina yönelik girisimlerde bulunulmasi, su depolama yollarinin, tarimsal, içme ve kullanma suyu, endüstri suyu için ayrilacak miktarlarin tespit edilmesi; kisa dönemde ise, sehir sebekelerini besleyen baraj disindaki kaynaklarin bakim ve onarimlarinin yapilmasi ve kullanimin arttirilmasi, mevcut suyun tasarruflu kullanilmasi yönünde su kullanicilarinin dikkatinin çekilmesi ve bu yönde davranis olusturmaya yönelik bilinçlendirme ve egitim çalismalari yapilmalidir.

Su Tasarrufu Eylem Plani, yasanan bu olumsuz gelismeleri en alt seviyeye indirmek için Ilimizde, mevcut su kaynaklarini en iyi sekilde kullanmak, sürdürülebilir su kullanimini saglamak ve suyun israf edilmesini önlemek amaciyla hazirlanmistir. Su tasarrufuna yönelik kampanyanin etkili ve basarili olabilmesi içme ve kullanma suyu tüketicileriyle birlikte agirlikli olarak suyu sulama amaciyla kullanan tüketicilere dönük olmasina bagli görülmektedir.

Bu kapsamda Valilik ile sorumlu ve ilgili kuruluslar, DSI Sube Müdürlügü, Belediye Baskanliklari, Il Milli Egitim Müdürlügü, Çevre ve Orman Il Müdürlügü, Tarim Il Müdürlügü basta olmaz üzere, birçok sorumlu kuruluslar; “Su kaynaklari yönetimi”, “Su tasarrufluna yönelik egitim ve bilinçlendirme çalismalari” ve “Su tasarrufuna yönelik uygulamlar” basliklari altinda çalismalarini gerçeklestirecekler.

Su Tasarrufu Kampanyasi Eylem Plani; Türkiye Turizm Stratejisi Eylem Plani-2013, turizm sektörüne uzun erimli bir vizyon kazandirmak üzere hazirlanan Türkiye Turizm Stratejisi -2023’ün önemli bir bilesenidir. Bu belge ile birlikte Türkiye turizminin önümüzdeki kisa –orta ve uzun vadede öncelikli olarak ele alacagi sorun alanlari, bu sorunlari çözmekle sorumlu kuruluslar ve bunlarin rolleri açikliga kavusturulmaktadir.

Türkiye Turizm Stratejisi 2023 yilini hedeflerken Eylem Plani 2013 yilini hedeflemektedir. Bunun nedeni ise uygulamaya konulacak hedeflerin ölçülebilir ve izlenebilir olmasini saglamaktir. Eylem Plani -2013 yillar itibari ile kisa ve orta vade için 6 yillik bir dönemi kapsamaktadir. Eylem Planinda yer alan faaliyetlerin izleme ve degerlendirme süreci genel olarak Türkiye Turizm Stratejisi’nin performansinin izlenmesini saglarken ayni zamanda geri bildirimler ve degerlendirmeler sonucu çalismanin yenilenmesini de gündeme tasiyacaktir.  Böylece bir döngü çerçevesinde çalisma sürekli olarak degerlendirilerek yenilenecektir.

Türkiye Turizm Stratejisi ülkemiz turizmine ve kamu yönetimine yeni bir bakis getirmektedir. Bu bakis, turizmin tüm yila yayilmasi ve çesitlenmesini amaçlayan eylem plani ile somutlasmaktadir.  Eylem plani kuvveden fiile / hedeflerden eylemlere dogru Türkiye turizmine çizilen ulusal bir turizm gelisme planidir.

Eylem Plani 2013 Türkiye turizminin çesitlenmesi, tüm yila yayilmasi ve öncelikli turizm türlerinin gelistirilmesine yönelik tedbirlerin ne zaman ve hangi kuruluslarin destegi ile alinmasini içermektedir. Türkiye Turizm Stratejisi’nin öngördügü gelismelere paralel olarak eylem planinda dokuz kültür ve turizm gelisim bölgesi, yedi turizm gelisim koridoru, 10 turizm kenti, 11 kruvaziyer liman, 9 yat limani, 27 Balikçi Barinagi + Yat Limani ile 1 yeni havaalani, yeni demiryolu ve karayolu hatlari yer almaktadir.  Marka kentler ve ekoturizm bölgeleri de Türkiye Turizm Stratejisinin güçlü önerileri arasindadir. Turizmin çesitlenmesi hiç süphesiz ulasiminda çesitlenmesini gerekli kilmaktadir. Bir yarimada seklindeki ülkemizin deniz turizminden yeterince faydalanamadigi bir gerçektir. Bu çerçevede, çalisma kapsaminda ülkemizde kruvaziyer gemileri kabul edecek limanlar ve yat limanlari da önerilmektedir. Ilk defa Türkiye Turizm Stratejisi-2023 Belgesi ile yat turizminin Karadeniz kiyilarinda Igneada’dan Hopa’ya kadar gelistirilmesi öngörülmektedir. Bu noktada ilk etapta balikçi barinaklarinin bir kisminin yatlara da hizmet edecek sekilde yenilenmesi öngörülmektedir. Karadeniz’in yapisi nedeniyle yat turizmine ancak yaz aylarinda açilmasi mümkündür. Av yasaginin uygulandigi bu dönemler balikçi teknelerinin hareketinin oldukça az oldugu dönemlerdir. Bu nedenle yaz aylarinda bazi balikçi barinaklarinin yenilenerek kismen yat turizmine açilmasi önünde yasal ve pratik bir engel bulunmamaktadir.

Eylem Plani-2013 kapsaminda sorumlu kuruluslar, diger kuruluslarin rolleri ve sürece iliskin ayrintilar yer almaktadir. Bu sayede, yatirimci kamu kurum ve kuruluslari, özel sektör ve üniversitelerin plan kapsamindaki rolleri seffaf bir sekilde ortaya konmaktadir.

Eylem Planinin öngördügü gelismelerle Türkiye turizm sektörünün 2013 yilinda 1,5 milyon yatak kapasitesine, 40 milyonun üzerinde turiste, yaklasik 50 milyar dolar dis turizm geliri ve 1000 $ turist basina harcamaya erismesi hedeflenmektedir.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol