AK Parti Kırklareli Teşkilatı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında Cumhurbaşkanına hakaretten suç duyurusunda bulundu. Teşkilat Kılıçdaroğlu için suç unsuru olarak, CHP 35. Olağan Genel Kurultayı'nda, TBMM'nde CHP Grup Toplantısında yaptığı konuşmalar ile twitter hesabından yaptığı paylaşımları gösterdi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında Cumhurbaşkanına hakaretten suç duyurusunda bulunuldu.
Dün öğleden sonra saat 15.00 civarı Kırklareli Adliyesi önünde bir araya gelen AK Parti Kırklareli Teşkilatı, Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığına verdikleri 6 sayfalık dilekçe ile suç duyusunda bulundu. TCK'nın 299 ve 125'nci maddeleri kapsamında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Cumhurbaşkanına Hakaret" ettiği iddiasında bulunan partililer dilekçelerinde;
"Davalı CHP Genel Başkam Kemal Kılıçdaroğlu 16.01.2016 tarihinde CHP 35. Olağan Genel Kurultayı'nda ve 19.01.2016 tarihinde TBMM'nde CHP Grup Toplantısında yaptığı konuşmalarda ve "Twitter" hesabından yaptığı paylaşımlarda Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın şahsiyet haklarına saldırı kastıyla fevkalade ağır hakaretlerde bulunmuştur" denildi.
Kılıçdaroğlu'nun söz konusu tarihlerde yaptığı konuşmalara ilişkin cümlelerin yeraldığı dilekçede, Kemal Kılıçdaroğlu'nun sarf ettiği ifadeleri ile eleştiri ve ifade özgürlüğü sınırlarını aştığı savunuldu.
"Seçimle gelen
Cumhurbaşkanına hakaret ederek halka hakaret ediyor"
Dilekçede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye Cumhuriyeti tarihinde seçimle göreve gelen ilk Cumhurbaşkanı olduğuna da vurgu yapılarak halkın seçtiği bir Cumhurbaşkanına hakaret etmenin aynı zamanda doğrudan halka hakaret niteliği taşıdığı da belirtiliyor.
Dilekçede; "91 yıllık Cumhuriyet tarihimizde hatta 2000 yıllık Türk tarihinde ilk kez devletin başındaki isim milletimizin sandık başına gidip, tercih yapmasıyla yani doğrudan doğruya vatandaşların kendi tercihiyle belirlenmiştir. Yargı denetiminde gerçekleştirilen gizli oy-açık tasnif ilkelerinin benimsendiği demokratik bir seçim sonucunda, Türkiye Cumhuriyeti'nin halk tarafından %52 oyla doğrudan seçilen ilk Cumhurbaşkanı sıfatına sahip olan ve temel ve hak hürriyetler ile demokrasimizin gelişmesi doğrultusunda sayısız reformların mimarı olan, milyonlarca kişi tarafından sevilen Sayın Cumhurbaşkanımızın diktatörlükle itham edilmesinin ne kadar yersiz olduğu izahtan varestedir. Bu ifade sadece Sayın Cumhurbaşkanımıza dönük bir saldırı ve hakaret değil, verdikleri oylarla onu bu makama layık gören bizlere ve milyonlarca vatandaşa da yapılmış açık bir hakarettir" denildi.
"Halkın iradesine ve demokrasiye saygısı yok"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu hakkında kamu davası açılması talebinde bulunulan suç duyurusunda şu ifadeler yer aldı;
"Demokrasinin hakim olduğu toplumlarda, halkın iradesini yönetime yansıtmanın en temel ve etkili aracı seçimlerdir. Seçimler, gelişmiş demokrasilerde halkın yönetime katılmasının uygulanabilir en doğrudan aracıdır. Şüphelinin, demokratik yöntemlerle, anayasada gösterilen usullere uygun olarak gerçekleştirilmiş bir seçim sonucunda %52 oy olarak doğrudan seçilen Cumhurbaşkanı için; ilkel ve demokratik bilincin gelişmediği toplumlarda, ülkedeki ekonomik ve askeri gücü kontrol eden şahısların veya grupların, halk üzerinde baskı kurarak, şiddet uygulayarak kontrolü ellerinde tuttukları rejimler için kullanılan "Diktatör" nitelendirmesinde bulunması, şüphelinin demokrasiye ve halkın iradesine en ufak saygısının dahi olmadığının açık bir göstergesidir. Şüpheli şahıs aynı zamanda temsil kabiliyeti bakımından ülkedeki en büyük ikinci partinin ve Ana Muhalefet Partisinin lideri olması, durumun ne kadar vahim olduğunu gözler önüne sermektedir.
Şikayet olunanın yönelttiği ifadeler, Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde, en temel anayasal hakkım olan seçme özgürlüğümü kullanarak Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a oy vermiş bir vatandaş olarak tarafıma da yöneltildiği bir gerçektir. Şikâyet olunanın bu isnat ve ithamları Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a, onu seven ve ona oy veren biz vatandaşlara yönelik ağır birer hakarettir. Bu sebeple şüpheliden şikayetçiyim.
Herhangi bir kişi için dahi ileri sürülemeyecek bu sözlerin toplumun göz önünde bulunan, varlığım, gücünü, etkinliğim ve yetkisini halktan alan bir Cumhurbaşkanı için ifade edilmesi düşünce açıklaması ve eleştiri olarak kabul edilemez.
Şikâyet olunan Anayasa, Türk Ceza Kanunu ve uluslararası sözleşmelerce güvence altına alınan, kişinin maddi ve manevi değerlerinden oluşan toplum nezdindeki şeref ve haysiyeti ile Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nın saygınlığını korumaya yönelik TCK'nın 299'uncu maddesinde hükmünü bulan "Cumhurbaşkanına Hakaret" suçunu işlemiş olmakla suç sübut bulmuştur.
Cumhurbaşkanına hakaret suçu re'sen soruşturulan bir suç olmakla beraber şüphelinin açıklamaları nedeniyle şüpheli hakkında Cumhurbaşkanına hakaret suçundan dolayı soruşturma başlatılması için Başsavcılığınıza ihbarda bulunuyorum."
Dilekçe sonunda ise Kılıçdaroğlu hakkında kamu davası açılması talebinde bulunuldu.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol