KIRKLARELI ORMAN KÖYLÜSÜ FERYAD EDIYOR"BIZ NEREYE GIDELIM"

Padisah Kanuni Sultan Süleyman zamaninda yasamis olan sair Fuzuli'nin Padisaha durumdan sikâyeti meshurdur.
Edebiyatta SIKÂYETNAME adi ile geçen ve "Selam verdim rüsvet degildir diye almadilar" diyen sairin bu yakinmasina benzerleri zamanimizda köylüden, esnaftan, yoksullardan gelmektedir. Sikâyeti olan kesimler "Rüsvet verdik" demiyorlar ama bu iktidara oy verdiklerini açik açik söylüyorlar. Bu iktidara oy vermis olanlarin ondan beklentileri vardi. Büyük kesimler simdi bunun gerçeklesmedigini söylüyorlar. Uzmanlar bu iktidar zamaninda çifçinin, esnafin, orman köylüsünün ve yoksullarin % 40 daha fakirlestiklerini belirtiyorlar. Süphesiz bu baglamda her kesimin kendine özgü sorunlari ve sikâyetleri vardir. Biz bu sikayetlerin neler oldugunu RUMELI TV'ye konusan Trakyali köylülerden, muhtarlardan, köylü kadinlardan dinliyoruz. Onlara kulak veriyoruz.
Birkaç gün önce Rumeli TV ekibi Vize'nin Sogucak ve Kislacik Köyünde idi. Köyün eski adi URGAZ'dir. Milli Mücadeleye hizmet etmis ve Milos'a sürgün gitmis, ögretmenlikten emekli rahmetli Hüseyin Aydin'in köyüdür. Vize Belediye eski Baskanlarindan rahmetli Hasan Sitki Aydin, Kirklareli Atatürk Lisesi ögretmenlerinden rahmetli Naci Aydin bu köydendirler ve Hüseyin Aydin'in çocuklarindan sadece ikisidir. Hüseyin Aydin milli mücadele ve sonraki döneme ait anilarini ACI HATIRALAR adli kitabinda anlatmistir. Kislacik Köy ayni zamanda Çagdas Yunan Edebiyati'nin kurucusu sair ve öykü yazari Görgiyos Vizyonos'un dogdugu köydür. Kislacik hem bir Ormaniçi köy ve hem de Karadeniz'e kiyisi olan bir yerlesim merkezidir. Geçen aksam Rumeli TV'nin bu köydeki çekimlerini ve köylülerle yapilan röportajlarini izleyip dinledigimde köylülerin yakinmalarindan çok seyler ögrendim.
Bütün köylerden gelen sikayetler bu köyün insanlarinin da agzindan duyulmaktadir. Köylü, feryadi figan etmekte, orman içinde yasadiklari halde yakacak odun bulamadiklarindan yakinmaktadirlar. Köy muhtarliginin balkonuna konan birkaç yüz kiloluk odunu hatira olarak sakladiklarini söylediler. Bir yurttas da "Ormani elimizden aldilar. Orman yok, Tarla yok. Hayvancilik yapamiyoruz. Sorarim size, biz nereye gidelim?" diye haykirdi. Ve köylü yurttas diyorduki, "Madem ormanla bizim ilgimizi keseceklerdi bize bir baska türlü geçim yolunu göstermeleri, halki yeni durum ve sartlara hazirlamalari gerekirdi."
Ormanlar köylüye yasak. Hayvanlari ormanlara sokmak yasak. Ormanlardan açilan yerler agaçlandirilacaktir. Peki ormancilikla geçim düzeni kurmus olan bu köylüler ne yapacaklardir? Kimseden bir yanit yok. Herkes basinin çaresine baksin. Onlar da köyleri terk etmeye baslamislar. Orman Köylerinden kaçan kaçana.
Bütün köylerden bu tür, buna benzer yakinmalar, çigliklar geliyor. Idare köylülere ne diyor bilmiyoruz. Bir sey dedigini, önlerine bir seçenek koydugunu sanmiyoruz. Köylülere yasadiklari yerin sartlarina, özelliklerine uygun kalkinma ve çalisma önerileri koymak lazimdir.
Bugün Türkiye'de orman alanlari genis Illerden biri olan Kirklareli'nde Orman Köylüsü yakacaksiz kalmistir. Bulgaristan'dan Kirklareli'ne odun geldigi söylenmektedir. Kirklareli'nin kenar köse köylerinde bir seyler oluyor fakat herkes buna seyirci kaliyor. Biz diyoruz ki köylüyü dinleyin. Köylü bir sey anlatiyor. Köylü çare ariyor. Yeni sikâyetler söylüyor. Köylünün Cumhuriyetin Kimsesizlerin Kimsesi oldugu unutulmamalidir. Sormak lazimdir; devlet ve hükümetler için Kirklareli'nde 4-5 bin olan Orman Köylüsü'ne Sarimsakli Devlet Çiftligi'nden yer vermek, oraya iskan etmek, onlari ve ormanlari kurtarmak zor bir is midir? Kaldiki bu çiftlikler islevlerini kaybetmistir. Zarar ettileri söylenmektedir. Kiraya verilecekleri ilan edilmistir. Fakat gariptirki hiç kimse de bunun olmazligi nedenlerini çikip söylememektedir. Bu bir Devlet Sirri midir?
Kirklareli'nde iktidarin sahipleri bu konuda öncelikle, orman köylüsünün sorunlarinin çözümünde suskun kalirken muhalefet niye konusmuyor? Söyleyecekleri mi yoktur. Konuyu Kamuoyunun tartismasina açmak da mi akillarina gelmiyor? Bilesinizki köylerde, varoslarda dert var, hem dert yok.
Bilmiyorum ama bütün kesimlerden iktidar degisikliginin ayak sesleri geliyor. Bu konuda demokrasilerde çok söylenen bir sözü hatirliyorum ve onu dile getiriyorum"SENIN IKTIDARIN SAYGI GÖRMÜYORSA YENI BIR IKTIDAR YOLDA DEMEKTIR?"