10.10.2012 günü Kırklareli Anadolu Lisesi'nde Okul Müdürü MUSTAFA AKYÜZ'e; "Okulların pilav günleri oluyor. Sizde de oldu mu?" dedim.
Okulun Almanca Öğretmeni BÜLENT ŞENOYMAK'ı yakında kaybettik. Sosyal faaliyetlerde HALK OYUNLARINDAKİ BAŞARI DA BÜLENT ŞENOYMAK'IN OKUL MÜDÜRÜ MUSTAFA AKYÜZÜN, öğrencilere büyük katkısı oluyor. Halk oyunları usta çalıştırıcısı KEMAL GİDER'in de katkıları çoktur. Eski Okul Müdürü NUSRET CANDEĞİR'inde okula emeği büyüktür. Beden Eğitimi Öğretmeni ALİ ÖZER ve Coğrafya Öğretmeni SAİM AYGÜN okul mezunlarıyla öğretmenleri buluşturmada Okul Müdürü Mustafa Akyüz'e yardımcı olmuşlar.
"2012 Haziranında bir hafta sonu okul mezunlarıyla öğretmenler, okul yönetimi, okulda bir kahvaltı da buluştular. Sohbetler edildi. Okul anıları anlatıldı. Okulumuzdan mezun öğrencilerin lise son sınıf öğrencilerine büyük katkısı oluyor. Yıl içindeki kariyer günlerinde meslekler tanıtılıyor.
Meslek sahibi öğrencilerle lise son sınıf öğrencileri bir araya getiriliyor. Mezunlar rehberlik ederek mesleklerini lise son sınıf öğrencilerine tanıtıyorlar. Öğrencilere yardımcı oluyorlar.
Üniversitelerde okuyan öğrenciler okulumuzdan yeni mezun olan aynı üniversiteye giden öğrencilerimize yardımcı oluyorlar. Rehberlik yapıyorlar."
Kırklareli Anadolu Lisesi Müdürü Mustafa Akyüz'e, Müdür Muavinlerine, çok değerli öğretmenlere, okul öğrencilerine başarılar dilerim.
Kırklareli'de okulların başarısında okul yönetiminin sağladığı huzur, öğretmen, öğrenci, veli işbirliğinin payı çok büyüktür.
Rahmetli Babam; "Biz okuyamadık oğlum. Sizler okuyunuz. Çalışırsanız başarırsınız" derdi. Balkanlardan göç etmiş, zulme uğramış, Osmanlı Devleti'nin son günlerinde Türkiye'ye göçetmek zorunda kalmış büyük bir milletin evlatlarıyız…
Sermayesi kıt, çok çalışmaktan başka çaresi olmayan dedelerimiz sert, mert insanlardı. Evde babanın sözü geçerdi. Çocukluk günlerimde lamba ışığında ders çalıştığımı anımsıyorum. Elektrik ve radyo sonra geldi. Sokaklar taşlıktı. Bez, tahta çantayla ilkokula giderdik. Okulda disiplin vardı. Drama muhacirlerinden rahmetli Abdullah Kanık'a "Atatürk Kırklareli'ne geldiğinde onu gördünüz mü?" diye sormuştum. ABDULLAH KANIK AMCA: "Tevfik Fikret İlkokulu'nda okuyordum. 'Ziya Gökalp İlkokulu'na Atatürk geldi' dediler. Öğretmenimiz bizleri Atatürk'ü görelim diye okula götürdü. Gidip gördük. Atatürk çok şıktı. Kahverengi bir elbisesi, bastonu vardı. Çocuklara gülümsüyordu. Eşimi kaybettikten sonra eşimin mezarına güller ektim. Onu çok severdim. Bilal Pehlivan, Bilal Güçlü benim çok sevdiğim arkadaşımdı. Rahmetli oldu" dedi. Abdullah Kanık Amcayı 2003'te kaybettik. "Anılar Denizi Kırklareli" kitabımda onunla söyleşim var. 2001 yılında Kırklareli'yi araştırırken pek çok yaşlıyla, futbolcu ve arkadaşla görüştüm. Bu güzel kitaba ikinci baskı yapamadım. Yaşamın romantik, gamlı günleri olsa da hayatı seviyorum. Emekli olduktan sonra yerel basında fahri gazeteci olarak köşe yazıları yazıyorum. (gazetetrakya.com) Bütün öğrencilerimize, öğretmenlerimize, okul yönetimlerine başarılar dilerim…
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol