Yillar önce Basin Yayin Genel Müdürlügü’nden geldigi gibi, dünyanin belli basli Haber Ajanslari’ndan yerel gazetelere basin bültenleri gelirdi. Özellikle Ingiliz BBC radyosu, Türkiye’de Anadolu ve Türk Haber Ajanslarinin bu bültenleri çok düzenli gelirlerdi. O bültenlerden birinde okumustum. Fransa’nin sehir, kasaba ve Köy Müzeleri hakkinda bilgiler veriliyordu. Ilgimi çekmis, bu bülteni saklamistim. O yillarda yani 1970’li yillarda Kirklareli’nde müze yoktu ve açilmasi da düsünülmüyordu. Oysa Fransa’da sayisiz müze oldugu gelen bilgiler arasindaydi. Bundan esinlenmistik, Kirklareli Belediyesi’nin eski binasini müze yapmak için yikimini önleme girisiminde bulunmustuk. Basarili da olmustuk. 1990’li yillarin basinda Kirklareli’nde müze açilmasi gündeme gelmisti.
Türkiye’de müzeciligin uzun bir geçmisi yoktur. Nitekim bu yüzden ülkenin birçok sehrinde müze yoktur. Kasaba ve köylerde ise müze düsünmek bir hayaldir. Nihayet Kirklareli Åzehir Müzesi’nden sonra Valiligin, Pinarhisar Kaymakamliginin ve Poyrali Köyü halkinin isbirligi ile POYRALI KÖY MÜZESI’nin açilmasi mümkün olmustur. Bildigim kadari ile Il genelinde ve belki de Trakya’da ilk Köy Müzesi bu olmustur.
Poyrali Köyü Müzesi köye ait, fakat simdiye kadar baska hizmetlerde kullanilmis tarihi köy okulunda açilmistir. Okulun mülkiyeti köye aittir. Müzede geçmisi 150 yila yaklasan köyün bu süreçte her alanda yarattigi halk kültürüne ait esyalar ile, araç ve gereçler sergilenmistir. Müzede sergilenenleri halk bagislamistir. Yani müze Poyrali Köyü halkinin iradesi ve istegi ile gerçeklesmistir. Devlet köydeki bu kültür hareketini ve ileri anlayisi desteklemis, açilmasina yardimci olmustur. Bu yönüyle Kirklareli’nde kirsal kesim halk kültürü büyük ölçüde bir köyün müzesine girmis bulunmaktadir. Bu nedenle müze Pinarhisar surlarini, tarihi su kaynaklarini, Demirköy Dökümhanesini, Igneada turizmini görmek ve yasamak isteyenlerin ilgisini çekmektedir.
Yerel basinda Sayin Vali Cengiz Aydogdu’nun Kirklareli genelinde turizmi öne çikarmak için bir plan ve proje üzerinde çalistigi bilgileri yer alirken elbetteki Poyrali Köyü Müzesi’ni de gündeme alacagi dogaldir. Devlette devamlilik vardir. Pinarhisar Kaymakaminin Mevlüt Özmen ve Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Akkaya’nin yakin ilgi ve gözetimi altinda tutulan Poyrali Müzesi Sayin Vali Cengiz Aydogdu’nun bilgisi dahilindedir.
Poyrali benim köyümdür. Geçenlerde TEMA’nin ONURSAL BAÅzKANI Hayrettin Karaca’nin gelini Dr. Alev Karaca Kirklareli Kültür Sanat ve Edebiyatçilar Dernegi üyelerinden sair ve yazar Firdevs Büyükates, Çevirmen Melek Ovali ile müzeyi görmeye gittik. Daha dogrusu müzeyi görmeleri için ben onlara rehberlik ettim. Müzenin disinda köyde küçük bir Manastirin bulundugunu, 4 bin yil önce bu yörede Parpara Kavmi’nin yasadigini anlattim. Vize, Demirköy yol ayrimi üzerinde bulunan köyün egitimli bir köy oldugunu dile getirdim. Ancak müzenin yönetim ve teknik düzenleme açisindan muhtarligin ve köy halkinin bilgilenmeye ihtiyaci bulundugunun gözden kaçmadigina dikkati çektim. Bildigim kadari ile Poyrali Köy Müzesi’nden sonra Kirklareli Merkez köylerinden Çukurpinar’da da bir müze açilmis ise de sonradan kapanmistir. Poyrali Müzesi’nin böyle bir sonuca maruz kalacagini sanmiyorum. Her ne kadar köy müzesinin açilmasini köylü istemis ise de bu Yeni Hareket’e karsi olanlar da vardir. Müze yerinin kahve olmasini isteyenler çikabilir. Bu durum müzenin gelecegini gölgeleyebilir. Ancak müze bugünkü haliyle köyü asmis, Ilin Kirsal Kesim Kültürü’nün sergilendigi bir mekan olmasi itibariyle herkesi ilgilendirir duruma gelmistir.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol