Bilindigi gibi Kirklareli’nin kuzeyinde iki tabya vardir. Seyfioglu Tabyasi tam kuzeye kalirken, Tas Tabya kuzeybadida yer almaktadir. Bu tabyalar 1877-1878 Osmanli-Rus Savasi’nin ortaya çikardigi askeri bir ihtiyaç olarak yapilmislar, savastan hemen bir yil sonra (1879’da) baslayan yapimi sekzi yil içersinde bitirilmistir. Tabyalar askeri tesisler olmakla beraber bugün yapilislari, kullanilislari ve bulunduklari mekan itibariyle tarihi ve mimari özellikler tasimakta ve bu nedenle KÜLTÜR ve TABIAT VARLIKLARI KURULU tarafindan koruma altina alinmis bulunmaktadirlar. Bundan 15-20 yil öncesine kadar askerler tarafindan kullanilan tabyalar, kendilerine artik ihtiyaç duyulmadigi gerekçesiyle terk edilmisler, mülkiyetleri Savunma Bakanligindan Milli Emlak kayitlarina geçmislerdir. O yandan bu yana da tabyalar tahribata açik birakilmislardir. Bazi zamanlarda bazi resmi makamlar bu tabyalar için bir takim çözüm yollari düsünüp aramis iseler de sonuç alamamislardir. Birileri Seyfioglu Tabyasi’ni bir hizmet için 49 yilligina kiralamis ise de ondan da bir sonuç çikmamistir.
Tabyalar kendi özellikleri ve teknikleri yönüyle hayranlik uyandiran askeri yapitlardir. Savunma amaçli tesislerdir. Ancak tabyalarin yapim agirliklari Edirne’dir. Bu tabyalardan Edirne’de 17 adet vardir ve hepsi de imar edilmis, koruma altina alinmis, ziyaretlere, turizme açilmislardir. Kirklareli nedense tabyalara ilgisiz ve duyarsiz kalmistir. Oysa tabyalar Kirklareli için bir TARIH’tir. Tarihinin bir parçasidir. Balkan Bozgunu’nda tabyalarda ve çevrelerinde cereyan eden savaslar o günün sartlari içinde bunlarin önemli tesisler oldugunu ortaya koymustur. Simdi Kirklareli’ndeki Garnizon Komutanligi bu tabyalari tarihe mal etme ve bir yüksek amaçla kullanilmalarinin çaresini aramaktadir. Tabii bu konuda ne olmalari, ne gibi hizmetler için kullanilabilecekleri için görüs ve düsünceler vardir ve daha da olacaktir. Ben kendilerine BALKAN MÜZESI olamalrini önerdim. Fakat bundan önce asil sorun TABYALARI YIKIMDAN KURTARMAKTIR? Koruma altina almaktir. Bu baglamda askerlerle isbirligi yapilmasi gerekmektedir. Ama öncelikle Kirklareli’nin atanmislari, seçilmisleri ve halki tarihin kurtarilmasina nasil yardimci olacagini tartismasi lazimdir. Ne yazik ki KIRKLARELI TARIHI ESERLERIN KORUNMASI noktasinda iyi bir sinav vermemistir. Yayla Semti’nin tarihi zenginligi kaybolmaktadir. Atatürk’ün 1930’de Kirklarelililer’e konustugu tarihi binalar yikima terk edilmislerdir.
Bana göre Kirklareli’nde tarihin kurtarilmasi baglaminda öncelikle KENT KONSEYI ve KIRKLARELI HAREKETI DERNEÄzI’nin harekete geçmesi, olaya el atmasi gerekir.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol