KIRKLARELiLi ESKi PARLAMENTER AV. ABDURRAHMAN ALTUg'UN ANILARI

Kirklareli'nde yeni kusak Av. Abdurrahman Altug'u tanimaz. O simdi Ankara'da yasamaktadir. Ancak geçmiste Kirklareli'ne, memlekete hizmetleri olmustur. Pehlivanköy ilçesinin yetistirdigi aydinlardan biridir. Kirklareli'nin ilk Baro Baskanidir. 1960 yilinda 27 Mayis Devrimi'nin olusturdugu KURUCU MECLiS Üyesi olarak Demokratik sisteminin olusmasinda, Anayasal yeni cumhuriyet kurumlarinin kurulmasinda rol oynamistir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 12. Dönem'inde Kirklareli Milletvekili olarak hizmet vermistir. Halen Ankara'da, Türkiye'nin en güçlü bir kurulusun Hukuk Bas Danismanligini yapmaktadir. Abdurrahman Altug 1950'li yillarda CHP Kirklareli il Baskanligi ve daha sonraki parlamento hayatinda önemli olaylari görmüs, önemli olaylarin içinde olmus ve devletin ileri gelenlerini tanimis ve konuk etmis biri olarak, anilarin yazip bana göndermistir. Ben ÖNADIM Gazetesi ve kamuoyunun bu anilari paylasmasini, bu anilardaki ilginç bilgileri ögrenmesini temin bakimindan bunlarin yayimlanmasini uygun bularak, "iSMET iNÖNÜ'den Bir ATATÜRK TANIMI" baslikli olanini bugün köseme almayi uygun buldum. Diger anilar haftada bir gün olmak üzere, gazetemiz Yazi islerinin uygun gördügü sayfada yayimlanacaktir. Saniyorum okuyucular bu anilarda ilginç seyler bulacak, benim gibi, bilmedigimiz seyleri ögrenmis olacaklardir. iste Sayin Abdurrahman Altug'un "iSMET iNÖNÜ'den Bir ATATÜRK TANIMI" ani yazi söyle baslamaktadir.
Falih Rifki ATAY "ÇANKAYA" isimli kitabinda ismet inönü'den söyle bahseder.
"iNÖNÜ, son derece çaliskan ciddi bir devlet adami idi. Mustafa Kemal'in inkilaplarina, Onun kadar inanmis, bir fikir adami idi. inkilaplarin daima en iyi esbabi-mucibesi onun kafasindan dogardi.
ismet inönü'nün çok iyi Almanca bildigini, Fransizca konustugunu ve okudugunu, ellisinden sonra ögrendigi ingilizcesi ile en güç metinleri takip ettigini çok az kimse bilir, o kadar gösterisçilikten uzakti."
iste bu inönü, yürekten bagli oldugu, ömrünün sonuna kadar saygisini ve sevgisini eksik etmedigi, yine Falih Rifki'nin ÇANKAYA'sindaki tanimi ile "Büyük bir aksiyon adami" olan YÜCE ATATÜRK'Ü, 3.ncü azinlik Hükümeti hakkinda C.H.P. Gurubunda yapilan tenkit ve tartismalar sebebiyle söyle tanimlamisti.
1963 yili sonunda, MP. destekli, bagimsizlarla kurulan 3.ncü azinlik Hükümeti sirasinda isler istenildigi gibi gitmiyordu. Bagimsiz Milletvekilleri arasindan seçilen Bakanlardan bazilari, azinlikta olsa bile C.H.P. Hükümetinde görev aldiklarini gözardi ederek kendi görüsleri dogrultusunda hareket ediyorlardi. Bu yüzden Hükümet arasinda tesanüt saglanamiyor, kararlar süratle alinamiyor ve uygulamaya konulamiyordu. Yurt düzeyinde umumi hava C.H.P. aleyhine gelisiyordu.
Gurup bundan son derece tedirgindi, müsteki ve endiseli idi. Nihayet 1964 yili ortalarinda bu durum kapali bir toplantida dile getirildi. Bazi Bakanlar hakkinda sert konusmalar, yakinmalar yapildi, herkes Basbakandan süratle kararlar alinmasini ve bunlari gecikmeden uygulamaya koymasini istiyordu.
sikayetleri, istekleri dikkatle dinleyen Basbakan inönü, bunlari karsilamak, cevaplandirmak üzere yaptigi konusmanin sonunda, kendisinden isabetle ve süratle kararlar almasi ve uygulamasi istegine karsi söyle dedi.
"Siz galiba Beni, Atatürk'le karistiriyorsunuz, Benden Atatürk gibi hareket etmemi bekliyor ve istiyorsunuz.
Ben Atatürk degilim, Büyük bir devrimci ve devlet adami olan Atatürk, bir iste yüzde onbes-yirmi muvaffakiyet ihtimali gördümü derhal üzerine atilir ve mutlaka basarirdi.
Ben, bir iste yüzde doksanbes muvaffakiyet ihtimali, imkani görsem geriye kalan yüzde bes olumsuzlugu nasil giderir, nasil karsilar, telafi ederim diye düsünür ondan sonra harekete geçerim, bu benim tabiatimdir" dedi.
Yine Falih Rifki'nin Çankaya'sinda yazdigi gibi, "Pek çaliskan olan ismet Pasa bin bir incelemeden geçirmedikçe bir mesele üzerinde karar vermez" tanimlamasi ile animiza son verelim.
nazifkaracam@gazetetrakya.com