Büyüyen şehirlerin, her anlamda kendini geliştirecekleri, yönelecekleri bir misyonu vardır. Bu misyona ulaşabilmek için tasarlanan projeler, çalışmalar harfiyen tutsa da büyümeyle birlikte gelen bazı problemler de vardır. İlimiz Kırklareli’nin de hem sanayi hem de turizm anlamında büyümesi, üniversite şehri olma yolunda emin adımlarla ilerlemesi ve Kırklareli Üniversitesi’nin 2023 hedefini 55 bin öğrenci olarak belirlemesi, şehrin gelişimiyle birlikte çeşitli problemleri de yanında getiriyor.
Bunların en can alıcıları trafik, park sorunu, yetersiz yollar ve toplu taşıma araçları olarak dikkat çekiyor. Özellikle ilimizde en işlek yolların tek şerit olması, o tek şerit yolda çift sıra park bulunması, bununla birlikte araçların bir türlü yerinden kımıldayamaması, otopark yetersizliği derken sorunlar çığ gibi büyüyüp gidiyor. Buna bir de yanlış şehirleşme eklenince, eksik kalan tüm gereksinimler, vatandaşın başına sorun olarak musibet oluyor.
Bu konuların tekrar gündeme gelmesinde etkisi olan, aslında daha önce de defalarca kez dile getirdiğimiz acil müdahale araçlarının, trafikte takılarak hareket edememeleri ve olay yerine ulaşamama konusu hakkında Sağlık Bakanlığı’nın başlattığı “Yaşama Yol Ver” çalışması, tam da bu noktada kafaları karıştırıyor.
Kırklarelili vatandaşların “Trafikte ne sağa ne de sola kaçacak yer var. Kilitlendi mi dakikalarca açılmıyor yollar. Buna bir de çift sıra parklar eklenince olduğunuz yerde kalıyorsunuz maalesef. İçiniz acısa da, yüreğiniz parçalansa da o siren sesini duydukça ve ilerleyemedikçe kahroluyorsunuz.
Bu uygulama hakkında vatandaşların bilinçlendirilmesi çok güzel bir şey fakat ne kadar etkili olur bilemiyoruz” ifadeleriyle aslında durumun ciddiyetini bir kez daha bizlere gösteriyorlar.
Hangi yol, hangi otopark?
Kırklarelililerin kanayan yarası haline gelen bu iki konu. Aslında binbir türlü sorunun da peydah olmasına sebebiyet veriyor. Acil durumlarda, sirenini çala çala ilerleyen ambulans, itfaiye, polis arabası, ilimizin Zincirlikuyu Caddesi’ne geldiğinde, olduğu yerde çakılıp kalıyor. Bunda vatandaşların da bir suçu, günahı olmuyor. Refah ve kültür seviyesi yüksek ilimizde, araç sürücüleri aslında gidebilecek bir yer bulamadıkları için ambulansa yol veremiyorlar. Hal böyle olunca da problemler kaçınılmaz oluyor.
“Her gün aynı senaryo”
Kırklarelili vatandaşlar, özellikle birkaç noktada bu problemin sıkça yaşandığını vurgulayarak; “İlimizdeki yollar hem dar hem de otopark olarak kullanılıyor. Sağlı, sollu park etmiş araçlar, onların önüne çift sıra park etmiş araçlar derken, motosikletle geçmek dahi zor oluyor. Böyle noktalardan ambulansın, itfaiyenin geçmesini beklemek biraz saçma olur. Bu konunda alınması gereken ilk önlem, aslında varolan altyapıyı buna uygun hale getirmek ve denetimleri artırmaktır. Bir sonraki adım olarak da bu konuda vatandaşlarımız bilinçlendirilir” diyerek durumu özetliyorlar.
“Yaşama Yol Ver!”
Her ne kadar ilimizde uygulamanın zor olması, vatandaşların bu tür uyarıları dikkate alsalar da uygulama noktasında sıkıntılar yaşamaları, aslında çok ciddi bir konunun ne kadar boş bırakıldığını bizlere gösteriyor. Bir hasta için, saniyelerin daha önemli olduğunu düşündüğümüzde, trafikteki ambulansın kaybettiği dakikalar, insan hayatının ne kadar ince bir çizgi üzerinde olduğunu bizlere gösteriyor. Bu duyarlılık konusunda her ne kadar ilimiz önde olsa da, yolların azizliği, yanlış parklar ve trafik, vatandaşın elini kolunu bağlıyor.
“Kendimiz ilerleyemiyoruz ki, ambulansa yol verelim”
Sağlık Bakanlığı tarafından “Yaşama Yol Ver” adı altında başlatılan ve “Hayat kurtarmaya sen de yardımcı ol!” gibi cümlelerle herkese tanıtılan trafikte ambulans ve benzeri acil müdahale araçlarına yol verilmesi, onların ulaşacakları istikamete en çabuk sürede ulaşabilmeleri adına 112 Acil Sağlık ekipleri tarafından broşürler dağıtılıyor. İlimiz Kırklareli’de de dağıtılan bu broşürler, akıllara ilk olarak “Kırklareli’nin kaç tane ambulansa uygun yolu var ki?” sorusunu getiriyor
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol