Karadenizin hırçın dalgalarına dikkat

Ramazan ayının ardından deniz sezonunun tekrar açılmasıyla birlikte Kırklareli'nde plajlar dolmaya başladı. Yüzmek güzel bir aktivite ancak suda  boğulma vakalarını da hemen her yaz duymaktayız.              Özellikle İğneada'da yaz sezonunun tekrar açılması ile birlikte 9 kişinin boğularak hayatını kaybetmesi uzmanları harekete geçirdi

Yaz mevsimi ile başlayan bunaltıcı sıcaklar arkasında acılı onlarca aile bırakmakta. Dünya'da her yaz döneminde hastane kayıtlarında "Boğularak EX" olarak geçen 85,258 vakanın Türkiye'ye yansıması ise 2011 yılının yazında 298, 2012 yılının yazında 321, 2013 yılının şimdiye kadar olan yaz döneminde ise 255 kişi olarak hastane kayıtlarına geçmiş durumda.
Sıcakların mevsim normallerinin üzerinde seyrettiği Ramazan ayında  "Havalar sıcak biraz serinlemek gerek"  diyerek tedbirsiz ve kontrolsüz bir şekilde denize girerek hayatını kaybedenlerin sayısı ise Türkiye genelinde 101 olarak belirtilirken, Ramazan ayında Kırklareli'nin de aralarında bulunduğu 20 ilde toplam 52 boğulma vakası yaşandı, Bu sayıda Kırklareli'nin payı ise 9 kişi.
Özellikle İğneada ve Kıyıköy gibi Karadeniz sahilinde bulunan Kırklareli'nin Turizm Cennetlerinde yaşanan boğulmaların tek nedeni ise "RIP" akıntısı.
Halk arasında "kum kayması" olarak bilinen RIP akıntısı hemen hemen her denizde görülebilir, ancak akıntıyı oluşturan en önemli etkenlerinden biri rüzgar olduğundan, RIP akıntısı Karadeniz'de çok daha şiddetli hissediliyor.  Halk arasındaki yaygın söylentilerin aksine, bu akıntılar insanı dibe çekmezler, akıntıya kapılanları kıyıdan uzaklaştırıp açığa doğru taşırlar. Bu akıntıdan kurtulmak mümkün, ancak akıntının hızı zaman zaman hızının 70 kilometreye ulaştığından, ne kadar iyi yüzme bilinirse bilinsin akıntının tersine yüzerek kıyıya ulaşmak oldukça zor. Boğulma olayları, nispeten güvenli sığ sulardan açığa doğru çekildiğini fark eden insanların, korku ve panikle çırpınarak kıyıya dönmeye çabalamaları ve sonuçta yorgun düşerek kendilerini su üzerinde tutamamaları sonucunda gerçekleşmektedir. Oysa akıntıdan kurtulmak için, sahile doğru değil, önce kıyıya paralel biçimde 30 metre sağa veya 30 metre sola yüzerek akıntıdan kurtulup, daha sonra sahile doğru yönelmeleri gerekiyor. Bu kadar basit bir bilgi bile çeken akıntı yüzünden gerçekleşen ölümlerin önüne geçmek için etkili olabilecek bir yöntem. Akıntı kıyıya çok yakın noktada başladığından, sahile çok yakın yerdekiler de akıntıya kapılabiliyor. Bu yüzden yüzme bilmeyenlerin, bu akıntıların sık görüldüğü yerlerde denize girmemeleri gerekiyor.
Uzmanların bu boğulmaların RIP adı verilen bir akıntı türüyle açıklıyor
Denizde yüzerken "RIP akıntısına kapılan kişiler ne kadar çabalasa bile kıyıya ulaşamıyor. Peki bu akıntıdan nasıl kurtulabilirsiniz? İşte uzmanlardan cevabı...
"Kıyıya doğrudan yüzmek yerine sadece yanlara giderek bu akıntıdan kurtulabilirsiniz"
Türkiye'de  insanların  yüzme konusunda yeterli bilgiye sahip olmadığını savunan uzmanlar, bu yüzden yaz aylarında boğulmaların fazla yaşandığını söylüyorlar.
Her yıl milyonlarca yabancı turistin geldiği Türkiye'de boğulmaların nerereyse tamamının Bizim insanımızın  başına geldiğini ifade eden Konu ile ilgili bilgilerine başvurduğumuz uzmanlar Konu ile alakalı olarak şu bilgileri verdiler, "Ülkemizde aileler, çocuklarına ayaklarının yere değdiği yerde yüzmesine izin veriyor. Bu şekilde de öğretiyorlar. Anne ve babalar çocuklarına en iyi şekilde yüzmeyi öğretmeli, kurslara göndermeli. Yabancılar ise bu konuda iyi oldukları için olağan dışı durumlarda boğulmalarla pek karşılaşmıyorlar. Kıyıya gelen dalgaların açığa doğru gitmesiyle oluşan ve hızı saatte 70 kilometreye çıkan rep akıntısına kapılan kişi ne kadar da çabalasa kıyıya ulaşamaz. Sadece yanlara yüzerek bu akıntıdan kurtulabilirsiniz. Doğrudan kıyıya yüzmekle sadece güç harcanır ve panik yaşanır. Bu akıntıya kapılan kişi, kıyıya yüzemez. Çabalar çabalar, kıyıya gelemez. Bu yüzden sağa ya da sola yüzmek lazım. Denizin çekim kuvveti dedikleri bu akıntıyla en iyi yüzme bilenler bile mücadele edemez. Bir de yüzme bilmeyenlerin bu akıntıya kapıldığını düşünün"
Kırklarelili vatandaşı, İğneada ve Kıyıköy gibi Kırklareli'nin Turizm yererinde tatile gitmeden önce uyaran Uzmanlar bu konu ile ilgili olarak ve denizlerde yapacağımız Doğru olanları ile yanlış olanları şu şekilde sıralıyorlar
Doğru olanlar
1. Yüzme bilmiyorsak denizde kesinlikle açılmayacağız. Yüzme bilsek bile özellikle dalgaların kıyıya dik olarak vurduğu aşırı dalgalı ve rüzgarlı olan zamanlarda denizden uzak duracağız.
2. Çocuklarımızdan denizde iken gözlerimizi bir an bile ayırmayacağız. Yukarıdaki durumlarda ise küçük çocuklarımızın denize ayaklarını bile sokmasına izin vermeyeceğiz.
3. Rip akıntısı ile karşılaştığımızı hissettiğimizde öncelikle panik yapmayacağız ve kıyıya doğru değil, kıyıya paralel olarak yüzeceğiz.
4. Boğulmakta olan birini gördüğümüzde, eğer yüzme bilmiyorsak ve bu konuda tecrübeli değilsek, kesinlikle müdahale etmeye kalkmayacak ve başkalarından yardım isteyeceğiz.
Yanlış olanlar
1. Ben çok iyi yüzerim bana bir şey olmaz. Hayır size bir şey olur. Rip akıntısına kapılan biri çok iyi yüzme bilse de boğulabilir. Saatte 70 km hızla giden bir akıntıya karşı kim karşı koyabilir? Şunu kesin olarak bilmeliyiz ki şimdiye kadar bir şey olmamış olması, biz iyi yüzme bildiğimizden değil , güçlü bir rip akıntısı ile karşılaşmadığımızdandır.
2. Ben zaten açılmıyorum ancak belime kadar olan yerde yüzüyorum. Yanlış, çünkü rip akıntıları tam kıyıdan ve bilek hizasından başlar. Bir çok insan ayağı yere basarken, kendini emniyette hissederken boğulmaktadır.
3. Ben insanların kalabalık olduğu yerden ayrılmıyorum, bir şey olursa yardım ederler. Yanlış, çünkü rip akıntılarına bazen insanların kalabalık olarak denize girmelerinin, dalgaları kırması sebep olmakta ve toplu boğulmalara neden olmaktadır. Ayrıca yardım etmeye çalışanların da boğulduğu sık görülmektedir.