KURBAN ETINI YIYEMIYORUM

Onüç ondört yaslarindaydim.
Bir kurban bayrami yasiyorduk. Evlerden kavurma kokulari geliyordu.
Fakir bir aileydik.
Ne zamandan beri et yememistik.
O güzel kokular burnuma geldikçe birilerinin kapilarini çalip biraz da bana verin diyecek sekle girmistim.
Oturdugumuz yere yakin yasamini sürdüren varlikli insanlar vardi.
Kestikleri kurbanlari arabalariyla evlerine getiriyorlardi. Bir parça da bize getirirler diye onlari izliyordum. Ancak kapimizi çalan olmamisti. Iki kardestik. Babam hastaydi, çalisamiyordu.
Evimizin kirasini ödeyecek paramiz yoktu.
Ancak karnimizi doyurabiliyorduk. Anneannemin köyde yaptigi tarhana ve eristelerle idare ediyorduk.
Bayramin birinci günü ögleye dogru annem iki lira verip gidin, anneannenizin bayramini tebrik edin dedi.
Kavurma kokulari sokaklara yayilmisti.
Kardesim bana ben ona bakiyordum.
Oh be abi, mis gibi koktu vallahi dedigini o gün bugün unutamiyorum.
Postaneye ulasmistik.
Anneannemle konusurken sesimiz kisik kisikti.
Ne oldu size, hastamisiniz yoksa dedi.
Yok anneanne, herhalde hatlarda ariza var diyebilmistik.
Çünkü aklimiz kavurma kokularindaydi..
Bayramin üçüncü günüydü. Kapi çalindi. Kosarak açtim. Anneannem gelmisti.
Elleri posetlerle doluydu. Öptü bizi.
Dakikalarca koklastik.
Hasret giderdik.
Açin posetleri evlatlar dedi. Içinde parça parça etler vardi.
Kardesimle havalara uçmustuk. Çünkü annem bizede kavurma yapacakti.
Anneannem evinin önündeki sundurmada bes koyun bakiyordu. Onlar adeta çocuklari gibiydi. Onlarla huzur buluyordu, kendisini avutuyordu.
Bayram bitti, yaz gelmisti. Okullar tatil olunca anneannemin evine gittik.
Dört koyunu kalmisti.
Içlerinde karagöz yoktu.
Çünkü onu kurban etmisti. O bayram ete doymustuk. Zenginlerin evlerinden etrafa yayilan kavurma kokularini bize unutturmustu.
Ancak ben o bayramdan beri kurban eti yemiyorum, yiyemiyorum.
Çocuklugumda benligime islemis bir hikaye ve onun getirdigi burukluk var herhalde..

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol