Yilmaz Özdil’in yazisini okuduktan sonra, simdiye dek hiç düsünmedigim, aklimin kiyisindan bile geçirmedigim bir yigin yeni bilgi yüregimi, vicdanimi delip geçti, hurdahas etti.
Bunun üzerine bazi yerlerden bilgi yararlanmasi yaptim. Ne kadar aci veriler çikti yoluma. Avrupa ile aramiz hizla açilmayi sürdürüyor. Hem kör gözüm parmagina. Avrupa’nin en beri ucunda, hemen kiyimizda, burnumuzun dibindeki, bizden hem yüz ölçümü, hem de nüfus olarak çok çok küçük ülkelerle kiyasladigimizda bile.
Gerçekten, küçük bir Yunanistan’la kendimizi kiyasladigimizda ne kadar da açik seçik gerideligimiz çikiyor ortaya.
Yetmis iki milyon insani olan bir ülke, kendi bankasini kendisi çalistiramiyor…
Yüzölçümü 131,940 km², nüfusu 10 milyon dolaylarinda bir Yunanistan… Bizim issiz sayimiz her halde Yunanistan nüfusunun tamamina denk gelecek.
Bu ülke bizim ülkemizde bankalar satin aliyor. Yetmis iki milyon insani olan bir ülkede bankacilik yapacak insan bulunmuyor, on milyonluk Yunanistan’dan birileri çikageliyor, “Sizin yapamadiginiz bankaciligi birakin da sizin ülkenizde biz yapalim,” diyor.
Biz, Yasar Kemal’in, Orhan Kemal’in romanlarinda Çukurova’yi okuyoruz, okuyorduk, okuduk, okumustuk… Çukurova, pamukçulugun anavatani diye ögrenmistik.
Yunanistan’a, Bulgaristan’a pamuk satmaya ne var. Tirlar dolusu satariz, diye düsünüyor insan. Kazin ayagina bakiyoruz, öyle degil. Biz Yunanistan’dan pamuk aliyoruz.
Onlardan seftali aliyormusuz, duydunuz mu? Yunanistan’dan seftali aliyoruz’mus. Içiniz cizladi mi?
Sperm aliyormusuz Yunanistan’dan. “Çocuk sahibi olamayan aileler, Yunanistan basta olmak üzere, Kibris, Almanya ve Polonya'dan sperm aliyor.” Hiç böyle bir sey düsünmüs müydünüz?
“Bu sartlara uymayanlar için iste tam bu noktada Komsu devreye giriyor. Çocuk sahibi olmak isteyen çiftler, kolayca ulasabildikleri Yunanistan'daki sperm bankalarina basvuruyorlar. Uzun yillar Almanya'da çalisan Eurofertil Üreme Sagligi Medikal Direktörü Dr. Hakan Özörnek de çocuk sahibi olmak isteyen ailelerin, öncelikle Yunanistan'daki sperm bankalarina yöneldiklerini dogruluyor. Özörnek'in ifadesine göre Yunanistan'dan baska Polonya ve Almanya da çocuk sahibi olmak isteyen Türkler'in sperm bankalarina basvurdugu ülkeler. Bu ülkelerdeki bankalardan alinan spermler daha sonra Türkiye'ye getirilerek tibbi müdahaleyle ana rahmine yerlestiriliyor. Türkiye'de bu tür ameliyatlara yasak konulmadigi için tedavi legal olarak sürdürülebiliyor.”
Ne adina olursa olsun, insanin beyni dumura ugruyor.
Bu insanlarin, bizim ülkemizde 140 sirketleri var. Bizim Yunanistan’da 14 sirketimiz var...
Dünyanin en büyük deniz tasimaciligi filosuna sahip Yunanistan. Bizim durumumuz ortada. Öyle bir iddiamiz da yok.
Rakimiz vardi, vaz geçtik. Amerikanina sattik, bilmem kimine sattik. Yunanistan, rakiyi raki yapti, devam ediyor. Biz de rakiyi “ulusal içkimiz” filan diye nara atiyoruz.
Adamlar apar topar AB üyesi oldu. Bizim durumumuz ortada. Olamayiz. Istesek te olamiyoruz, çünkü ölçüler uyusmuyor. Kibris Rum kesimi bile küldürs diye AB sepetinin içine atladi. Bizimkiler de, Kibris Türkü’nü Kibrisli Rumlara nasil yamariz diye hesap kitap içindeler.
Futbolda Avrupa sampiyonu oldular. Geçenlerde bizi basketbolda da bir güzel benzettiler.
Olimpiyat yaptilar ülkelerinde. Biz yaygarasini yapiyoruz ancak.
Kisi basina ulusal gelirleri 25 bin dolar. Bizimkisi 8 bin dolar...
Zeytinyagini su gibi kullaniyorlar. Bizim ülkemizde de zeytin üretiliyor, yagi da yapiliyor ama bizim zeytinyagi diye bir gelenegimiz olusmamis ki.
Geçtigimiz Kirkpinar döneminde Kirkpinar agaligini bile Anestis Milonais adindaki Yunan’a verdi bizimkiler.
Simdi, durup dururken iktidar degisikligine gitti komsu. Sosyalist bir yönetimi getirdiler ulusun ve devletin basina.
Bizde sol’un adi agza bile alinmazken.
“Fark var!”
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol