KALEM DEYİP GEÇMEYİN KILICIN YAPAMADIĞINI O YAPMIŞTIR

Devlet Hastanesi Göz Hastalıkları Mütehassı Dr. Zafer Aksöz son çıkan "KIRKLARELİ'Nİ GEÇMİŞTEN GELECEĞE TAŞIYANLAR" kitabımı aldı bana bir kalem hediye etti. Kalem hediye etmesine sevindim. Başka bir şey hediye etseydi bu kadar sevinmezdim. Kalem hediye etmesini de anlamlı buldum.
Birine kalem hediye etmek yoruma açık bir olaydır. Ancak ben Dr. Zafer Aksöz'ün kalem hediye etmesini yazar bir insan oluşuma bağlı olarak gördüm. Gerçi yazı yazarken kalem kullanmıyorum ama Sayın doktor öyle düşünmüş olabilir. Ben, yazılarımı daktilo ile yazıyorum. Ancak yazılarımı kalemle yazmamış olsam bile ceketlerimin ceplerinde kalem mutlaka vardır. Ceplerimde en az ikişer, üçer kalem bulundururum. Kalemi seviyorum, beyaz kağıt üzerinde onu savunma ve kültür aracı olarak görüyorum. Kalem yerini Bilgisayar'a bırakmış dahi olsa bugün itibariyle gücünü korumaya devam ediyor. İnancım odur ki kalemin, kağıdın gücü eksilmeyecektir. İnsanlık dönüp dolaşıp kalem kullanmaya devam edecektir. Çünkü kalem kılıcın yapamadığını yapmıştır.
Fransa'nın ünlü roman yazarı Balzac'ın Paris'teki heykelinin kaidesinde şöyle yazar;
"NAPOLYONUN KILIÇLA YAPAMADIĞINI BALZAC KALEMİ İLE YAPTI.."
Balzac ne yapmıştır? Fransız yazar roman yazmıştır. Bilgi ve kültür üretmiştir. Sonunda dünya onu okumuştur. Bilgi ve fikir sahibi olmuştur. Fransız kumandan Napolyon ise askerlerinin eline verdiği kılıçla Ortadoğu'ya inmiş; Rusya'ya gitmiştir. Oysa Balzac dünyayı fethetti, Napolyon ise fetihte bulunamadı. Dünyada fazla yer işgal edemedi. Ben Sayın Doktor Zafer Aksöz'ün kalemi ile okunacak bir kitap yazabilirim. Yazdığımı insanlar okur, bilgi sahibi olur. Kılıcı elime almış olsam ne yapabilirim? Doğrusu ya hiçbir şey yapamam. Kılıç kınında durur, kalem beyaz kağıda yazmaya devam eder. Mesele budur.
Mesele, biri kılıçla vahşete hizmet etmiştir, Kalem ele alan kültüre ışık tutmuştur. Bu nedenle dünyada eli kalem tutan az veya çok bilgi ve kültür insanıdır. Bilen ve kültürü olan insandan zarar gelmez. Bilenle bilmeyen bir olmadığını söyleyenler boşuna laf etmemişlerdir. Zira bilenin söyleyeceği çok bilmeyenin söyleyeceği hiç yok. Eli kalem tutanla kılıç tutan bir olur mu? Olmayacağına göre Balzac Napolyon'dan büyüktür, daha etkilidir ve daha yararlıdır. Bu noktada ya Mustafa Kemal Atatürk diyecekler olabilir. Mustafa Kemal başka. O, halkını, vatanını kurtarmak, daha ileriye götürmek için savaşmıştır. Sonunda onun büyüklüğünü, yaptığını bütün dünya kabul etmiştir. Yaptığını bütün zamanlar önemsemiş ve alkışlamıştır. Mustafa Kemal, "Saban kılıçtan üstündür" demiştir. Çünkü o Lozan'dan itibaren sevildi, kılıcını müzeye koymuştu, kalemi yurtta ve dünyada barış yazıyordu. Bilmiş olalım ki Türk insanı ne kadar kağıt ve kalem kullanırsa, ne kadar kitap okursa o kadar çabuk uygarlaşmış olacaktır. Uygarlık kılıçla değil, kalem, kağıt, kitapla yaratılmıştır. Türk insanı uygar olacaksa, bir Türk Uygarlığı yaratacaksa kalem-kağıt ile yaratacaktır. Böyle biline. Kağıdınız, kaleminiz, kitabınız eksik olmasın. Kalem hediye edeniniz çok olsun. Başka ne diyeyim.