Bu kahverengi tarak, bu naylon tarak...
Bu benim taragim.
Dislerinin kirini yeni temizlemistim. Birkaç gün önce.
Åzimdi... Ortasindan ikiye ayirmak geliyor içimden. Tam ortasindan. Åzurasindan olabilir.
Yok, hayir... su tarafindan. Åzurasindan olursa daha iyi. Veya, su kalin dislerle ince dislerin birlesim yerinden ayirmak en iyisi, en akillicasi ve mantiklisi.
Neden ayiriyorum?
Sorgulamiyor, sormuyorum. Yalnizca, ortasindan ikiye ayiriyorum taragi. Tam, kalin dislerle ince dislerin birlesim yerinden.
Kalin disli bölümünü gözüme tutuyorum.
Çok kirli.
Oysa, birkaç gün önce temizlemistim. Buydu. Bu tarakti. Ne olmus ta, o zamandan buraya, bu kadar yaglanmis, kirlenmis? Hayret!
Saçima götürüp, tariyorum. Asiri kirli oldugunu göre göre...
Dönüp, gene gözümün önüne getirip bakiyorum.
Hayret ediyorum kendime.
Bu denli kirli taraga nasil tahammül ediyorum?
Bu kahverengi, naylon tarak, benim taragim. Çok zamandir kullandigim.
Çok kirli...
Kiriyorum.
Bakiyorum, kirli!
Kirini havsalam almiyor. Yine de kullaniyorum.
Aklima sigmiyor.
Ne demek bu?
Nasil rüya bu?
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol