KADINA UYGULANAN ŞİDDET KAHREDİYOR İNSANI

30.1.2014 gecesi Kasaplararasındaki Durmaz Kardeşlerin kahvede Posta gazetesinin haberlerini okudum. Kadınlara uygulanan şiddet, tecavüz, yaralama, öldürme, dayak haberlerine yine canım sıkıldı. Türk ve yabancı filmlerdeki şiddet sahneleri, ekonomik krizlerin yarattığı sosyal sarsıntılar, iflaslar, bitmeyen borçlar… Evdeki yanlış bir cümlenin yarattığı öfke patlamaları...
Kadının erkeği tanımadan evlenmesi, erkeğin kadına hürmet etmemesi gibi olayların yarattığı sarsıntılar...
Erkekle kadının kültürel, sosyal ruhsal farklılıkları. Bu konularda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın yetersiz çalışma yapması da toplumdaki çatışmaların, şiddet ortamlarının artmasına neden oluyor. Kadına, insana, çocuklara uygulanan hakaret, şiddet sözlü saldırının son bulması için bütün parti başkanlarının, Sivil toplum örgütlerinin, iyi insanların mücadele vermesi gerekiyor. Kadın Derneklerinin toplumu harekete geçirmesi gerekiyor. Siyasetçilerin kullandığı dil insancıl, barışçıl, uygar bir dil olmalıdır. Siyaseti 45 yıldır izlerim. Uygarca yaklaşımlara hiç şahit olmadım.
Şark toplumları ilkellikten, gerilikten, yoksulluktan, eğitimsizlikten kurtulduğu gün her şey değişebilir.
Hindistan'ı İngiliz zulmünden kurtaran Mahatma Gandi gibi liderler toplumlarına önderlik etmiştirler. Gandi'nin kullandığı dil ve eylemler barışçıydı.
Üçüncü dünya ülkelerindeki işsizlik, yoksulluk, gerilik, eğitimsizlikler toplumu olumsuz etkiyor. Anamız, bacımız, kızımız, eşimiz, yarimiz, Türkülerimiz, kederli şarkılarımız… Tarihin en büyük devletlerini kurmuşuz. Kadına hatun demişiz. Savaşta Hakan'ın yanında eşi hatun kişide yerini aldığı anlarda olmuştur.
Tarihte Kadının yeri her zaman olmuştur. Türkler eşiyle beraber güçlü bir aile kurarak var olmuşlardır. Annelerin sevgisi, şefkati, muhabbeti büyüktür. İnsanı en çok anneciği sever. Kadına saygı, hürmet onurumuzdur. Öfke patlamaları tehlikelidir.
Öfkesine hakim olan uygar insandır. İşinden çıkan yorgun kişi streslidir. Küçük bir kahvede bir arkadaşıyla sohbet eden insan biraz stresini atar. Küçük memur, küçük esnaf, gençler, orta yaş grubu, ihtiyarlar muhabbeti ortamlarda yaşam sevincini yakalarlar.
HANS MÜJDAT KOÇNARD:
"Yaşam sevincini kaybetme" dedi. Kasaplararasındaki arkadaşlarla muhabbet ettik. Efkarımı şarkılarla türkülerle atmayı severim.
Sevildiğimiz ortamlarda mutluyuzdur. Yaşam sevincimizi korumalıyız… Sevgisiz ortamlar yorar insanı…