"Halk sagligi oyuncak degildir"

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odasi, Gida Mühendisleri Odasi, Kimya Mühendisleri Odasi ve Tüketici Haklari Dernegi, 26 Nisan 2009 Pazar günü Ankara'da ortak bir basin açiklamasi yaptilar. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odasi Kirklareli Il Temsilcisi Dr. Erol Özkan da bu ortak açiklamayi gazetemiz ile paylasti. Özkan basin açiklamasindan önce sunlari kaydetti;

“TMMOB Ziraat Mühendisleri Odasi, Gida Mühendisleri Odasi, Kimya Mühendisleri Odasi ve Tüketici Haklari Dernegi, 26 Nisan 2009 Pazar günü Ankara'da ortak bir basin açiklamasi yapmistir.

Söz konusu basin açiklamasinda, ana basliklari ile;

- Sorumlu Yöneticiligin kaldirilmasi suretiyle gida isletmelerinde çalisan binlerce mühendisin kriz ortaminda isini kaybetmesine ve aileleriyle birlikte onbinlerce kisinin ekonomik sikinti içine düsmesine neden olacak kanun tasarisi,

- Tüketici sagligi ile oynanmasi ve artan gida terörü,

- Sahte ve kaçak ilaç satisinin önüne geçilemezken, kalinti sorunu nedeniyle ihraç edilen ürünler gümrük kapilarindan dönerken, tüketici ve halk sagligi agir tehdit altindayken; bu sorunlari çözmek yerine, haksiz-hukuksuz sinav uygulamasiyla ziraat mühendislerinin zirai mücadele bayii olmasinin engellenmesi,

- Yanlis ve plansiz bir biçimde baslatilan, bitki koruma ürünlerinin reçeteli satis uygulamasi ile ziraat mühendislerinin mesleklerini yapamaz hale düsürülmesi,

- 4-b statüsünde sözlesmeli çalisan meslektaslarimizin sorunlari ve çözüm noktasindaki belirsizlikler,

- Tarimsal projelerin rasgele kisiler tarafindan hazirlanmasi ve projelerde ziraat mühendisi imzasi aranmamasi,

- Mühendis istihdamini engelleyen uygulamalar,

- Mühendislerin issiz kalmasina seyirci kalan anlayislar ve

- Çözüm üretmek yerine sorun yaratan diger tüm gelismeler, protesto edilmistir.

Basin açiklamasinin ardindan Tarim ve Köyisleri Bakanligi Koruma ve Kontrol Genel Müdürlügü önüne siyah çelenk birakilmistir. Tüm Türkiye'den ziraat mühendislerinin yogun ve etkin biçimde katildigi basin açiklamasinda binlerce mühendis sorunlarini hep bir agizdan haykirarak dile getirmistir. Yapilan kitlesel basin açiklamasina ilimizden de 12 üyemizle katilarak destek verilmistir.”

Söz konusu açiklama söyle;

“Son dönemde, Tarim ve Köyisleri Bakanligi tarafindan uygulamaya sokulan veya hazirlanan kimi düzenlemeler, hak sagligi ve kamu yararini ciddi biçimde ihlal etmekte, mesleklerimizin kazanilmis haklarini hiçe saymakta ve ekonominin içinde bulundugu kriz kosullarinda, üyelerimizin istihdam kosullarini daha da güçlestirmektedir.

Ivedi ve uygun önlemlerle düzeltilmemeleri durumunda halk sagligi açisindan olusturduklari tehdidin boyutu da artacak olan konulari, kamuoyu ile paylasmayi görev biliriz.

1 - Bitki koruma ürünleri, yanlis kullanilmalari durumunda insan ve hayvan sagligi ile çevre için büyük riskler doguran tehlikeli kimyasallardir. Bu nedenle, tipki beseri ilaçlar alaninda oldugu gibi, bitki koruma ürünlerinin de, ilgili alanda yüksekögrenim görmüs uzman mühendisler tarafindan satilmasi ve kullanilmasi gerekmektedir. Buna karsilik, Türkiye'de zirai mücadele bayilerinin 1164'ü tekniker ve teknisyen, 502'si ise ilkokul mezunu ve okuryazardir.

Tarim ve Köyisleri Bakanligi, tüketici sagligini hiçe sayan bu tabloyu degistirmek yerine, ziraat ve kimya mühendislerinin bitki koruma ürünü satisini sinav kosuluna baglamis ve basari notu olarak ta 80 puan barajini getirmistir. Bu çerçevede Bakanlik, Ekim 2008'de yaptigi ve yalnizca 26 kisinin kazandigi ilk sinavin ardindan, 26 Nisan 2009 tarihinde, yani bugün, ikinci sinavi yapmistir.

Nasil ki Eczacilik Fakültesini bitiren bir eczacinin eczane, tip fakültesini bitiren bir doktorun muayenehane, veteriner fakültesini bitiren bir veteriner hekimin veteriner saglik ilaci satis ofisi açmasi için bir sinava girmesi gerekmiyorsa, ziraat ve kimya mühendisinin de bitki koruma ürünü satmaya yönelik zirai mücadele bayii açmasi için sinava girmesi gerekmez. Getirilen zorunluluk, hem tarimsal yüksekögrenime hem de mühendislik mesleklerine bir hakaret niteligindedir. 

2 - Tüm Türkiye'de, hiçbir altyapisi hazir olmadan baslatilan bitki koruma ürünlerinin reçeteli satis sistemi, zor kosullarda zirai mücadele bayiligi ve tarim danismanligi yapan üyelerimizi, mesleklerini yapamaz duruma getirmektedir. Pilot uygulama olmadan reçeteli satis sistemini baslatan 12 Subat 2009 tarihli Yönetmelik, mesleki özlük haklarimizi ihlal eden ve kabul edilemez bir içerige sahiptir. Gerekli hazirliklar yapilmadan, tüm Türkiye'de, ruhsatli tüm bitki koruma ürünlerinin reçeteli satisi zorunlulugu, sahte ve kaçak ilaç satisini tesvik etmekten baska hiçbir ise yaramamaktadir. Zirai mücadele ilaç piyasasinin en az % 5'ini olusturan sahte ve kaçak ilaçlar, Tarim ve Köyisleri Bakanligi'nin aldigi yanlis kararlarla giderek yayginlasmakta, halk sagligi riski giderek yükselmektedir.

Tarim ve Köyisleri Bakanligi'nin tüm bu kararlari tüketici ve halk sagligini korumak için aldigini iddia etmesi ise, kara mizahtan baska bir sey degildir.

3 - Kurulan tarim danismanligi sistemi, hiçbir tarimsal destekleme sistemi ile entegre edilmedigi için, arzu edilen gelismeyi gösterememektedir. Bakanligin orta ve büyük isletmelere yilda 225 TL tarim danismanligi destegi ödeyecegini ilan etmesi, üzülerek ifade etmek gerekir ki, komiktir. Ilkokula giden bir çocugun bile aylik 20 TL harçlikla yetinemedigi bir ortamda, orta ve büyük tarim isletmelerine bu miktarin da altinda bir ödeme yapilarak danismanligin gelistirilebilecegi iddiasinin, ciddiyetle bagdasir bir tarafinin olmadigi açiktir. Bu çerçevede, dogrudan tarim danismanlarina yönelik etkin bir destegin hayata geçirilmesi gerekmektedir.

4 - Oda'larimizin tüm israrli talep ve takiplerine karsilik, Tarim ve Köyisleri Bakanligi, sektörle ilgili projelerde mühendis imzasini ve Oda onayini aramamakta israr etmektedir.  Bu durum hem "çantaci projeci" denilen, tarimla ilgisi bulunmayan kisilerin yaptiklari yanlis projelerle kit kaynaklarin heba edilmesine neden olmakta hem de üyelerimizin haklarina tecavüz edilen bir ortam yaratmaktadir.

5 - Iktidarda bulunan siyasal partinin 2007 Seçim Bildirgesi'nde 10 bin ziraat mühendisi ve diger meslek disiplinlerinden binlerce mühendis istihdam edecegini ilan etmesine ragmen, son derecede düsük düzeylerde mühendis istihdami, aylarca sinava hazirlanan üyelerimizin yasadiklari güçlükleri daha da derinlestirmistir. Bu durum hem üyelerimizin issizlik sorunlarini hem de üyemiz mühendislere en çok ihtiyaç duyulan bir ortamda kamunun mühendis açigini artirmaktadir.      

6 - Bakanlikta TARGEL Projesi kapsaminda 4 b statüsünde çalisan meslektaslarimizin barinma - ulasim - görev ve yetki sorunlari,  verilen tüm sözlere ragmen her geçen gün artarak varliklarini korumaktadir. Bütün bunlardan öte, en dogal insan hakki olan es durumu dahi görmezden gelinmekte, çakili kadro uygulamasiyla aileler parçalanmaktadir. Oda'larimizin bu sorunlarin çözümü konusundaki tüm çabalari, sonuçsuz kalmaktadir.  

7 - Tarim ve Köyisleri Bakanligi tarafindan hazirlanan ve TBMM'ne sevki için Basbakanliga gönderilen Veterinerlik, Bitki Sagligi, Gida ve Yem Yasa Tasarisi, 15.000 gida- kimya - ziraat mühendisi üyemizin çalistigi sorumlu yöneticiligi tümüyle kaldirmaktadir. Tarimla ilgili kuruluslarin toplantilarina katilmayan Tarim ve Köyisleri Bakani Mehdi EKER'in, 14 Mart 2009 tarihinde Firincilar Federasyonu toplantisinda sorumlu yöneticiligi kaldiracagini övünerek ilan etmesi, bardagi tasiran son damla olmustur. Bu durum, hem kriz ortaminda binlerce üyemizin isini kaybetmesine neden olacak hem de halk ve tüketici sagligini çok önemli ve yeni risklerle karsi karsiya birakacaktir. Gümrük Birligi Anlasmasi geregi 1995, özellikle 2004 yilindan bu yana gida güvenligini saglamaya yönelik olarak, gida üretimi, denetimi ve kalite kontrolünde tek yetkili kurum Tarim ve Köyisleri Bakanligi'dir. Ancak geçen süre içinde, AB mevzuatina uyum saglanmasi bir yana,  Tarim ve Köyisleri Bakanligi yeterli ve yetkin personel istihdam edememis, alt yapi ve laboratuar donanimini gelistirememis, etkin denetimler gerçeklestirememis, mevzuatta öngörülen görevlerini yerine getirememistir.

Bakanlik, yürürlükte bulunan Gida Yasasi'na yönelik gerek AB yetkililerince AB mevzuatina uyumlu olmadigi, gerekse kamuoyundan gelen Türkiye gerçeklerine uygun olmadigina iliskin elestiriler dogrultusunda, yeni yasa hazirlama yoluna gitmistir.

Yaklasik 3 yil önce Tarim ve Köyisleri Bakanligi'nca hazirlanan, "Veteriner Hizmetleri, Gida ve Yem Kanunu" taslagi ilgili kurum ve kuruluslarin görüsüne sunulmus, söz konusu taslaga iliskin Oda'larimizin ortak görüsü Bakanliga gönderilmis ve kamuoyu ile paylasilmistir. Ancak, yasallasmak üzere hazirlanan son taslakta görüs ve önerilerimizin Bakanlikça dikkate alinmadigi anlasilmaktadir.

Tarim ve Köyisleri Bakanligi'nin ilgili kesimlerin görüsüne sunulmadan kapali kapilar ardinda hazirlamis oldugu ''Veteriner Hizmetleri, Bitki Sagligi, Gida ve Yem Kanun Taslagi" 'nin, bu haliyle yasalasmasi durumunda;

- Tamamen veteriner hizmetleri agirlikli bir yapi kurulacak, gida ve gida güvenligi yeterince saglanamayacaktir.

- AB'ne uyum adi altinda gida güvenligi sadece hayvansal ürünlere, bunun üzerinden kimi mesleki kazanimlara indirgenerek, ülkemizdeki bitkisel agirlikli beslenme göz ardi edilecektir.

- Gida güvenligi sürecinden mühendisler tasfiye olacagindan, bu alanda yasanmakta olan sorunlar daha da yogunlasarak, tüketici sagligi tehlikeye girecektir.

- Gida alani, hayvansal ürünlere indirgenerek Veteriner Hekimlerin egemenligine birakilacaktir. Resmi Veteriner Hekim tanimi ile kamuda, Yetkilendirilmis Veteriner Hekim tanimi ile özel sektörde, Veteriner Hekimlere alan ve istihdam yaratilmasina yol açacaktir.

- Kamu sektöründe yer bulmakta zorlanan meslektaslarimizin özel sektörde de istihdaminin önü kesilecektir.

- Ekonomik krizin yogun biçimde yasandigi günümüz kosullarinda issiz sayisi hizla artarken, binlerce meslektasimiz issizler ordusuna katilacak, mesleki çatismalar gündeme gelecek ve çalisma barisi zarar görecektir.

- Gida Güvenliginde ve meslektaslarimizin istihdaminda önemli bir yere sahip olan sorumlu yöneticilik uygulamasina son verilerek, mühendislik meslegine büyük bir darbe vurulacaktir.

-Devletin asli görevleri arasinda yer alan denetim hizmetlerinin özel kisi ve kuruluslara devredilmesi söz konusu olacaktir.

Ekonomik krizin tüm ülkeyi derinden etkiledigi bu süreçte, halk sagliginin tehlikeye atilmasi ve binlerce mühendisin çalisma olanaginin ortadan kaldirilmasi kabul edilemez. Bu nedenle; Kanun taslaginin, bilimsel gerçekler dogrultusunda ve ilgili kesimlerin görüsleri dikkate alinarak, Odalarimizin ve Tüketici Örgütlerinin de içinde yer aldigi bir komisyon tarafindan yeniden hazirlanmasini gerekli görüyoruz.

8 - Nihayet, Tarim ve Köyisleri Bakanligi'nin mühendislik bilgisine gerekli özeni göstermeyen yönetim yapisi, sorunlarin çözümü için ortak bir dil olusturma çabalarimizi da engellemektedir. Bakanligin üst kademesinde, Tarim Isletmeleri Genel Müdürü'nün Mimar, Tarim Kredi Kooperatifleri Genel Müdürü'nün Tarih Ögretmeni, Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdür Vekili ile Strateji Gelistirme Baskani'nin Kaymakam olmasi, hemsirelerin dahi Bakanlikta Daire Baskanligi yapiyor olmalari, bu durumun en açik göstergeleridir. Yükselmede kariyer ve liyakat yerine adam kayirmaciligin egemen olmasi, Bakanlikta ve bagli - ilgili Genel Müdürlükleri ile istiraklerinde çalisan üyelerimizin motivasyonunu kirmakta ve çalisma barisini olumsuz yönde etkilemektedir.      

Tarim ve Köyisleri Bakanligi'ni, yukarida sayilan tüm konularda mühendislik meslegine saygili olmaya, tüketici hak ve yararlarini gözetmeye, katilimci ortamlarda tüm bu düzenlemeleri Odalar, tüketici örgüleri ve diger meslek örgütleri ile birlikte tartismaya açmaya ve kamu yararina uyarli sonuçlar üretmeye davet ediyoruz.  

Tarim ve Köyisleri Bakanligi, sözü edilen Tasari'nin yasalastirilmasina yönelik israrli tutumunu sürdürmesi durumunda, Gida - Kimya - Ziraat Mühendisleri Odalari ve Tüketici Haklari Dernegi olarak, hukuksal sinirlarda tüm demokratik haklarimizi kullanacagimizi bildiririz.”  

 

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol