"Hain pusulari kuranlar stratejik ortaklarimizdir"

Atatürkçü Düsünce Dernegi Küçük Kurultayi 3-4 Kasim tarihinde Ankara'da gerçeklestirildi. Atatürkçü Düsünce Dernegi Küçük Kurultayi'nda gerçeklesen toplantida küçük kurultay adina Atatürkçü Düsünce Dernegi Genel Baskani Emekli Orgeneral M. Sener Eruygur bir toplanti sonuç bildirgesi yayinladi.
3-4 Kasim tarihlerinde Ankara'da gerçeklestirilen kurultay ile ilgili olarak Atatürkçü Düsünce Dernegi Kirklareli Subesi Baskani Ayfer Tomruk toplanti sonuç bildirgesini gazetemize ulastirdi.
Atatürkçü Düsünce Dernegi Küçük Kurultayinda gerçeklestirilen toplanti sonuç bildirgesi su sekilde; "Ulusun Bagimsizligi ve Ülkenin Bütünlügü, Türkiye karsiti iç ve dis güçlerin tehdidi altindadir. Sömürgeci ve yayilmaci emperyalistlerle yerli isbirlikçileri, Sevr planlarini yürürlüge koymak için çabalarini hizlandirmistir.
Plan yeni degildir. Askerlerimizi, kamu görevlilerini, ögretmenleri sehit eden hain pusularin arkasinda da sözde Stratejik Ortaklarimiz; ABD ve emperyalizmin diger parçasi AB vardir.
Hedef, etnik ve inanç ayriliklarini körükleyerek ulusal çözülmeye ve bölünmeye yol açmaktir. 1919daki isbirlikçi gerici, irkçi, bölücü mandaci ortakligin uzantilari bugün yine isbasindadir.
Emperyalizm, küresellesen dünyayi "Yeni Dünya Düzeni" adi altinda yeniden paylasmak amacindadir. Demokrasi ve Baris adina isgal edilen Afganistan ve Iraki baska ülkeler izleyecektir. Ricein söylemiyle, BOP çerçevesinde, sinirlari degistirilmek istenen 22 ülke vardir.
Yeni Dünya Düzeni, amaçlari geregi Siyasal, ekonomik, (kültürel ve askeri boyutlariyla) Ulus Devletleri yok etme pesindedir. Uygulanan Neoliberal politikalar zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul kilmaktadir.
Türkiye Cumhuriyeti sömürgelesme sürecine sokulmustur. Ülkenin yeralti ve yerüstü kaynaklari sömürgecilerin yagmasina açilmistir.
Uluslararasi tekellerin ve sermayenin önündeki tüm engeller kaldirilarak Türkiye "Açik Pazar" durumuna getirilmistir.
Bir yandan ülke topraklari elden çikarilmakta, diger yandan bagimsizligin, egemenligin güvencesi olan KITler yabancilara satilarak ekonomik egemenlik yok edilmektedir.
Gereksiz ve asiri dis borçlanmalarla, ekonomik bagimlilik pekistirilmektedir.
Büyük Önderimizin de açikça belirttigi gibi, ekonomik bagimsizliktan yoksun olmak, siyasal bagimsizligin da yitirilmesi demektir. Siyasal iktidar, sömürülmeye ve bagimli olmaya yol açan yasalari; IMF, Dünya Bankasi gibi Uluslararasi Sermaye Kuruluslarinin ve ABnin istekleri dogrultusunda öncelikli olarak çikarmaktadir. Madenlerimiz yagmalanmakta, zengin tarim arazileri ve Kaz Daglari örneginde oldugu gibi dogal zenginliklerimiz yitirilmektedir. Uygulanan rant ekonomisi tüm degerlerimizle birlikte ormanlari da yok etmektedir. Su kaynaklarimiz da büyük tehdit altindadir.
Simdi elleri, su ve toprak düzenini saglayan, dünyanin akcigerlerini olusturan Ormanlara uzanmistir. Çikartilan Orman Yasalari orman alanlarinin daraltilmasina yol açmistir. Bu olumsuz gidis, hazirlanacak Anayasada daha da artacaktir.
Ülkeyi bölüp parçalayacak ve Cumhuriyetin Kurulus Felsefesini olusturan Atatürk Devrim ve Ilkelerinden tümüyle uzaklastiracak hukuksal yapilanma da sözde "Sivil Anayasa" ile gerçeklestirilmek istenmektedir.
Ayrica basta dilimiz olmak üzere kültürel degerlerimiz yozlastirmakta, Ulus Devletimiz, kültürel alanda da çözülmektedir. Sonuç olarak Amasya Bildirgesinde belirtildigi gibi "Vatanin bütünlügü ve bagimsizligi" bugün de tehlikededir.
Yüce Önder Atatürke, Onun Devrim ve Ilkelerine, Türk Silahli Kuvvetlerine yönelik olarak, artarak yapilan saldirilar da Türkiye Cumhuriyetinin varligini hedef almaktadir. Türkiye Cumhuriyeti 1920lerin basinda yokluk ve yoksunluk içerisinde ve uçurumun kiyisinda iken Düvel-i Muazzama denilen Emperyalizme karsi kan ve can verilerek kurulmustur.
Bütün Dünya bilmelidir ki, Türk Ulusu birlik ve bütünlük içerisinde, omuz omuza, Vatani ve Cumhuriyeti koruyacak ve yasatacaktir. Bu amaçla Atatürkçü Düsünceyi benimseyen, Cumhuriyetçi, Ulusalci tüm Siyasi Partilerin, Demokratik Kitle Örgütlerinin, Meslek Odalarinin, Sendikalarin vatan ve cumhuriyet savunmasinda birlik ve bütünlük içerisinde hareket etmesi yasamsaldir.
"Bütün bu durum ve kosullar içinde bile, görevinin Türk Bagimsizlik ve Cumhuriyetini kurtarmak" oldugunun bilincinde olan Türk Gençligi de ülkesinin gelecegine sahip çikacaktir.
Ülkemizin sorunlarinin çözümü, devletimizin kurulus ideolojisi ve bir uygarlik tasarimi olan Kemalizmde yani akil ve bilimi rehber alan ulus-devlet anlayisindadir. Herkes tarafindan bilinmelidir ki, Türkiye Cumhuriyeti sonsuza dek yasatilacak, Ulusumuzun Çagdas Uygarligi asmasinda Atatürkçü Düsünce isigimiz olacaktir."