Türkiye'de insanların istedikleri mesleklerde çalışma şansı pek yoktur. Bunun nedeni öncelikle işsizliktir. Birkaç milyon işsiz insandan ancak bazıları iş sahibi olma şansına sahiptir. İş bulamayanlar tesadüfün kendilerine isabet etmesini bekleyeceklerdir Bütün bu olumsuzlukların ışığında işsizler, iş arayanlar kendilerine iş konusunda yöneltilen soruya genellikle, "HER İŞİ YAPARIZ HER MESLEKTE ÇALIŞIRIZ" demektedirler. Yeter ki iş olsun.
İşsizlik istediğimiz, sevdiğimiz işte ve meslekte çalışmamıza engeldir. Çünkü bir işe yüzlerce kişi taliptir. Şansın kime güleceği belli değildir. Fakat onlarda da problem vardır. Diyelim ki edebiyat insanısınız. Başka bir mesleğiniz yoktur. Şiir, öykü, roman yazıyorsunuz, köşe yazarısınız. Gazeteci yazar olmak bir meslektir. Ancak gazeteci yazarlık bir yetenek işidir. İstemekle gazeteci olunmaz. Mesela ünlü romancı Yaşar Kemal roman yazarlığına Çukurova'nın yoksul insanlarına başvuru yada şikayet dilekçeleri yazmakla yazarlığa başlamıştır. Asıl mesleği ARZUALCILIK iken Gazeteci yazar olmuştur. Mehmet Akif Veteriner iken edebiyatçı olmuştur. Bildiğiniz gibi ünlü hikayeci Ömer Seyfettin subay iken hikaye yazarıdır. Nazım Hikmet, Aziz Nesin subaydılar. Sait Faik ise ekonomisttir. Oysa biz onun başarılı bir öykücü olarak biliriz. Çetin Altan'ın asıl mesleği hukuktur. Ama cümle alem onu Gazeteci yazar bilir. Böyle tanınmıştır. Orhan Asena doktor, Oğuz Atay İnşaat Mühendisi olarak okulu bitirmişlerken, hayatta yazar olup çıkmışlardır. Ağırlıklı kitap yazmakla tanınan Demirtaş Ceyhun mimardır. Roman yazarı Necati Cumalı hukukçudur. Ünlü şair Behçet Kemal Çağlar edebiyatçı, şair, radyo sunucusu olarak bilinirken kendisi maden mühendisidir. Orhan Pamuk doğrudan gazeteci yazardır. Nobel edebiyat ödülünü almıştır. Ünlü hikayeci Orhan Kemal'in ise asıl mesleği marangozluktur.
Kırklareli'nde et kafalı bir yazar İneceli şair İsmail Alabayırlı'ya, onun marangoz olduğunu kastederek, "Marangozdan şair olur mu" diye yazmıştır. Olur tabii. Sözgelimi ben öğretmenim, fakat hayatta en çok gazeteci - yazar olarak tanınmışımdır. 67 yıldan beri yazıyorum yazığım yazıların sayısı 35 bini bulmuştur. Üstelik beş de kitap yazmışımdır. Bu durumda yazarlığım öne çıkmış, mesleğim yazarlık olmuştur. Yukarda da yazdığım gibi şair ve yazarlar, genelde iki meslekli insanlardır. Yazarlığı seçmişlerdir. Fakat asıl meslekte ise tesadüfen olmuşlardır. Ülkemizde insanların istedikleri, sevdikleri mesleklerde çalışmaları şansa, tesadüfe bağlıdır. Bulduğumuz işte, meslekte çalışmak zorundayız. Sevmediğimiz bir meslekte çalışmamız durumunda bunun işimizdeki verimliliğe ne kadar etkisi olduğunu bilmiyoruz. Fakat olumsuz etkisi olabileceğini tahmin ediyoruz. Çünkü insanlar "sevmediğimiz işten hayır gelmez" diye söylerler.
"Her işi yaparız her meslekte çalışırız" demek bizim doğru dürüst bir mesleğin sahibi olmadığımızı gösterir. Bir anlamda Vasıfsız İşçi'yiz demektir. Bunun bize iş bulmakta yokuş olduğunu unutmamalıyız. Vasıfsız işçi Niteliksiz işçi demektir. Onun yaptığı sadece kaba işçiliktir. Artık bu tür işçiye ihtiyaç kalmamıştır. Bilerek, düşünerek iş yapmanın verimi arttırdığı bilinen şeydir.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol