HER DEVRIN SARKISI HER DEVRIN YAZARI VARDIR

HER DEVRIN SARKISI HER DEVRIN YAZARI VARDIR
Sadun Tanju "KUTSAL INEKLER" adini tasiyan kitabinda, "INSANOÄzLU YASARKEN VE DÜSÜNÜRKHEN BIR AY ÇIÇEÄzI GIBI HEP ISIÄzA DÖNMELI"der.
Sadun Tanju'yu günümüzün yazarlarindan biridir. Vatan gazetesinde köse yazarligi yapmistir. Düsüncelerinden ve yazdiklarindan dolayi saldiriya ugramis ve de dövülmüs gazetecilerdendir. O zamanlar Özcan Ergüder ile VATAN gazetesini okutan, en çok okunan yazarlardandirlar.
Bastarafi Sayfa 1
KIM dergisinin yazarlari arasinda bulunuyorlardi. KIM dergisi Ismet Invnü'nün damadi gazeteci yazar Metin Toker'in çikardigi AKIS Dergisi kadar okunan haftalik bir dergiydi. O zaman çikan Forum Dergisini de unutmamak gerekir.
Aslinda 1950 ve 1970'li yillara kadar o dönemin ünlü gazeteci yazarlari yalniz Sadun Tanju, Özcan Ergüder, Metin Toker degil. Dostum Ilhami Soysal, Nadir Nadi, Çetin Altan, Oktay Akbal, Ali Sirmen ve hapse girmis çikmis olanlar, hapishane koridorlarinda Volta atanlar, Muhalefet Lideri Ismet Inönü'nün cezaevinde her hafta ziyaretlerine gittigi gazeteci yazarlar vardi. Bunlar o devrin Türkiyesi'nde BEYAZ BARUT denilen gazete ve gazeteciligi iyi yapan kimselerdi. Bilindigi gibi BEYAZ BARUT medyadir, nisancilari medyada kalem oynatanlardir. Kaleler SIYAH BARUT ile, Krallar, diktatörler, fasist idareler BEYAZ BARUT ile yikilmislardir, Beyaz Barut demokrasilerin Dördüncü Kuvvet'idir.
Ben Sadun Tancu ile Özcan Ergüder'i 1960'li yillarin basinda, Vatan gazetesi Yönetim Merkezi'nde tanidim. O sira ögretmenlikten ayrilmis, gazetecilik yapiyordum. Cumhuriyet gazetesinde de yerim vardi. Bu sebeple Istanbul'da basin dünyasini iyi taniyordum. Memlekette ceberrut bir iktidar askeri müdahale ile gitmis, 27 Mayis Devrimi'nin yol açtigi Aydinlik bir Devri baslamisti. Ortalikta 1961 Anayasasinin getirdigi basin hürriyeti, düsünce serbestligi, Ispat Hakki, Üniversite özerkligi, TRT'ni bagimsizligi, Hakim Teminati vardi. Bu sebeple aydinlar rahattilar. Ancak 1970'li yillarin basindan itibaren "Bu Anayasa ile Türkiye Idare Edilmez" diyen Demirel ve Erbakan gibi siyasiler ve iktidarlar görülmeye baslayinca ülkeye bir ALACAKARANLIK çökmeye, irtica güç kazanmaya, fasizan baskilar artmaya basladi. Gazeteci yazarlar bir anda kendilerini karanlikta yumruk sallayan kaba kuvvetçilerin, iskencecilerin karsisinda bulundular. Sadun Tancular, Ilhami Soysallar, Ilhan Selçuklar, Ali Sirmenler bunlardandi. Sadun Tancu KUTSAL INEKLER kitabinda ülkenin bu alacakaranlik zamanindan görüntüler, olaylar yansitmakta, bir yerde "yazarin amaci toplumda yeni bir "Gerçek" üretmek ve insanlari sarsmak" oldugunu söyler. Ve bir Alman romancidan su sözü aktarir "Hiç bir sey toplumu onlarin kafasindaki pislik kadar kirletmez" der. Sadun Tanju'nun "onlar" dedigi gerçegi birakip bir hikaye ile insanlari uyutanlardir. Insani dünyadan, düsünceden koparanlardir.
Tarihte Türk insani masalsizdi, ancak masallarla büyütüldü. Hep kendisine hikaye anlatildi. Mustafa Kemal gibi, " dünyada bir tarikat vardir, o da MEDENIYET TARIKATIDIR". Yani uygarlik yolu vardir. Bunu uzak kalanlar onun isigi karsisinda yok olup giderler. Medeniyet Tarikati'nin disinda kalanlar, bunar ister insanlar, ister toplumlar ve isterse uluslar olsun sürünmeye mahkümdurlar.
Geçmisten gelen bir söz vardir Her devir sarkisiyla gelir ve sarkisiyla gider. Ama her devrin de yazari, mücadele edeni, halkini aydinlatmak isteyeni, düsünen RODINLER'i vardir. Rodin bir heykeltrastir, DÜSÜNEN ADAM'in heykelini, yapmistir. Bizde bir yazarin, bir düsünen adamin heykeli varmidir bilmiyorum. Fakat Fransiz yazari, romanci Balzac'in Paris'te bir heykeli vardir ve kaidesinde su yazilidir Napolyonun kiliç ile yapamadigini Balzac kalemi ile yapti. "Kalem ve saban kiliçtan üstündür. Fransizlar kalemi öne çikarmislar, Mustafa Kemal hem kalemi hem de sabani öne çikarmistir. Birisi ak kagit üstüne yazar, öbürü kara topragi eseler, karistirir. Daha ne diyeyim, KUTSAL INEKLER'i bulursaniz okuyun derim.
nazifkaracam@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol