HALK KIRGIN VE BEZGIN

Tek icraat kargasa, kargasanin büyümesine zemin hazirlamak.

Ekonomide ise tek icraat zam.

Uzunca bir zamandir Istanbul'dayim.

Geçtigimiz subat ayinda metrobüse zam gelmis, bir lira yirmi kurustan bir buçuk liraya çikmisti.

Kasimin ortasinda bir anda yüzde otuz bes zamla iki liraya düzleyiverdiler.

Ne kadar kolay di mi zam yapmak?

Çalisanin veya emeklinin ücretine zam yapmaya gelince sira…

Bir metrobüse yapilan zam kadar ancak.

 

Her gün yeni bir gündem, her an yeni bir sorun.

TV'lerde haber bültenlerinde sürekli "Son dakika gelismesi" beklentisi içine girdik adeta.

Ekrandaki sunucu, haberi bir anda kesiyor ve "Elimize ulasan bir son dakika gelismesi," deyip yeni bir sarsintiyi, yeni bir gelismeyi aninda paylasiveriyor.

Hep sevimsiz gelismeler.

"Tunceli'nin adinin Dersim olarak degistirilmesi için…"

"Telekulak rezaletleri."

"Yargi alanindaki anlamsiz rezaletler."

Vesaire iste.

Saymakla mi biter?

 Halkin temel sorunlarina zerre kadar egilmeyen bir yürütüm, bir hükümet anlayisi.

Nereden de bulurlar her gün yeni bir sorunu?

Nasil da basarirlar?

Nasil da islerine gelir yok yere yaratilan sorunlar!..

 Bakan ve basbakan yardimcisi Bülent Arinç, zaman zaman olgun bir çizgi çizer gibi durur.

Oysa bu ara isi gücü birakmis, kavga kasartmakta.

Saçi sakali agarmis, medrese egitiminden geçmis, din iman, Allah kitap yolunda adam…

Isi gücü bir yana atmis, sokak kavgasi derdinde.

Bir bakiyorsun Baykal'a çatar, bir bakarsin Kiliçdaroglu'na akil verir, çevirir muhalefete yamuk yumuk göndermeler yapar…

Bu adamlar sokak agzini, mahalle kavgasini, külhanbeyligi ne zaman birakip hükümet olduklarini anlayacak, bu ülkenin yönetiminin onlarin elinde oldugunu algilayip, sorunlara ne zaman çare aramaya niyetlenecekler yahu?

Görmüyorlar mi, halk perisan.

Görmüyorlar mi halk mutsuz.

Toplum umutsuz.

Yazik degil mi?

Birileri bundan sorumlu degil mi?

Birilerine dürüstlük dersi verenlerin, kendi yasam biçimleriyle örnek olmalari gerekmiyor mu?

Yani…

Ana yengeç, yavrusuna, "Neden böyle yan yan yürüyorsun yavrum ? "  diye sorar. " Düzgün

 yürüsene!" der.

"Pekala anne " der, yavru yengeç. "Sen önümden düzgün yürü, ben seni takip  ederim. "

Demek ki, önemli olan nasihat, önemli olan akil vermek, önemli olan kuru kuruya elestirmek, lâfla yönlendirmeye ugrasmak degildir.

Icraat önemlidir. "Ainesi istir kisinin, lâfa bakilmaz!" demis ya hani.

Bu halkin gönlünü kazanmanin bir yolu, bir yordami olsa gerek.

Bu halkin moralini bu denli sarsmamak önemli, bozmamak gerekli.

Yoksa, gerçekten zor günler yasiyoruz, gerçekten moralsiz ve darmadagin.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol