"GIDERIM BALKAN TÜKENMEZ/ ARKAMA BAKARIM IMDAT GELMEZ"

Tarihimizde Rumeli Muhacirligi meshurdur. Rumeli'den göçmenlik 1700'lü yillarin baslarinda baslamis, 1989 yilina kadar araliklarla, zorlama ve savaslara bagli olarak devam etmistir.

Bir tespite göre Balkanlar'da 93 Muharebesi'ne yani 1877-1878 Osmanli-Rus Savasi'na kadar 7 milyon Türk yerlerinden olmuslardir. Bundan sonra da yaklasik 4-5 milyon Rumeli Insani Balkanlar'dan Trakya ve Anadolu'ya dönmüstür.
Rumeli Muhacirligi'ni anlatan fazla kitap yazilmamistir. Su zaman su kadar insan göç etmistir diye bilgi verilmistir ama Rumeli Muhacirligi'ni yapan ve yasayanlarin yollardaki öyküsü yazilmamistir. Edebiyatimizda bu konuda önemli bir bosluk vardir. Bildigim kadariyla Kesanli romanci Safiye Erol "CIÄzERDELEN" romaninda bunu anlatmistir. Zagra Müftüsü Raci Efendi de, "Tarihçe-i Zagra" kitabinda 93 Muharebesi (1877-1878) ni ve Bulgaristan'dan bu savasa bagli göç ve göçmenligi, Bulgar ve Ruslarin Türklere yaptiklari iskenceleri dile getirmistir. Bu baglamda Münevver Ayasli'nin "Rumeli ve Muhtesem Istanbul", Zeki Ergas'in "Savas yillarinda BALKANLARDAN ANADOLU'YA BIR AILENIN ÖYKÜSÜ", Yilmaz Çetiner'in ve Firuzan'in Rumeli'yi anlatan kitaplarini zikretmek mümkündür.
Tabii Rumeli Muhacirligi'ni anlatan daha baska kitaplar da vardir. Fakat biz Rumeli Muhacirligi'nin romani yazildigini söylemek istiyoruz. Belki yazilmistir da biz okumamisizdir yada bu tür kitaplardan haberimiz olmamistir.
Balkanlar Türk tarihinde bir yara, Rumeli Türklügü'nde bir özlemdir. 1877 Plevne Muharebesi Bulgaristan Türklügü'nün göç ve göçmenliginde bir Dönüm Noktasi olmustur. Ilk asamada Plevne'de Ruslari bozguna ugratan Gazi Osman Pasa daha sonra Ruslarin büyük bir kuvvetle saldirilarina karsi koyamayinca Plevne Kahramanligi türkülere kalmistir. Gazeteci-Yazar Yilmaz Çetiner "SU BIZIM RUMELI" kitabinda su türküye yer vermistir
"Plevne dedikleri küçük kasaba
Rus askeri çoktur gelmez hesaba
Atilan gülleri almaz kasaba
Giderim Balkan tükenmez
Arkama bakarim imdat gelmez
Plevnenin içinde ordu kirildi
Osman Pasa sol yanindan vuruldu
Kirkbin asker esir tutuldu
Giderim Balkan tükenmez
Arkama bakarim imdat gelmez.
Türk insani büyük olaylara, büyük acilara ve özlemlere hep türkü yakmistir. Bugün Rumeli tarihte ve türkülerde, geride biraktigimiz kültürde yasamaktadir. Oralarda hayali degil, gerçek anlamda bir Avrupa mirasimiz vardir. Benim atalarim 93 Muharebesi'nden sonra Lofça- Plevne arasinda kalan Benova'dan gelmislerdir. Pinarhisar'in Poyrali köyüne uzanan Gazi Mihal Vakfi arazisine yerlesmislerdir. Gazi Mihal Bilecik'e bagli Harmankayali bir dönmedir. Osmanli Devleti'nin kurucusu Osman Bey'in Akinci Komutanlarindandir. Kirklareli Pinarhisar ve Vize'yi, Varna ve Lofçayi Osmanli topraklarina katmistir. Lofça'da Rumeli insaninin türkülerindedir.
Dogalki muhacirlik yalniz Bulgaristan'dan Romanya'dan degil, Makedonya'dan, Bosna-Hersek'ten, Arnavutluk'tan, Yunanistan'dan, Girit'ten, Kafkaslar'dan da olmustur. Osmanli topraklarini geride birakan Türk insani cumhuriyet ile bir VATAN bilincine sahip olmustur. Bir zamanlar Yemen çölleri, Bagdat-Basra, Kafkaslar, Kirim, Balkanlar, Afrika'nin kuzeyi, Adalar Osmanli'nin mülkü idi. Bütün buralari Balkan ve Birinci Dünya Savasi ile elimizden çikmis, buralarda yasayanlar MUHACIR olarak ANA VATAN dedikleri Türkiye'ye gelmislerdir. Cumhuriyet ilan edildiginde Türkiye bir KÖYLER MEMLEKETI, ayni zamanda GÖÇMENLER ÜLKESI idi. Bugün köyler, köylüler kentlere gelmis, Anadolu ve Trakya "Türküm Diyene" Vatan olmustur. Bundan sonrasi da öyle olacaktir.
nazifkaracam@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol