GÜVERCİN SEVENLER DERNEK BAŞKANI HÜSEYİN HELVACIOĞLU İLE SÖYLEŞİ

29.12.2013 akşamı Kırklareli Kanatlı ve Kürklü Hayvanlar, Güvercin Sevenler Dernek Başkanı Hüseyin Helvacıoğlu ile sohbetten notlar:
Hüseyin Helvacıoğlu: " Her Pazar günü 13.30'da başlayan Güvercin Mezatı kuşların yoğunluğuna göre akşam üstü bitiyor. Mezat bir iki saat sürüyor. Ayrıca her Çarşamba akşamı saat 20.30'da Derneğin lokalinde güvercin mezatı yapılıyor. Güvercin mezatı arz talep meselesidir.
Adamın dişi güvercini ölmüştür. Bir dişi güvercin mezata çıkınca ihtiyacı olan onu almaya çalışıyor. Bu güvercin kime lazımsa onu almaya çalışır. Güvercinin fiyatı onu isteyenlere bağlıdır" dedi.
" Dedeler nereden gelmişler?"
Hüseyin Helvacıoğlu: " Annem Selanik Kayalar ( Kayalarlı) köyünden mübadele sırasında gelmiş. Babam Kırklareli'nin yerlisidir. ( Gacal=Yerli). Babamın adı Hancı Halit'tir. Kırklareli Belediyesi'nin yakınında, Kapan Camii karşısında Gazdaş'ın olduğu yerde dedemin adıyla anılan Hüseyin Efendi'nin hanı varmış. Bu hana Sazara, Beypınar, Balkan Köyleri gelirmiş" dedi.
"Güvercine sevdalanmak nasıl başladı?
Bende beyaz güvercinin uçuşuna, kanat çırpışına hayranımdır."
Hüseyin Helvacıoğlu: Rahmetli İmam Ali Koçmar ( Taşıcılık yapan) ağabeyimiz merkez orta okuluna giderken bir çift güvercini bana vermişti. Güvercin sevdası o zamandan beri devam ediyor. Herkesin bir hobisi, merakı vardır. Yaşım 49" dedi.
" Güvercin sevenler Derneğinde eski başkanlar kimlerdir?"
"Fahri Başkanımız İmam Ali Kaçmardı. Önder Bağdan, Kıvanç Kurtar, Çetin Karakoç, Mesut Dinçer, Sayim Başol, Ali Çubuk başkanlıklar dönüşümlü olarak yapılmıştır. Derneğin kuruluş tarihi 01-09-1997.
Üçyüz üyemizden %80'i güvercin bakıyor. Geceleri derneğe gelen, sohbet eden %10'dur. Güvercin mezatına 80-90 kişi katılıyor" dedi. Teşekkürler.,
Dernek Lokal'ini işleten Ayhan Nayan'dır. Çok saygılı, esprili, muhabbetli kral çocuktur. Soyadı bence Noyan olmalıdır.
İnsanlar çok eskiden beri güvercinleri severler. Posta güvercini olarakta kullanılmışlardır. Hayvan sevgisi güzel bir şeydir. Uzak Asya'dan dört nala dağılmışız dört bir yana.. Ülkeler fethetmişiz.. Devletle kurmuşuzdur. Sayısız bayındırlık eseri yapmışızdır.
Kuşlara üşümesinler diye barınaklar yapmışızdır. Arasta önünde güvercinlere yem atanlar oluyor. Terminal önünde ekmek, simit doğrayanlar var. "sevmek" işte yaşamın anlamı bu kelimede anlam kazanır. İnsanlık Barbarlıktan ancak birbirini sevmekle kurtulabilir…