GÜVERCINLER..

Ne yalan söyleyeyim. Oldum olasi kedi ve köpekleri sevememisimdir.
Asla hayvan düsmani degilim ama isiriyorlar, tirmaliyorlar. Güvercinleri çok seviyorum. Bazen gelip pencereme konuyorlar.
Söylesiyorum onlarla. Bugday atiyorum önlerine. Öyle de güzel bakiyorlar ki.. Yüzyillar önce haberlesme araci olarak kullanilirlardi. Ayaklarindan birine mektup baglanip yönlendirirlerdi. Eger ayni mektupla geri dönerlerse bu aci bir haber demekti. Güvercinlerin çok çesitleri var. Beyazi, siyahi, paçalisi, sorguçlusu..
Takla atanlari gördükçe doyumsuz bir zevk ali yorum. Ancak, eyvah bir yere çarpip 
düsecekler diye de strese giriyorum. Bayiliyorum su güvercinlere. Öyle güzel yaratiklar ki..
Süslü bir gelin gibidir onlar. LA POLAMA adli bir sarki var. Temasi güvercin. Müzigin sahibi Sebastian Iradior. Yorumu Semino Rossi yapmis. Dinlemeye doyum olmuyor. Güvercin meraklisi çok kisi tanimisimdir. Bunlardan birisi de Altinoluk´ta yasayan ve KUÅzÇU CENGIZ olarak bilinen bir arkadas. Asil mesleginin disinda isi gücü güvercin.
Kedi köpeklere degil, güvercinlere adamis kendisini. Besliyor, bakiyor, üretiyor. Güzel bir tutku. Hani oturdugum apartmanda bilsemki kizmayacaklar hemen güvercin bakacagim. Onlarin askina do yamiyorum. Åzimdilik sadece bakisip söylesiyoruz.
Sabahlari gelip penceremi tikliyorlar. Sokak köpegi, sokak kedisi degil onlar.. Hastayim güvercinlere. Her seyden önce baris simgesi olduklari için.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol