Romancı Şair Türkücü sevdiğim insan yazar HASAN ÖZTÜRK'ÜN esprili Demiraco yazısına teşekkür ederim..
14 Ekim 2014 Salı posta gazetesini Kasaplar arasında okudum. ''YİNE BİZE HÜSRAN'' ''Letonya 1- Türkiye 1 Fransa'da düzenlenecek 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası elemelerinde ilk iki maçını kaybeden A Milli Takımımız, Letonya'da ilk puanını aldı, ama grupta son sıradan kurtulamadı. Yedi maçı kalan Türkiye'nin gruptan çıkma şansı artık mucizelere kaldı.''
Spor sayfasında :''A Milli Takım Direktörü Fatih Terim 1-1 biten Letonya maçının ardından kızgındı. Hayal kırıklığını yaşadığını dile getiren hoca,''Seçim benim, oynatma benim… Dolayısıyla kabahat benim ifadesini kullandı.'' Posta gazetesini, ulusal basını her gün okumaya çalışırım. Durmazların kahvedeyim. Eski futbol günlerinde Milli takımın başarılı ve başarısız olduğu günleri hatırlıyoruz. Kırklareli spor - Altay maçı 1-1 bitmiş. İngilizler bizi çok farklı yenmişti. Kornerden İngilizlerin her ortası uzun boylu İngiliz futbolcularının kafa vuruşuyla gol olmuştu. Kaleci Yaşar o gün şansızdı. Çok gol yedi. Defansımızda uzun boylu futbolcumuz yoktu.. Macaristan Milli takımın her akımı sağ kanattan kısa paslarla gelişini Türk Milli takımı engelleyemedi.. Yine farklı mağlup olduk. Maçı okuyamadık. Galatasaray'a Dervalin teknik direktör olarak gelmesi yeni bir sistemin işaretiydi.. Galatasaray'da kaleci Simoviç, orta sahada Prekazi, Hagi; defansta Popesku'nun gelişiyle her şey değişti. Galatasaray'ın alt yapısından gençler takıma adapte edildi. Dervalin yardımcısı hatırladığım kadar Fatih Terimdi. Fatih Terim Galatasaray'da, Milli takımda büyük başarılara imza attı.. Dervalin Futbol aşkı, yeni sistemi oturtması; Galatasaray'ın forma sevdası sonraki yıllara da damgasını vurdu. Güzel sonuçlar alındı. Futbol güzel bir sevdadır. Fenerbahçe'nin top tekniği yüksek futbolcuları transfer etmesi farklı bir tavırdı. Aleks gibi duran topu isabetli vuran futbolcular başarıyı getirmiştir. Aykut, Oğuz Alparslan gibi tekniği yüksek futbolcularla pek çok başarılı maçlar çıkardılar. Ben Galatasaraylıyım. Gazhane Sokağı çocukları METİN OKTAY SEVDALISIYDI. Yirmi yıl önce Beşiktaş ve Galatasaray'ın sezon takım açılışlarına katılmıştım. İstanbul'da halamları ziyaret etmiştim.. 1965-70 yıllarında futbol maçına gidebilecek param varsa arkadaşlarla üç büyüklerin derbi maçlarını İstanbul'da izlemiştim. Metin Oktay'ı, Turgay Şeren'i, Turan Doğangünü; pek çok futbolcuyu görme fırsatım olmuştu. Müthiş futbolcular vardı. Yıllar geldi geçti. Milli takımda genç futbolculara da yer vermek lazım.. Bütün takımların alt yapısında önemli yatırımlar yapılmalıdır. Tanju Çolak her antrenmandan sonra yarım saat özel antrenman yaparak form tutarmış. Hemşerim Ahmet Rasim Yavaş üç dört sene önce Tanju Çolak'ı Kırklareli'ne getirmişti. Güzel bir maçı o günlerde izlemiştim. Öğrencim Murat CAMUZ Tanju'nun takımındaydı. Kondisyonu ve tekniği ile göz doldurmuştu. Çok hırslıydı.
NTV Haberleri izledim. Saat 15.30.Yeni çıkarılacak kanunla polislere Almanya'da olduğu gibi yetkiler verilecekmiş. İslam dünyasının çağdaşlaşması güzel bir ütopyadır.. Bencilliğin, kibrin, vahşetin yükselişi toplumları üzer durur. Sevgiyi insanlığı unutturan mafya filmleri gençliği olumsuz etkiliyor. Spor yapan gençlere Saygım vardır..
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol