FETÖ’cü öğretmenler hakim karşısında

Kırklareli'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, haklarında "Terör örgütü üyesi olmak" iddiasıyla dava açılan 31 eski öğretmenin yargılanmasına ikinci gününde devam edildi.
Kırklareli Halk Eğitim Merkezi salonunda oluşturulan 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, aralarında örgütün şifreli haberleşme programı "ByLock" kullandıkları iddia edilenlerin de bulunduğu 19'u tutuklu 31 eski öğretmen, hakim karşısına çıktı.
Kırklareli Emniyet Müdürlüğü polis ekipleri, salon çevresinde geniş güvenlik önemi aldı. Tutuklu sanıklar, duruşma salonuna ceza infaz kurumu ring araçlarıyla getirildi.

Sanık yakınları, duruşma salonunun önünde kurulan kontrol noktasında üst araması yapıldıktan sonra salona alındı. Duruşma, tutuklu sanıklardan Bünyamin Çetin'in savunmasıyla başladı. Hakkındaki suçlamaları reddeden Çetin, evinde yapılan aramalarda bulunan bazı evraklarda geçen yazılı ifadelerin kendine ait olmadığını ileri sürdü.
Aktif Eğitim-Sen'in başkanlığını yaptığını belirten Çetin, kendisinin ve üyelerin FETÖ ile ilgili hiçbir bağının bulunmadığını iddia etti. Sendika toplantılarını kahvehanelerde yaptıklarını anlatan Çetin, sendikalarının cemaat sendikası olmadığını ve her kesimden insanın bulunduğunu ileri sürdü.
Sendika tüzüğünü beğendiğini ve bu nedenle üye olduğunu aktaran Çetin, daha sonra yöneticilik görevine getirildiği iddia etti. Mahkeme Başkanı İzzet Koçer'in, Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede yer alan, evde bulunan bir notta, ''Bazı öğrencileri nasıl kazanalım, Emre Belözoğlu ve Hakan Şükür ile tanıştıracağım'' yazılı ifadelerin ne anlam taşıdığı sorusu üzerine Çetin, şöyle savunma yaptı:
''Emre Belözoğlu başka bir ilde öğrencilerle buluşmuş. Öğrencileri teşvik etmek onları yetiştirmek, vatana millete kazandırmak şeklindeki ifade ettim. Hakan Şükür o dönemde FETÖ'cü değil, milletvekili, meşhur kişilerdendi. Bu nedenle öğrencileri teşvik etmek onları yetiştirmek, vatana millete kazandıralım, şeklindeki düşüncelerimdi. Amacım öğrencileri FETÖ'ye kazandırmak değil.'' Hakim Koçer'in, ''Sosyal paylaşım sitelerindeki paylaşımlarınız size mi ait'' sorusuna Çetin, paylaşımların kendisine ait olmadığını öne sürdü. Bunun üzerine Hakim Koçer, sanık Çetin'e iddianamede yer alan tutanağı göstermesinin ardından Çetin, paylaşımların kendisine ait olup olmadığını hatırlamadığını söyledi. Diğer tutuklu sanıklardan Beyhan Türkmen, 2002 yılında 138 bin 500 lira kredi çektiğini belirterek, 2014 yılı eylül ayında da otomobilini satarak 42 bin lirasını Bank Asya'ya yatırdığı belirtti. Sanık Cahide Toker de otomobilini satarak 22 bin lirasını Bank Asya'ya yatırdığını ifade ederek, Fetullah Gülen'in çağrısından haberinin olmadığını savundu.
- İddianameden
Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Bünyamin Çetin'in FETÖ'ye ait sendika ve derneklere ait bazı evrak ve dokümanları bulundurduğuna yer verildi.
İddianamede, Çetin'in evinde yapılan aramada Fatih Koleji ibareleri bulunan not kağıdına yazılmış, ''Şeref bey eğer 100 alırsanız sizi Emre Belözoğlu ve Hakan Şükür ile tanıştıracağım. Ömer ne yapabiliriz?. Projedeki öğrenciler ile çocukları nasıl kazanalım? Aileler ile nasıl buluşalım? Arkadaşlarla bir yemeğe veya kahvaltıya gidelim. Lütfi, Fikret, Mehmet, Ufuk, Şeref, Ömer, biz neler yapıyoruz. Git gel olur mu? Altıncı sınıflarla özelli·kle i·lgi·leneli·m. Özel ismen dua edelim.'' şeklinde devamı okunmayan yazıların olduğu belirtildi. Anne ve babası ayrılmış bir öğrencisi için dua yazısının da yer aldığı bir iddianamede, ''Cuma günü alternatif dua, cüz gibi programlar yapalım'' yazısı de iddianameye yansıdı.
İddianamede, "Sendikalarda kalma konusunda ısrar edilmesin diye bir karar alınmış. 10 bin kayıp kesin bilgi gelecek. Sendika zırhtır.'' ibarelerinin yazıldığı not kağıdının bulunduğuna yer verildi.
Çetin ve diğer sanıklar hakkında, "Silahlı terör örgütüne üye olmak, suç işlemek amacıyla örgüt kurma" suçundan, 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Tutuklu sanıklardan Tarcan:
- "Emniyette verdiğim ifademde 'ByLock' kullandığımı korkudan kabul ettim ve bazı ifadelerimi uydurdum. Çünkü gözaltına alındığımda emniyette bir komiser odanın kapısını üzerime kilitledi ve korktum"
Kırklareli'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, haklarında "Terör örgütü üyesi olmak" iddiasıyla dava açılan 31 eski öğretmenin yargılanmasına ikinci gününde devam ediliyor.
Kırklareli Halk Eğitim Merkezi salonunda oluşturulan 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, aralarında örgütün şifreli haberleşme programı "ByLock" kullandıkları iddia edilenlerin de bulunduğu 19'u tutuklu 31 eski öğretmen, hakim karşısına çıktı. Duruşma, tutuklu sanıklardan Mustafa Tarcan, savunmasıyla devam etti.
Tarcan, savunmasında ilk kez hakim karşısına çıkacağından dolayı çok heyecanlandığını belirtti.
İşlerin bu boyutuna geleceğini bilmediğinden dolayı FETÖ'ye ait dershanelerde öğretmenlik yaptığını belirten Tarcan, 2013 yılında da bu dershanelerle irtibatını kestiğini savundu. Bank Asya hesabının da sadece maaş işlerimleri için açtırdığını iddia eden Tarcan, Zaman Gazetesi aboneliğinin ise kim tarafından yaptırıldığını bilmediğini öne sürdü. Zaman Gazetesi'nin kapatılmasına ilişkin düzenlenen eyleme kapatılması için düzenlenen basın açıklamasına katılıp katılmadığını hatırlamadığını ifade eden Tarcan, ''Bu eyleme gitmiş olsam bile bir suçu yok. Gittiysem bile sürü psikoloji ile gitmişimdir. Emniyette verdiğim ifademde 'ByLock' kullandığımı korkudan kabul ettim ve bazı ifadelerimi uydurdum. Çünkü gözaltına alındığımda emniyette bir komiser odanın kapısını üzerime kilitledi ve korktum. İfademde programı dershane müdürünün indirdi diye uydurdum. Ben kendimi kurtarabilmek için böyle şeyler dedim. Ama ben bu programı asla kullanmadım, kullanmayı da bilmem.'' diyerek savunma yaptı.
- Darbe girişimin yaşandığı gün Amerika'daymış
Tutuklu sanıklardan Hasan Sarıcı ise darbe girişiminin yaşandığı gün ailesiyle Amerika'da tatilde olduğunu belirtti.
Savunmasında FETÖ ile ilgili hiç bir bağlantısının bulunmadığını anlatan Sarıcı, ''Bundan sonra Kızılay'a bile kan bağışında bulunmam. Çünkü yarın kaydım olduğu için karşıma çıkar diye.'' dedi. FETÖ ile bağlantılarının bulunduğu gerekçesiyle toplumda kötü muamele gördüklerini aktaran Sarıcı, sadece bir derneğe üyeliğinin bulunduğunu dile getirdi.
Tutuklu sanıklardan Cengiz Akın da hakkındaki suçlamaları reddetti. 15 Temmuz gecesi demokrasi nöbetlerine ilk katılanlardan birinin kendisi olduğunu belirten Akın, savunmasını ''Herkes bankalardan para çekme telaşına girerken ben demokrasi nöbetlerindeydim, sanırım şuan bende mağdur durumdayım.'' diye sürdürdü. Mahkeme Başkanı İzzet Koçer'in savunmasının çelişkili olduğunu belirterek tutanağa geçirdi. Koçer'in 'yurt dışı gezilerine ne amaçla gittikleri' sorusuna Akın, gezilerin FETÖ ile ilgisinin bulunmadığını ileri sürdü.Katıldıkları sohbetlerde havadan sudan konuştuklarını anlatan Akın, sohbetlere son 2 yıldır katılmadığını ifade etti. Duruşmaya 7 sanığın savunmalarının alınması ardından bir süre ara verildi.
FETÖ/PDY soruşturması kapsamında 1'i firari, 5'i tutuklu 29 dernek yöneticisi ve üyesi hakkında 10 yıla kadar hapis istemiyle açılan davanın ilk duruşması yapıldı
Kırklareli'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, haklarında 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan 1'i firari, 5'i tutuklu 29 dernek yöneticisi ve üyesinin yargılanmasına başlandı.
2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, 5'i tutuklu 28 dernek üyesi sanık katıldı.
Tutuklu sanıklar, duruşma salonuna ceza infaz kurumu ring araçlarıyla getirildi. Sanıkların yakınları, adliye binası girişinde polis kontrol noktasından geçirilerek içeri alındı.
Sanıkların kimlik tespiti ile başlayan duruşmada, Mahkeme Başkanı Burak Babacan tarafından iddianame okundu. Tutuklu sanık Sibel Kurtgözlü, savunmasında, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, hiçbir terör örgütüne üye olmadığını ileri sürdü. Lüleburgaz'da ihtiyaç sahibi öğrencilere yardım etmek maksadıyla Gonca Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği kurduklarını ifade eden Kurtgözlü, derneğin FETÖ ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle Kanun Hükmünde Kararname ile kapatıldığını anımsattı. Derneğin kurucu üyesi olduğunu aktaran Kurtgözlü, dernek adı altında hiçbir terör örgütüne yardım etmediklerini ve propagandasını yapmadıklarını savundu. Dernekte zaman zaman toplantılar düzenlenerek, dini sohbet ve kitap okumaları gerçekleştirildiğini anlatan Kurtgözlü, "Burada zaman zaman kadınlarla bir araya gelir, sohbetler yapardık. Bu sohbetlerin hiç biri de FETÖ örgütüne yönelik sohbetler değildir. Bazen dernek üyesi Muhabbet Damar derneğe gelerek Yasin okurdu. Güzel okuma yapıyordu ve herkes onun okumasını istiyordu." diye konuştu. Muhabbet Damar'ın firari şüpheli olduğunu hatırlatan Mahkeme Başkanı Babacan, "Muhabbet Damar'ın FETÖ'ye yakın olduğunu biliyor muydunuz, herhangi bir para ya da kurban bağışında bulundunuz mu?" sorusu üzerine Kurtgözlü, Muhabbet Damar ile dernekte birkaç kez karşılaştığını söyledi. Firari şüpheli Damar'a kurban bağışında bulunduğunu kabul eden Kurtgözlü, "Muhabbet Damar'a 400 lira kurban parası verdim. Muhabbet Damar'ın Fetullah hoca cemaatinden olduğunu biliyordum." dedi. Amerika'ya giderek FETÖ ele başı Fetullah Gülen ile görüştüğü iddialarını kabul etmeyen Kurtgözlü, sadece eşinin işi gereği bir kez Amerika'ya giderek 15 gün kaldığını ileri sürdü. Silahlı terör örgütü üyeliği suçlamasıyla yargılandığını anımsatan Kurtgözlü, şunları kaydetti:
"Ben Karadenizli bir kadın olarak köylerde düğünlerde zaman zaman silah kullanırım. Bu silahı gerekirse namusum, gerekirse vatanım için kullanırım. O silah denilen şeyi vatan ve namus dışında elime bile almam. Bu haldeyken silahlı terör örgütüne üyeliği suçlamasıyla karşı karşıya kalmak onur kırıcıdır."
- İddianameden
FETÖ/PDY yönelik soruşturma kapsamında, KHK ile kapatılan Lüleburgaz Gonca Eğitim, Kültür ve Dayanışma Derneği yönetici ve üyesi 1'i firari, 5'i tutuklu 29 sanık, "Silahlı terör örgütüne üye olmak, suç işlemek amacıyla örgüt kurma" iddiasıyla 10 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor. İddianamede, dernek üyelerinin evlerinde ve dernek binasında yapılan aramada, çok sayıda FETÖ ele başı Fetullah Gülen'e ait yasaklı yayınlar arasında belge ve dökümanların, Gülen'in sohbetlerinin bulunduğu dijital arşivlerin, çeşitli seri numaraları ve harfleri bulunan 1 dolarlık banknot, Bank Asya'ya ait hesap kartlarının ele geçirildiği yer alıyor.
Ayrıca iddianamede, bir sanığın cep telefonunda yapılan araştırmada "ByLock" kullanıcısı olduğu tespit edildiği belirtiliyor.
Bank Asya'dan "öylesine" hesap açmış
- Sanık Özlem: ''Eşim ve benim cüzdanımda bulunan 1 dolar banknotlar düğünlerden hatıra olarak kalan öylesine kalan paralardır''
Kırklareli'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, haklarında "Terör örgütü üyesi olmak" iddiasıyla dava açılan 31 eski öğretmenin yargılanmasına ikinci gününde devam ediliyor. Kırklareli Halk Eğitim Merkezi salonunda oluşturulan 1. Ağır Ceza Mahkemesinde, aralarında örgütün şifreli haberleşme programı "ByLock" kullandıkları iddia edilenlerin de bulunduğu 19'u tutuklu 31 eski öğretmen, hakim karşısına çıktı. Duruşma, verilen aranın ardından tutuksuz sanıklardan Soner Özlem'in, savunmasıyla devam etti.
Özlem, savunmasında hakkındaki suçlamaları reddetti.
FETÖ ile hiçbir bağının bulunmadığını ileri süren Özlem, gözaltına alındığında eşi ve kendisinin cüzdanından 'F' serili 1 dolarlık banknotların bulunduğunu söyledi.
Bulunan dolarların hiçbir anlamının olmadığını dile getiren Özlem, ''Eşim ve benim cüzdanımda bulunan 1 dolar banknotlar düğünlerden hatıra olarak kalan öylesine kalan paralardır.'' dedi. "ByLock" kullandığına ilişkin iddialarının gerçeği yansıtmadığını öne süren Özlem, "ByLock" programını telefonuna hiç yüklemediğini savundu.
FETÖ'den tutuklanan komşusu ve görevden ihraç edilen polis memuru Emre U. ile ortak internet kullandıklarını belirten Özlem, tutuklanan polis memurunun "ByLock" kullandığını ve ortak kullandıkları internetten bu programa giriş yapmış olabileceğini değerlendirdiğini anlattı.
Evinde bulunana Kıtmir duasının da FETÖ ile ilgili bir bağının bulunmadığını ifade eden Özlem, ''Eşim evimizin bereketi olsun diye bir kağıt parçasına dua yazmıştı. Polis ekipleriyle cumhuriyet başsavcılığınca hakkımda hazırlanan duanın Kıtmir duası olarak yer almış. Bu dua bereket duasıdır. Kıtmir duasının FETÖ ile olan bağını ben daha sonradan öğrendim'' şeklinde savunma yaptı.
Duruşma diğer sanıkların savunmalarıyla devam etti. (AA)

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol