Az sonra sair yazar Mustafa Ermis arkadasim masasini alip geldi. Iki siir kitabini masasina koydu. Haci Bektas Senlikleri için Sair Mustafa Ermis kitabini imzaliyor, yazisini yazdirdigi afisini asti. Muhabbete basladik.
Yemekten sonra festival alanina giden hemsehrilerimiz yanimizdan sel gibi geçmeye basladi. Mustafa Ermis “BIR KIRKLARELI SEVDALISIYIM” dedi.
Eski ögrencilerim, dostlar, arkadaslar yanimiza ugradi, sohbet ettik. Onlardan biriside Ozan Mehmet Budak arkadasimdi. Çaylar içildi. Siirin, edebiyatin, dostlugun, arkadasligin öneminden söz edildi. Istasyon garinin önündeki kermesleri ve sivil toplum örgütlerinin standlari vardi. Festival alanini, gezdigimde gida üzerine açilan standlari gördüm. Peynir kenti Kirklareli’nin heykeli terminaldedir. Kirklareli peynircilerini, mandiracilarini, festival alaninda göremedim. Onlarin hepsi bizim arkadasimizdir.
Kirklarelinin koyun yogurdunu, koyun kasarini, yapma sarabini, hardaliyesini, sucugunu, kasaplar arasini, istasyon parklarini, insancil gönülleri, siir yazmayi, sarkiyi, türküyü, pastanenin bir kösesinde limonumu yudumlarken gazeteye köse yazimi yazmayi çok severim. Aksamlari parklarda oturmaya yer bulamazsiniz... Derin tatli anilar denizinde muhabbetle gezmeyi çok seversiniz. Siir gibi insanlarimiz, kibar, nazik, gamzeli kizlarimiz vardir bizim. Okuma yazma oranimiz çok yüksektir. Üniversite mezunu binlerce gencimiz vardir. Çocuklarimizi okuturken onlara istikbal hazirlarken analar, babalar yorgun düserler...
Pek çok stand açildi. 18. Hidrellez Kakava Senliginde insan üstü gayretle çalisan bütün arkadaslara, Belediye Baskanimiz Cavit Çaglayan’a, yardimcisi Kemal Askin’a, bütün müdürlere, Insan Kaynaklari Müdürü Hikmet Karacak’a ve Zabita Müdürü Ugur Tuncan’a tesekkür ederim.
Bir arkadas: “ Sen Kirklareli Milliyetçisin” dedi.Kirklareli Belediyesi Halk oyunlari ekibi çalistiricisi Birol Sahinerle de festivalden ve halk oyunlarinin öneminden söz ettigimiz olmustur. Kirklarelinde Karakas Mahallesinde dogdum. Arnavut kaldirimli sokaklarda kiran kirana kan ter içinde kalincaya kadar top oynadim. En büyük eglencemiz futbol oynama, yazin dereye gidip piknik yapmak, meyve agaçlarinda karadut, zerdali yemekti...
Festivaller o yörenin kültüründen izler tasir. Yerel sanatçilar taninir. Atatürk “Türkiye Cumhuriyetinin temeli kültürüdür” derken, hedefimizi belirlemisti.
Türkiye tarihinin en büyük iz birakan önderi Atatürk’tür. Türk Milleti için ugrasirken Erkenden Aramizdan Ayrildi. Ruhu Sad Olsun. Fen lisesi bilim senligini hazirlayan Biyoloji Ögretmeni Sükriye Akanla tanistim. Çok kibar güzel bir insan. Istasyon caddesindeki kitap tanitma standima gelip benimle konustu. Okulun Fizik Ögretmeni Murat Ersin Atmaca ve Fizik Ögretmeni Ali Gültekin Güven’de bu projelerde basarili çalismalar yapmislardir. Ögretmenleri çok severim. Onlar bizim herseyimizdir. Ekonomik ve toplumsal, kültür, sanat bakimindan festivallerin önemi, çok büyüktür.
Trakya Türkiyenin romantik balkan ruhudur...
Saglam bir aile yapisi vardir. Merhametlidir. Yerine göre sert tavirlidir. Eski kabadayilari arastirirken bir seyin farkina vardim. Mahalle ve köy dügünlerinde çikan kavgalarin sebebi oyun havasini kesme, kafasi çakirken küfür etme ve sevda meseleleridir. Kirklareli istiranca eteklerinde siirin sakli bir kenttir. Öz Balkan Türk kültürünü korumalidir. Ekonomisi, ticareti kültür ve sanat hayati, tarimi gelismelidir. Çevreye zarar vermeyen sanayide önem vermelidir.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol