Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) tarafından Kırklareli Üniversitesi Rektörlük Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Pandemi Sonrası Bölgesel Kalkınma Toplantıları"nda konuşan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, Trakya'nın bir bütün olarak değerlendirildiğini söyledi.
Ergene Nehri'nin kirlilikten kurtarılması için gerçekleştirilen Ergene Havzası Koruma Eylem Planı kapsamında büyük bir mesafe alındığını vurgulayan Şentop, “Planlandığı hızda süratte gitmeli. Proje büyük ölçüde tamamlandı, Ergene Projesi Trakya için çok önemli, projeyi en kısa zamanda inşallah bitireceğiz. Bir bütün olarak ve hacmi itibariyle proje dünyadaki en büyük çevre projelerinin başında geliyor" dedi.
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) tarafından düzenlenen “Pandemi Sonrası Bölgesel Kalkınma Toplantıları”nın 7’ncisi Kırklareli’nde Rektörlük Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Kırklareli Valiliği’nin ev sahipliğinde 22 Temmuz 2022 Cuma günü düzenlenen toplantıya TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Kırklareli Valisi Birol Ekici, AK Parti Kırklareli Milletvekili Selahattin Minsolmaz, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, kamu kurum ve kuruluş amir ve temsilcileri ile sivil toplum örgütleri başkan ve üyeleri katıldı.
Bölgesel olarak gerçekleştirilen toplantıya Edirne, Tekirdağ, Çanakkale ve İstanbul’dan da katılım oldu.
Toplantının açılış konuşmasını Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkanı ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin yaptı.
“Kentleşmenin önündeki engelleri kaldırmamız
gerekiyor”
TBB Başkanı ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, köyden kente göçün hızlandığını ancak kentleşmenin beraberinde sera gazı salınımını da artırdığını ifade ederek bunu önlemeye yönelik adımlar atılması gerektiğine işaret ettiği konuşmasında şu ifadelere yer verdi;
“Mutlaka yeşil sanayiye geçmemiz gerekiyor. Burada sanayi ve ticaret odası başkanlarımız var. Sanayilerimizi yüksek düzey arıtmaya geçirip buradaki suyun toprağı koruyacak şekilde dönüştürülmesi gerekiyor. Köyden kente göç devam ediyor ve kentleşme en büyük sera gazı salınımını üreten alan. Kentleşmenin önündeki engelleri kaldırmamız gerekiyor. İnsanlar savaştan canını kurtarmak için kaçıyordu artık iklim göçleri başlayacak. Karnını doyurmak zorunda. Nerede karnı doyacaksa oraya göç ekmek zorunda kalacak.”
“Paris İklim Antlaşması'nı en hızlı uygulayan
ülkelerden olduk”
“Şuna özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum. Sera gazı salınımında Çin ile Amerika’ya bakın. Amerika yüzde 12’lerde Çin yüzde 26. Bu konuda en iyilerden bir tanesi biziz diğeri Almanya. Almanya’nın kalkınırken sera gazını azaltan bir modeli var. Türkiye’nin sera gazı salınım oranı ise yüzde 1. Yeşil kalkınma için bir fırsat var. Eğer bu fırsatı bir yatırım politikasına dönüştürürsek dünyanın 10’ncu ekonomisi olma hedefi için bu bize motivasyon, ivme verecek. Paris anlaşmasını imzaladık. Biden’den sonra bu alanda en hızlı ülke Türkiye oldu. Ben Meclis Başkanıma teşekkür ediyorum. En hızlı değişim bizde oldu. Anında Bakanlığımızın ismi değişti. Su ve İklim Şurasını yaptık. Buradan çıkan sonuçlar var. Su savaşları başlayacak. Bunu net bir şekilde yönetirse kazanacak. Petrol bitiyor. Kim suyunu iyi yönetirse petroldeki güce ulaşacak.”
“Yenilenmezsek yeniliriz”
“2014 yılında Büyükşehir Belediye Başkanı olunca İmar Master Planı, Ulaşım Master Planı ve İklim Master Planı yaptık. Bütün başkanlardan istirham ediyorum. İklim Master Planlarınızı bir an önce hazırlatın. Şehrin Belediye Başkanlarını ilgilendiren kısımlarından biri ulaşım. Filoların hemen gençleşmesi gerekiyor. Biz önce doğalgaza geçtik şimdi doğalgazdan elektriğe geçmemiz gerekiyor. Almanya artık hidrojenli otobüse geçmiş. Arabanın egzozundan su buharı çıkıyor. Yenilenmezsek yeniliriz.”
"Sera gazı salınımını
azaltmak zorundayız."
“Yenilenebilir enerji çok önemli. Sizlerden istirhamım yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmeniz. Sayın Valim sağ olsun. Gelir gelmez güneş enerji santrali projesini başlattı. Biz Gaziantep’te sulanabilir arazide 5 megawat güneş enerjisi santralini bitirdik. En büyük maliyet elektrik maliyeti. O yüzden maliyetleri düşürmek için en önemli şey yenilenebilir enerji. Oturduğumuz binaları da yeşil bina yapmak zorundayız. Bu konuda hangi başkanımız olursa olsun gelsin her türlü desteği vermeye hazırız. Başkanlarımızın her bir başlığı çalışması lazım.
Pandemiden dolayı yeni bir dünya düzeni var. Burada büyük bir nimet ve büyük bir fırsat var. Toprak analizlerini yapmamız lazım. Şu anda fıstık iyi kazandırıyor diye fıstık ekiyorlar. Ama toprak analizine göre o tarlada fıstık olmaması lazım. Ama fıstık daha fazla kazandırıyor diye fıstığa, ondan çıkıyor mısıra, mısırdan çıkıyor buğdaya. Olmaz.”
“Hızlı balık hepsini yutuyor”
“Çok hızlanmamız lazım. İnanınca çok hızlanıyoruz ama planlamada zayıfız. Çok planlayarak, baştan düşünerek yoldan gitmemiz lazım ama bizler çok hızlıyız. Bu coğrafyada girişimci, cesaretli ve hızlı olmak zorundayız. Eskiden büyük balık küçük balığı yutuyordu şimdi hızlı balık hepsini yutuyor. Biz Trakya’ya güveniyoruz. Trakya’nın insanlarına, Trakya’nın başkanlarına güveniyoruz. Yeşil bir dünya ve yeşil bir Trakya için Belediyeler Birliği olarak her türlü desteğe hazırız.”
Köylerimizin elektrik enerjisi ihtiyacı güneşten
karşılanacak
TBB Başkanı Fatma Şahin’in ardından Kırklareli Valisi Birol Ekici konuştu. Ekici yeşil kalkınmayı sağlamaya yönelik olarak köylerin elektrik enerjisi ihtiyacını karşılamaya yönelik İl Özel İdaresi olarak güneş enerjisi santrali kuracaklarını belirterek bunun hazırlanmasında emeği geçen İl Genel Meclisi üyelerine teşekkür etti. Vali Ekici, “2020 yılında daha önce asla aklımıza gelmeyen bir sürece girdik. Maskelerle dolaştık. Evimize kapandık. Dışarı çıkamadık. İşyerimize gidemedik. OECD tahminlerine göre kapalı kaldığımız her ay ekonomimizde yüzde 1,5 oranında küçüldü. Şimdi önümüzde yeni bir fırsat var. TBB bu fırsatı nasıl değerlendiririz, pandemi sonrası şehirlerimiz eski haline nasıl döndürülür, bu arada birde bizler şehirlerimizi nasıl ön plana çıkarırız diye bu toplantı dizilerinin 7’ncisini burada yapıyoruz. Bunun için TBB Başkanımıza teşekkür ediyorum. Ben yeni başladım. Heyecanlıyım. Şehrimize bir eser bırakmak istiyorum. Şehrin tüm insanlarını daha üretken hale getirmek istiyorum. Hayat kalitelerini yükseltmek istiyorum. Başladığımızdan bu yana İl Genel Meclisimiz bize bir fırsat sundu. Köylerimize, şehrimize daha iyi hizmet edebilmek için iş makinesi alımıyla ilgili 30 milyon liralık kaynağı İller Bankasından bir finansman yarattı. TBMM Başkanımıza, Milletvekilimize buradan teşekkür ediyorum. Önümüzdeki dönemde de az önce TBB Başkanımızın söylediği gibi yeşil kalkınmayı sağlamak için köylerimizin elektrik enerjilerini güneş enerjisinden sağlayacağız. Bunun içinde TBMM Başkanımıza, Milletvekilimize, İl Genel Meclisimizin tüm üyelerine teşekkür ediyorum” dedi.
Salgın son 200 yılda
oluşan düşünceyi
değiştirecek büyüklükte
Toplantıda son olarak TBMM Başkanı Mustafa Şentop konuştu. Dünyanın son 20-25 yılda bir değişim içerisinde olduğunu, salgınının bu değişimi hızlandırdığı gibi bazı yeni unsurlar da kattığını belirtti.
Salgının aslında dünyada insanlık tarihinde son 200 yıldır oluşan düşünceleri, paradigmaları, tezleri değiştirecek büyüklükte bir olay olduğunun altını çizen Şentop, koronavirüs salgınıyla birlikte dünyanın önde gelen ülkelerinin sağlığa ve aşıya erişim konusunda bazı sıkıntılar yaşadıklarını anımsattı. Türkiye'nin salgının başlangıcından itibaren insani değerleri esas alan bir anlayışla 154 ülkeye sağlık malzemesi yardımında bulunduğuna işaret eden Şentop, dünyanın önde gelen ülkelerinin birbirleriyle sağlık malzemeleri konusunda çok sıkıntılı, etik, ahlaki bakımdan, insani değerler bakımından çok problemli davranışlar sergilediklerini söyledi.
Dünyayı asıl kirleten Afrika ülkeleri değil ki!
Dünyada şehirleşme bağlamında yeşil şehirlerden, çevre insan ilişkilerine dair birçok hususun aslında bir zihniyet, paradigmayla alakalı olduğunu vurguladı. Daha yeşil bir dünyanın herkesin ortak meselesi olduğunu vurgulayan Şentop, bunun için tüm dünyanın adım atması gerektiğinin altını çizerek, "Bugün Afrika'daki bir ülkede, Kongo veya Zimbabve'de karbon salınımıyla ilgili olarak tedbirler alınması, sözleşmelere uyulması şüphesiz önemlidir ama dünyayı kirleten bu ülkeler değil, dünyayı kirleten ülkeler 200 yıla yakındır, başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere Avrupa ülkeleridir.
O zaman yeşille ilgili Avrupa Birliği'nin belirlediği bir standart çerçeve vardı. Biliyorsunuz onda değişikliğe gidiyorlar. Bilhassa Ukrayna -Rusya savaşı sonrası. Mesela nükleer enerji yoktu o listede. Şimdi nükleer enerjinin de o yeşil paradigması içerisinde olabileceğini, hatta doğal gazın da buna dahil olabileceğini, enerji kaynaklarıyla ilgili sıkıntıdan dolayı düşünmeye başladılar."
Frontex diye bir kurum oluşturdular
Şentop, esas meselenin insanı merkeze alan, yaşanan herhangi bir sorunun aslında tüm insanlığın sorunu olduğunu görülmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Rusya-Ukrayna savaşına değinen Şentop, tüm dünyada menfaatin, ayrımcılığın ve adaletsizliğin önde olduğu bir sürecin yaşandığını, bunun da gelecek kuşakları olumsuz etkileyeceğini vurguladı.
Savaş nedeniyle Ukrayna'da yaşayan birçok kişinin başta Polonya olmak üzere bazı ülkelere göç etmek zorunda kaldığını anlatan Şentop, şunları kaydetti:
"Polonya'da 3 milyona yakın mülteci, göçmen var şu anda. Avrupa, Orta Doğu'dan, Asya'dan gelen mültecilere karşı çok kesin ve kararlı bir şekilde kapılarını kapattı. Hatta bir fırsat bulup Afrika'dan gelmeye çalışanları öldürmek dahil, botlarını şişleyerek batırmak dahil, kadın çocuk demeden her türlü eylemi, işlemi yaptılar.
Bunu yapacak da Frontex diye bir kurum oluşturdular... AB'nin sınırlarını korumak üzere. Kendileri de bu kuruluşun geçen yılki bütçesini ibra etmediler. Yöneticilerini de ibra etmediler hatta en üst düzey yöneticisini de görevden aldılar. Ortadaki tablo onların örtbas etmeye çalıştıklarından çok daha büyük ve vahim bir tablo."
‘Bunları daha ucuza nasıl mal ederiz?' diye hesaplar yaptılar
Şentop, Avrupa'nın Ukrayna'dan gelen mültecilere yaklaşımların daha farklı olduğuna dikkat çekti.
Avrupa'nın Ukrayna'dan gelen mültecilere başta kucak açtığını ancak daha sonra onlara ne yapılacağı konusunda arayışa girdiklerini dile getiren Şentop, "Onlara kucak açtılar, aynı ten renginden insanlar biraz daha onlara yakın bir kültür olarak görüyorlar. 'Onlara kucak açtılar' diye biliyoruz ama Avrupa'da birçok ülke, başta Almanya'dakiler olmak üzere 'bu mültecileri ne yapacağız?' diye çalışırken bakın yine insan olarak bakmıyorlar onlara. 'Bunları daha ucuza nasıl mal ederiz?' diye hesaplar yaptılar." diye konuştu.
Trakya’yı bir bütün olarak değerlendiriyoruz
Şentop, Türkiye Belediyeler Birliği tarafından Kırklareli Üniversitesi Rektörlük Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Pandemi Sonrası Bölgesel Kalkınma Toplantıları"nda, Trakya'nın bir bütün olarak değerlendirildiğini ifade etti.
Ergene Nehri'yle ilgili projede büyük bir mesafe alındığının altını çizen Şentop "Ama planlandığı hızda süratte gitmeli. Proje büyük ölçüde tamamlandı, Ergene Projesi Trakya için çok önemli, projeyi en kısa zamanda inşallah bitireceğiz. Bir bütün olarak ve hacmi itibariyle proje dünyadaki en büyük çevre projelerinin başında geliyor" diye konuştu. (H.Murat Taner)
Dokunulmaz yandaşlara baştan dokunulup nehri ve çevresini mahvetmeleri engellenseydi şimdi kimbilir kimlerin servetlerine servetler katacak projeye milletin sayısız milyarları harcanmaz çevre ve nehir faciası da olmazdı Ergene havzası doğal bakir kalırdı