Endüstri meslek lisesi prestijini koruyor

Burasi; sanayisi henüz istedigi kapasiteye ulasamamis, birçok hayal ve planin 5 sene sonrasina endekslendigi, ancak yine de kendi yagiyla kavrulmaya çalisan bir kent.

Kimi zaman insanlarin sikildigi, “Hiç bir sosyal faaliyet yapamiyoruz” dedigi, kimilerinin “üniversiteye gitsem de kurtulsam” diye can attigi, bazilari için emekli kenti, birçok insan için sakin, fazla karmasasi olmayan, her yere 5 dakikada yürüyerek bile ulasilabilen, umutlarin her gün tazelendigi kentimiz Kirklareli.

Kirklareli’nin son zamanlarda en çok umut tasidigi konu ise, yatirimlarin çogalip, sanayinin gelisecegi ve birçok endüstri üretiminin bu bölgeye tasinacagi beklentisi.

Insanlarin en çok enteresan buldugu durumlardan biri de insaatlarin çogalip, konutlarin fazlalasmasi, yapimi bitmis birçok konuta da tasinilmasi. Nüfus ayni oranda. Yeni sanayi girisimi yok. Evler çogaliyor. Yoksa göç mü oluyor? Yani tabela haricinde gizli bir nüfus mu sözkonusu? Ancak göçün olmasi için is potansiyelinin çogalmasi, artmasi gerekiyor. Fakat bakildiginda bununla ilgili olarak da yeni bir atilim yok. Yoksa gerçekten emekli kenti mi burasi?

Nihayet üniversitesine de kavusan sehrimiz, umuyoruz ki yeni kalkinmalarin esigine yaklasmistir. Tüm insanlarimizin beklentisi bu dogrultuda. Iste bu beklentiler, umutlar ve planlar arasinda, en önemli konu olan endüstrinin, ihtiyaci olan kalifiye kisilerini onlara sunacak olan Endüstri Meslek Lisesi’ni yani tam adiyla “Kirklareli Teknik Lise, Anadolu Teknik Lise ve Endüstri Meslek Lisesi”ni ziyaret ediyoruz.

(Kisa adiyla) Endüstri Meslek Lisesi sancili dönemler yasamisti geçtigimiz senelerde. Dersane, üniversite, iyi bir bölüm, iyi bir etiket, kaliteli egitim, baraj puan, oöbp, sinavlar, dersler, öss’ler gibi birçok karmasa arasinda sessiz ve sakince bekledigi bu dönemleri ögrenci kaybederek geçirmeye çalisti. Herkesin düsüncesi degisiyordu. Herkesin ortak noktasi olan “çocugum endüstri meslek lisesine gitsin ,eger üniversiteyi kazanamazsa elinde bir meslegi olur” fikri bir anda kaybolmustu. Aslinda bu düsünce de dogru bir düsünce degildi. Elde bir meslek olmasi fikri dogruydu, fakat endüstri meslek lisesinin en son ihtimal olarak görünmesi, sanki adam olmaya niyeti olmayan çocuklarin, topluma kazandirilmasini saglayan bir okul gibi görünmesi ve küçümseniyor gibi bakilmasi senelerdir degismeyen bir kader oyunuydu sanki. Egitimdeki yeni düzenlemeler, artan karmasalar, gençlerin gelecek kaygisi ve daha birçok etken, Endüstri Meslek Lisesi’nin 4 rakamli olan mevcudunu, 3 rakamli sayilara kadar düsürmüstü. Sistemdeki düzeltilmeye çalisilan eksikliklerin, yaratilmaya çalisilan yeni alternatiflerin ceremesini çekiyordu Endüstri Meslek Lisesi.

Hem velilerin, hem de ögrencilerin bakis açilari degismisti artik. Altin bilezik olan meslek edinme normu gitmis, yerine isim yapmis üniversitelerin, bol reklami yapilan bölümlerine kapagi atarak, mezuniyetten sonra büyük yerlere gelebilmenin havasini atmak kalmisti. Aslinda sistemdeki en büyük sikinti ise meslek edinebilme güdüsünü, fakülte mezunu olabilme kistasiyla bütünlestiren asamalarin dogru planlanmamasiydi. Çünkü üniversite sinavina giren bir endüstri meslek lisesi ögrencisi, ayni kulvarda, haksiz bir rekabetin içinde buluveriyordu kendini. Bunun sonucunda yasanan hüsran, yeni yetisen nesili öyle bir beklentisizlik uçurumuna sürüklüyordu ki; meslek lisesinden mezun olup meslegini yapma imkani olmayan ve üniversiteye de gidemeyen gençler, asgari ücretle çalisip “ne is olsa yaparim” esaretine kapiliyordu. Sanayinin gelisememis olmasi da, yillar geçtikçe elindeki altin bilezigin asinmasina ve bir süre sonra unutmasina yol açiyordu.

Geçimini tarim ve hayvanciliktan saglayan birçok ailenin çocugu da, hem üniversiteye gitmenin hem de meslegin uygulanabilirligini gerçeklestirememenin verdigi gafletle, varoldugu kabuktan disari çikmiyordu. Böyle onlarca çarpiklik ve çeliski arasinda, kullanilmaya hasret kalmis birçok emektar makinalarin yanina, yeni umutlarin meyveleri olan teknolojik aletlerde yerlesmeye basliyordu. Amaç; ‘endüstri’ kelimesinin ve bu kelimenin ardindaki yelpazenin, kimsenin göremedigi kapilari insanlara açtigini, umutsuz düsüncelerin üzerindeki bulutlari dagittigini ispatlamak ve gelecege saglam adimlari atabilecek donatimda elemanlar yetistirebilmekti.

Simdi biraz da Kirklareli Endüstri Meslek Lisesi’ ni yetkili agizdan dinleyelim. Müdür vekili sayin Vedat Karaman kararsizliklar arasinda kaybolmak üzere olan genç nesil için okulun kapilarini gazetemize açti ve birçok isleyisi bizlerle paylasti:

“ Okulumuz 1946 yilinda, bugünkü vali konaginin karsisinda faaliyet gösteren binada, Erkek Sanat Enstitüsü olarak egitim ve ögretime; “Agaç Isleri, Metal Isleri ve Tesviye” bölümleri olarak baslamistir. Ögrenci sayisinin artmasi ve okul binasinin yeterli olmamasi sebebiyle, bugünkü yeri olan Koyunbaba yolu üzerinde, Sungurbey caddesinde, 30 dönümlük bir arsa üzerinde, 1969 / 1970 ögretim yilindan itibaren yeni binasina tasinmistir. 1972 / 1973 egitim ve ögretim yilinda “Elektrik Bölümü” açilarak bölüm sayisi 4 ‘e yükseltilmistir. 1973 / 1974 egitim ve ögretim yilinda “Teknik Lise Makina Bölümü” de açilarak, okulumuzun adi “Teknik Lise ve Endüstri Meslek Lisesi” olarak degismistir. 1985 / 1986 egitim ve ögretim yilinda teknik lisemizde de “Elektrik” bölümü açilarak, “Teknik Lise” bölümlerimizin sayisi 2’ ye çikartilmis ve daha genis bir ögrenci kitlesine hitap edilmistir.

1992 / 1993 egitim ve ögretim yilinda, 12 derslikli ek binamiz faaliyete geçirilmistir. 1992 / 1993 egitim ve ögretim yilinda “Bilgisayar Bölümü”, 1996 / 1997 egitim ve ögretim yilinda “Elektronik Bölümü” de açilarak bölüm sayimiz 6’ya yükselmistir. 2002 / 2003 egitim ve ögretim yilinda “Hidrolik Pnomatik Bölümü” ve 2003 / 2004 egitim ve ögretim yilinda da “Motor Bölümü” açilmasiyla bölüm sayisi 8 olmustur. 2000 / 2001 egitim ve ögretim yilindan itibaren; valilik bünyesinde “Sosyal Yardimlasma Yurdu” olan ve Milli Egitim Bakanligi Erkek Teknik Ögretim Genel Müdürlügü’ne baglanan 150 yatak kapasiteli “Erkek Ögrenci Yurdu” okulumuza devredilmistir. Bu 150 yatak kapasitesinden 90 ‘ni parasiz yatili, 60 ‘i parali yatili olarak tahsis edilmistir.        

2003 / 2004 egitim ve ögretim yilinda okulumuz, Endüstri Meslek Lisesi bölümleri olarak da; “Bilgisayar, Elektrik, Elektronik, Mobilya Dekorasyon, Metal Isleri, Tesviye, Hidrolik Pnomatik ve Motor” bölümleri olmak üzere 8 bölüm ve 751 ögrenci ile egitim-ögretime devam etmistir. 2004-2005 egitim ve ögretim yilindan itibaren okulumuz bünyesinde “Anadolu Teknik Lisesi Bilgisayar Donanim ve Endüstriyel Elektronik” bölümleri açilmistir.

Geçmis dönemlerde teknik dünyaya olan ilgisizlik, ögrenci ve velilerin kararsiz gelecek planlari, egitim sistemindeki çözülememis birçok problemler nedeniyle, okulumuza olan talep azalmis ve ögrenci mevcudumuz 600’ lere kadar düsmüstü. Bu düsüsteki en önemli etkenlerden birisi, velilerin sosyal ve güncel hayattaki belirsizkleri nedeniyle, çocuklarini iyi bir üniversiteye gönderebilmek ve buna paralel, temeli o kulvara yönelik bir liseyi okutma düsüncesi vardi.

Geçen zaman içinde, dogru bilgilendirilmeler neticesinde, birçok kisi is piyasaindaki kalifiye teknik eleman ihtiyacinin farkindaliginda, çocuklarini meslek egitimine yöneltmeye basladi. Su an okulumuzun mevcudu 1065 kisi gündüz ve 45 kisi gece ( mesleki açikögretim lisesi uygulamasi) olmak kaydiyla toplam 1110’ dur. 38 tane dersligimiz vardir. Kirklareli’ndeki en büyük araziye sahip okul, bizim okulumuz. Bununla beraber mevcudumuzla dersliklerin teknik olarak uyusabilmesi için, ders programinda periyodik düzenlemeler yapmaktayiz. Mevcut olarak su anda tekli ögretimin en üst sinirindayiz. Bu konudaki sikintiyi çözebilme adina bakanliktan gelen öneri, gerekirse ikili ögretime geçme fikri oldu. Ancak su anda böyle bir sistem degisikligi yapma gereginde degiliz. Belirttigim gibi ders programindaki güncel uygulama ve taslaklarla bu konudaki uyumsuzlugu minimuma indiriyoruz.

Okulumuz 3 ayri kulvarda ayni saha içerisinde egitim vermektedir. Bunlardan Anadolu Teknik Lise’ sine sinavla ögrenci alinmakta, Teknik Lise’ye 1. sinifi bitiren E.M.L. ögrencilerinin basari ve not durumuna göre ögrenci alinmakta ve son olarak E.M.L.’ne ögrenci ve velilerin tercih düsüncesine göre ögrenci alinmaktadir.

Okulumuz döner sermaye isletmesi bünyesinde dis piyasaya üretmde gerçeklestirmekte ve bu senelerdir yapilan bir uygulama olmaktadir. 2003 yilinda Makina Teknolojileri Alani’nin atölyesine kazandirilan, 2 adet CNC torna ve freze makinasiyla da, endüstriyel üretim taleplerine daha hizli ve yüksek performansli bir sekilde cevap verebilmekteyiz. Bu makinalar Trakya’daki okullar içerisinde sadece bizim E.M.L. ‘de bulunmaktadir. Bu durum sürekli avantaj kaydetmektedir. Halen piyasaya olan seri üretimlerimiz devam etmekte ve degisik firmalarla talep veya arastirma neticesinde irtibat hailnde bulunmaktayiz. Özellikle yogun olarak Çerkezköy’deki sanayi bölgesinden siparis almaktayiz. Bu nedenle M.T.A. atölyemiz her zaman aktifligini korumaktadir. Ahsap Isleme Teknolojisi alaninda da bakanligimizin ve il özel idaresinin siparisleri üzerine çalismaktayiz. Disariya üretim yapabilme nedenlerimizin basinda, okulumuzda seri üretim yapabilen kabiliyette ve disaridaki makinalarin sahip olmadigi teknik donanimlara sahip makinalarin yer almasi vardir.

Okulumuz 5 seneden beri güvenlik kamera sistemine sahip tek okuldur. Ayrica B.T.A. atölyesinde ögrencilerimize internet hizmeti de vererek, onlari çagin gerektirdigi imkanlar isiginda egitmeye ve bos zamanlarini dogru degerlendirmelerine katki saglamaktayiz. 2006 yilindan itibaren tüm atölyelerimiz “Alan” dedigimiz birimler altinda toplanmistir.

Su anda okulumuzda 6 tane alan bulunmaktadir. Bunlar; “Bilisim Teknolojileri, Elektrik Elektronik Teknolojisi, Motorlu Araçlar Teknolojisi, Ahsap Teknolojisi, Metal Isleri Teknolojisi ve Makina Teknolojisi” alanlaridir.

Alanlarla ilgili olarak kisaca su açiklamalari yapabilirim. Bilisim teknolojileri sektörü, küresel düzeyde hizla degisen pazar ve rekabet kosullari nedeni ile sürekli ve dinamik bir gelisim içindedir. Bu özellikleri nedeni ile  bilisim teknolojileri sektörü, stratejik bir sanayi  olarak ülkelerin yakin ilgisini çekmekte ve bu sektör için devletler tarafindan özel planlamalar yapilmaktadir. Özellikle hizla küresellesmekte olan bu sektörde rekabet büyük yogunluk kazanmakta ve  sanayilesmis ülkeler bu sektörün korunmasi ve rekabet gücünün gelistirilmesi için özel politikalar  uygulamaktadir. Program gelistirme sürecinde üniversitelerden uzmanlar ve sivil toplum kuruluslari ile is birligi yapilmistir. Sektör taramasi ve mesleki yeterliklerin belirlenmesi  sirasinda, sektöre anket uygulanmistir. Bu anketler sonucunda Türkiye genelinde bilisim teknolojileri sektörünün ihtiyaçlari ve programdan beklentileri tespit edilmistir. Bu ihtiyaçlar program çalismalarinin temelini olusturmustur. Bu temeller kistas alinarak E.M.L.’de “ Bilisim Teknolojisi” alani olusturulmustur. Elektrik-Elektronik sanayi, küresel düzeyde hizla degisen pazar ve rekabet kosullari nedeni ile sürekli ve dinamik bir gelisim içindedir. Bu özellikleri nedeni ile Elektrik-Elektronik sanayi, stratejik bir sanayi olarak ülkelerin yakin ilgisini çekmekte ve bu sektör için devletler tarafindan özel planlamalar yapilmaktadir. Özellikle hizla küresellesmekte olan bu sektörde rekabet büyük yogunluk kazanmakta ve sanayilesmis ülkeler bu sektörün korunmasi ve rekabet gücünün gelistirilmesi için özel politikalar uygulamaktadirlar. “Elektrik Elektronik Teknolojisi” alaninin olusturulmasinda, is yasaminin is gücüne dönük gereksinimlerinin tüm yönleriyle dikkate alinmasi amaciyla sektörel kuruluslarla karsilikli görüs alisverisi ve is birligi gerçeklestirilmistir. Bu dogrultuda “Elektrik Elektronik Teknolojisi” alani ve altinda yer alan mesleklerde uluslararasi ve ulusal düzeyde standartlara uygun, her yasta ve her düzeyde bireye egitim olanagi saglayan programlar hazirlamak hedeflenmistir.

Motorlu tasitlar sektörüyle baglantili ana sanayindeki bir kisinin, yan sanayide bes kisiye istihdam olusturdugu belirtilmektedir. Ayrica, akaryakit istasyonlari, motorlu tasitlar sektörüne yönelik reklâm ve sigorta hizmetleri, oto kiralama sirketleri, kara yolu ve deniz tasimaciligi, insaat ve tarim hizmetleri, otopark hizmetleri, yedek parça, satis ve satis sonrasi hizmetler gibi sektörle iliskili is kollari düsünüldügünde genis çapli dolayli bir istihdam yaratildigi da bir gerçektir. “Motorlu Araçlar Teknolojisi” alani bu kistaslar baz alinarak olusturulmustur. “Metal Isleri Teknolojisi” alaninin olusmasinda; gelismekte olan ülkemizde, sanayinin “Metal Teknolojisi” alanindan mezun olmus nitelikli ara elemanlara ihtiyaç duymasi ve mesleki egitim veren kuruluslarin kendilerini yenilemeye gereksinim duymasi etken olmustur. Sagladigi istihdam imkâni, üretim sürecinde yarattigi katma deger ve uluslararasi ticaretteki agirligi nedeniyle ekonomik kalkinma sürecinde önemli rol oynayan bir sanayi dali olusundan ötürü buna paralel “Ahsap Isleri Teknolojisi” alani meydana gelmistir. Ahsap teknolojisi meslek alanindaki egitim; günün müsteri isteklerine cevap verebilecek, kaynaklari ve zamani verimli kullanabilen, kendini mesleki gelisimlerin gerisinde birakmayacak nitelikli insan gücünü yetistirmek için gelisen egitim teknolojilerini ve metotlarini kullanarak faaliyetini sürdürmektedir. “Makine Teknolojisi” alani ve alan altinda yer alan mesleklerde uluslararasi ve ulusal düzeyde standartlara uygun, örgün ve yaygin ögretime yönelik, her düzeyde bireylere egitim imkanlari saglayan program hazirlamak ve bu programin sonucuna uygun donatimda kalifiye eleman yetistirmek amaç edinilmistir.

Okulumuzun vizyonu; yeniliklere açik çevre ve ülke ihtiyaçlarina uygun metotlu çalisan, gelisen ve yenilesen, bir yüksek ögretim kurumuna hazirlanan, etkili, nitelikli, çagdas, demokratik ve laik bireyleri yetistirmektir. Okulumuzun misyonu ise; ögrencilerimizin bilgili becerili olmalarini, olaylara çok yönlü, nesnel ve tarafsiz bakabilmelerini, çagin degisen ve pekisen ihtiyaçlarina cevap verebilecek beceri  kazanmalarini, liderlik özelliklerinin yani sira, isbirligi ve ekip çalismasina yatkin bireyler olmalarini   saglamaktir.”

Sayin Karaman açiklamalarinin ardindan okul bünyesindeki tüm alanlarin atölyelerini gezdirerek, buradaki isleyisi ve sistematigi anlatti. Atölyede ögrencilere teorik ve pratik egitim veren ögretmenler de sanatkar elinin, egitim yuvasinda nasil bilendigini ve donatilarak piyasaya nasil kalifiye hale getirildigini uygulamali olarak bizlere göstermis oldu.

Okul müdür vekili Vedat Karaman okulun gezilmesinin ardindan son olarak sunlari kaydetti:

“Okulumuzda gerçekten temeli saglam kaliteli bir egitim verilmektedir. Su andaki tek eksigimiz “Motorlu Araçlar Teknojisi” alaninin teknik malzeme ihtiyaçlarinin tedarik edilmesidir. Bu konudaki eksiklikte en kisa sürede giderilecektir. En büyük beklentimiz, Istanbul bölgesindeki sanayinin Kirklareli’ne tasinarak, mezun olan ögrencilerimizin hiç beklemeden is piyasaina atilmasi ve kendilerini gelistirebilmesidir. Yani teorigin kendi sehrimizde pratiklestirilebilmesidir.

Velilerin artik E.M.L. ile ilgili düsüncelerinin degistigine inaniyorum. Mevcut sayimizin artmis olmasi da bunun bir göstergesidir. Çünkü birçok ögrencimiz tarimsal ekonomiden geçimini saglayan ailelere mensup oldugu için, is kaygisi yasayarak, okudugu meslegi sürdürme imkani bulamadigindan ötürü, aile isini tercih etmekte ve ortaya çeliskiler çikmaktadir. Artik bu kanaatlerin her geçen gün degiserek, endüstrinin öneminin daha iyi kavranabilecegine ve sanayideki beklenen gelismelerin de olusumuyla, bütün ögrencilerimizin okudugu meslegi yaptigi alanlarda çalisacagina inaniyorum. En büyük gelismelerden biri de okulumuzdan sinavsiz olarak önlisansa geçme alternatifinin olmasidir. Bunu özellikle vurguluyorum. Bizden yetisen ögrenci; önlisansa sinavsiz geçip, oradan da lisans programina yatay geçis yaptigi takdirde, mesleki egitimde varmak istedigi en üst noktaya çabalayarak ulasabilir.”

E.M.L. gezimiz bu açiklamalar isiginda bitmis oldu. Bir çiftçi; tohumdan meyva verir hale gelene kadar izledigi ürününden nasil mutlu oluyorsa, burada da herkes bir malzemenin sekilsiz halinden, nasil fonksiyonel bir ürün haline dönüstügünü görerek mutlu oluyor. En büyük temennileri ise, bu mutluluklarini, endüstriyel sanayi yönünden ilimizdeki gelismelerle perçinleyebilmek. Kirklareli’nin endüstri kenti olmasi.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol