"En büyük isteğim Dünya şampiyonu olup Kırklareli'ne heykelimi diktirmek"

'Senden güreşçi olur' sözü ile başlayan ve devam eden başarı öyküsünün mimarı Milli Takım Greko-Romen Güreşçisi Fırat Giran…

 

 

Kırklareli Hamdi Helvacıoğlu İlköğretim Okulunda 4. sınıf öğrencisi iken rastgele güreşçi arayan öğretmenine arkadaşlarının tavsiye etmesi üzerine güreşle tanışan ve 'Senden güreşçi olur' sözü ile antrenmanlara başlayan Fırat Giran, Kırklareli'nin göğsünü kabartıyor. Henüz 16 yaşında olmasına rağmen Milli Sporcu olan ve Türkiye Şampiyonası Gruplarında 7 kez birinci, Türkiye Şampiyonasında ise 2 kez birinci, 3 kez ikinci ve 7 kez de üçüncü olan Giran'ın hedefi ilk önce Avrupa Şampiyonu, daha sonra Dünya Şampiyonu ve ardından da Olimpiyat Şampiyonu olmak.
"Seçmelerde en uzun maçım
25 saniye sürdü"
İşte Gazetemiz muhabirlerinin Giran ile yaptığı özel röportajdan kesitler;
"Arkadaşlarımın tavsiyesi ile güreş camiasına girdim. Güreşe 4. sınıfta okurken Hocam Semih Baydemir sayesinde başladım. O yıl birçok arkadaşım ile güreşe başlamama rağmen birçoğu ağır bir spor olduğu için bıraktı. Ben devam ettim. İyi bir spor olduğuna inandım. Bu spora gönülden tutuldum. Bu süreçte ağabeyim Vedat Giran bana büyük destek oldu. Kırklareli'nde 4 yıl Özkan Çekinmez hocam ile çalıştım. Burada yaptığım antrenmanlar sonucunda 2009 yılında Denizli'de yapılan güreş eğitim seçme sınavlarına katıldım. Orada en uzun maçım 25 saniye sürdü. Kondisyon testinde de birinci oldum. Burada da üstün başarı gösterdiğimden dolayı Milas Mehmet Güçlü Güreş Eğitim Merkezine kabul edildim.
Burada da ilk senemde Türkiye şampiyonu oldum. 2010 yılında okullar arası Türkiye şampiyonası gruplarında Türkiye şampiyonu oldum. 2010-2011 sezonunda Muğla'da yılın sporcusu seçildim. Daha sonra okullar arası Türkiye şampiyonasında da ikinci oldum. Türkiye güreş federasyonunun kendi yaptığı kulüpler şampiyonasında da birinci oldum. Oradan dönüşte bir sakatlık atlattım. 2-3 haftalık çalışma ile katıldığım Türkiye gruplarında 3. oldum. Liglerde ise kendimden 4-5 yaş büyüklerle güreştim ve ikinci oldum. Daha sonraki senemde de okullar arası Türkiye şampiyonasında birinci oldum."
"En üst kürsüde al bayrağımızı göndere
çektirmek istiyorum"
"Milas Mehmet Güçlü Güreş Eğitim Merkezinde Antrenörlerimiz Bünyamin Emik ve Mustafa Boylu sayesinde iyi antrenman yapıyorum. İyi antrenörlerle çalışıyorum. Mustafa Boylu 15 dünya şampiyonu yetiştirdi. Hamza Yerlikaya gibi sporcular elinden geçti. Onlar sayesinde zihnen kendimi topladım. Çalışıp birinci olacağıma inandım. Yıldızlarda Türkiye Şampiyonu olursam birinci durağa gelmiş olacaktım. Durak durak ilerliyorum. İkinci durağımda milli takımdı ona da geldim. Milli takımda Zafer Turnuvası var. Antalya Kemer'de yapıldı. Orada iyi bir kamp gördüm. Zafer Turnuvasında maç yaparken sakatlandım.
İkinci kamp Bilecik Söğüt'te oldu. Orada da Avrupa şampiyonası için sıkı çalışma yaptık. Kendimizi tamamladık.
Şimdi Kırklareli'ne geldik. Gelecek adımlarım için bekliyorum. Her şey yolunda güzel gidiyor. Güreşi meslek olarak edindik. Milli takımda şimdiki hedefimiz Avrupa şampiyonası. Orada en üst kürsüde al bayrağımızı göndere çektirmek istiyoruz.
Allah bir sıkıntı bir bela vermezse hedefimi en iyi şekilde tamamlayacağımı düşünüyorum. Avrupa şampiyonu olduktan sonra dünya şampiyonu, dünya şampiyonu olduktan sonra da olimpiyat şampiyonu olmak için elimden geleni yapacağım. Seneye de gençlik olimpiyatları var onlara da hazırlanacağım. Allah nasip ederse sezonu zirvede tamamlayıp yeni sezona yeni hedeflerle başlamak istiyorum."
"Kırklareli'nde güreşe olan ilgisizlik beni üzüyor"
"Kırklareli gibi bir yerde güreşin bitmesi beni üzüyor. Zamanında başımızda çok büyük ustalarımız vardı. Yendikleri adamlar şuan da dünya 2. 3. Avrupa şampiyonu. Fakat bizim o ağabeylerimiz şuan da başka şeyler yapıyor. Futbola, basketbola verilen değer kadar güreşe değer verilmiyor. Milli sporumuz ata sporumuz güreşe değer verilmesini istiyorum. Güreşçiyim dediğimde 'Nasıl yumruk atıyorsun' diyorlar. Güreş vurma işi değil. Göğüs göğse mücadele ediyorsun. Belirli sosyal aktivitelerin yapılması gerekiyor. Gerekirse yağlı güreş yapılması lazım. Çocuklar bilgilendirilmesi lazım. Kırklareli zengin bir şehir. İş adamlarının hiç biri elini cebine atıp yardım etmiyor. Tamam, ben buradan çıktım ama sadece benle kalmasın. Benim arkamdan kardeşlerim de çıksın. Ben oturunca 10-15 çırağım olsun para için değil Allah razı olsun desinler. Zaten güreş neden saygı sporu. Güreşte usta çırak ilişkileri var. Güreşte futbolcu diğer sporcular gibi gece hayatı olamaz. Dini inancımıza dayanan bir spor yapıyoruz. İman kuvveti olması lazım. Milli sporu temsil ediyoruz.
"Ben bu yaşta mecbur muyum
dışarıda güreşmeye"
12 yaşında Kırklareli'nden çıktım, Türkiye şampiyonasına katılıyorum. 16 yaşına geldim. Muğla Milas'ta yaşıyorum. Ben mecbur muyum dışarıda güreş yapmaya. Trakya gibi bölgeden geliyorum ama mecbur muyum dışarıda güreşmeye. Kırklareli'nde olsun. Ben dereceli sporcuyum gelirim Kırklareli'nin adını okutup Kırklareli'nin adını duyururum.
Kırklareli'nde istikbal var. Gelecekte var fakat bırakılıyor. Üstüne düşülmüyor.
Edirne de güreş eğitim merkezi var. İstanbul da var. Tam ortada kalan Kırklareli neden olmasın. Burada yok. Ben neden başka forma giyipte başka ili temsil edeyim. Çoğu kişi Türkiye Şampiyonasında benim Kırklarelili olduğumu bilmez. Muğlalı diyorlar. Herkes Türk tabiî ki orası da güzel ama insanın bir kendi     memleketini temsil etmesi var birde diğer memleketini temsil etmesi var.
"iyi bir yolda yürüyorum"
Şuan da Kırklareli'nde antrenman sıkıntısı çekiyorum. Tamam, Kırklareli de kapalı spor salonu sıkıntısı yok. Tesis güzel halat minder var ama Güreşçi arkadaşlar olmadığı için antrenman yapamıyorum. Kendi antrenörüm Özkan Çekinmez, Allah razı olsun kendi soyunup antrenman veriyor. Trakya Bölgesi'nden daha önce birçok güreş sporcusu çıkmış. Benim dedem de Yugoslav göçmeni. Dedem Boşnak. Eski pehlivandır. Bizden önce Kırklareli'nde Murat Hersekli ustamız varmış. Kendisi ile yüz yüze konuşamadım. Sanırım Murat Hersekli'den sonra Kırklareli merkezde pehlivan olarak bizi gösteriyorlar. İyi bir yolda yürüyoruz. Hocalarım geleceğimin parlak olduğunu söylüyorlar. Herkes büyüklerde Rıza Kayaalp var beni ona rakip gösteriyor. Dürüst olmamı, inanmamı, ahlaklı olmamı Hedeflerimin büyük olmasını hocalarım takdirle karşılıyor. En büyük isteğim Dünya şampiyonu olup Kırklareli'ne heykelimi diktirmek."
"Destek verenlerden Allah razı olsun"
"Şunu söylemeden kesinlikle geçemem. En büyük destekçim bana baba şefkati ile yaklaşan Muhsin Nişikli, Nişikli Turizm'in sahibi. Ona çok teşekkür ediyorum. Buraya gelmem de en büyük etken o. Her zaman bana destek olur. İhtiyaçlarımı karşılar. Çok yardımcı olur. Birde Kırklareli Valisi Mustafa Yaman ile tanıştım. Çok anlayışlı biri. Çok sempatik. Beni çok iyi ağırladı. Karşıladı. Kendisi de destek oluyor. Bizi unutma diyor. Çok yakın davranıyor. Sponsorum Serder Karaca'da emeği büyüktür. Ona da çok teşekkür ediyorum. Destek verenlerden Allah razı olsun.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol